Italo Calvino'nun Görünmez Kentler kitabındaki kentlerden birkaçını seçip yapay zeka botu Midjourney nasıl bir sonuç verecek denemeleri yaptık. Bu deneme ile kitabı okurken hayalimizde canlanan görüntüler ile yapay zeka aracılığıyla çıkan sonuçlar birbirine benzeyecek mi yoksa çok farklı mı olacak görmek istedik.
Metinden alıntıladığımız kent tasvirlerini okurken bizlerin hayalinde kimi zaman çok daha detaylı, çok daha karmaşık ancak belirsiz görüntüler canlanırken Midjourney’den aldığımız sonuçlarda tek bir detaya odaklanmış, eksikleri olan ancak bir film sahnesi netliğinde görseller elde ettik.
Midjourney, yazdığımız metne dair tüm verileri internetten topladığı için çıkan sonuçlar da bu zamana kadar internette paylaşılmış olan verilerin sentezlenmesinden oluşuyor. Bu nedenle referans olarak alabileceği görsellerin olmadığı durumlarda yazdığımız kimi detayları doğru ve eksiksiz aktaramıyor. Görünmez Kentler gibi bir kitabı okurken hikayenin tüm karmaşıklığına ve gerçek dışılığına rağmen hayalimizde özgün ve uçarı görüntüler canlanabilir ancak Midjourney benzeri yapay zeka botlarının, eşi benzeri görülmemiş bir hikayeden hayalimizdeki gibi bir görüntü sunmasını beklemek bizleri hüsrana uğratabilir.
Peki aklımızdan geçen bir görüntüyü aktarmada kendimizi yetenekli görmüyorsak ya da başka hangi araçları kullanabileceğimizi bilmiyorsak ne yapacağız?
İşte böyle zamanlar için Midjourney ve benzeri yapay zeka botları elbette ki hızlı ve etkili bir araç olabilir. Yazdığımız metnin üzerinde oynamak, metnin karmaşıklığını ve detay seviyesini düşürmek; aklımızdan geçen görüntüyü bir noktada yakalayan, daha “beklendik ve benzer” sonuçlara ulaşmamıza yardımcı olabilir.
Bir önceki yazımız olan “Midjourney tasarımcıların yerini mi alacak?” sorusunun cevabı niteliğindeki denememizin sonuçlarını aşağıdan inceleyebilirsiniz:
Paylaştığımız görseller, kitabın Zenobia, Argiya, Sofronia ve Eutropia kentlerini anlatan metinlerin bir yapay zeka botu olan Midjourney’e uygun bir şekilde filtrelenmesi ile elde ettiğimiz sonuçlar. Bizler kitabı okurken gözümüzde canlanan birçok detayın bu görsellerde olmadığını hatta kimi noktalarda aklımızdan geçen ile ortaya çıkan sonucun hiçbir benzerliği olmadığını düşündük. Ancak Midjourney üzerinden aldığımız sonuçların kimi noktalarda hayal ettiğimizden çok daha gerçekçi ve etkileyici olduğunu da kabul etmek gerekiyor.
Yaptığımız bu deneme sonucunda biz diyoruz ki;
Midjourney, aklımızdan geçen ve aktarmakta zorlandığımız fikirleri başkalarıyla paylaşmamızda bizlere yardımcı bir araç olabilir. Üzerinde düşündüğümüz ve tasarımının daha başlarında olduğumuz bir projenin konseptinin çıkış noktası da olabilir. Ancak hayalimizde canlanan görüntü, tasarım, fikir veya kurguya bire bir uyan bir temsil olamıyor.
Bize farklı bir bakış açısı kazandırabilir ya da aklımıza gelmeyen bir ayrıntı için ilham kaynağı olabilir. Ancak eskizlerle kağıda döktüğümüz ya da konsept maketleri ile geliştirdiğimiz bir tasarım hayalinin sonuç ürünü olamıyor.