Kapadokya'da Avustralyalı heykeltıraş Andrew Rogers tarafından 2007 ve 2009 yılında yapılan heykeller, gökyüzünden bile görülebilen büyüleyici görünümüyle keşfedilmeyi bekliyor.
Heykeltıraş Rogers, 13 ülkeyi kapsayan “Hayatın Ritmi Projesi” kapsamında farklı ülkelerde insan yaşamından izler taşıyan heykeller yaptı.
Proje kapsamında Türkiye’de Nevşehir’in Göreme beldesindeki Karadağ’ın farklı noktalarında çalışma yapan Rogers, bölgenin tarihi ve doğal güzelliklerini semboller halinde eserlerine yansıttı.
Eserleri Google Earth’te görülebilen Rogers’in, Kapadokya’da insanın tarihteki kültürel gelişimi ile bölgenin değerlerini yansıtan çalışmasında “at, Kibele heykeli, seten taşı (düven taşı), melek yüzlü kuş, hayat ağacı, çift gövdeli tek başlı aslan, taş devri ve ilk tapınak” adını verdiği heykeller bulunuyor.
Bölgeye hakim tepelerden görülebilen heykeller, zorlu ulaşım imkanları nedeniyle sınırlı sayıda yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret ediliyor. Karadağ mevkisine ulaşımı kolaylaştıracak yol yapılması halinde, bölgenin daha fazla kişiyi misafir edebileceği belirtiliyor.
Rogers’in yaptığı heykellerden biri, üzerindeki yaldız sayesinde güneşin batışında parlamasıyla dikkati çekiyor.
Dünyada “Kainata taşlarla fısıldayan adam” olarak da bilinen Rogers’in, daha önce yaptığı eserler arasında İsrail Arava Çölü, Şili Atacama Çölü, Bolivya Altiplano Bölgesi, Sri Lanka Krunegala Bölgesi, Avustralya’nın Geelong yöresi, İzlanda’nın Akureyri noktası, Çin’deki Gobi Çölü’nde ve Hindistan’daki dev heykeller yer alıyor.
Nevşehir’de yaşayan fotoğraf sanatçısı İlker Katık, yaptığı açıklamada, doğa harikası yeryüzü şekillerine, tarihi ve kültürel değerlere sahip Kapadokya’ya dünyanın dört bir yanından turistlerin geldiğini söyledi.
“Kapadokya turizmine farklı bir heyecan katabilir”
Avustralyalı heykeltıraş Andrew Rogers tarafından Karadağ bölgesine yapılan heykellerin Kapadokya turizmi için önemli olduğunu belirten Katık, şunları ifade etti:
“Heykeltıraş Andrew Rogers tarafından Karadağ bölgesine yapılan heykeller Kapadokya turizmine farklı bir heyecan katabilir fakat şüpheci yaklaşımlar ve ilgisizlik yüzünden heykeller hak ettiği değeri maalesef göremiyor. Uzaydan görülebilen bu heykellerin tanıtımının yapılması ve yolunun düzeltilmesi halinde Kapadokya turizmi için çok daha faydalı olacağı şüphesiz. Bu heykeller doğal taşlardan oluşan dokuları sayesinde Kapadokya ile kolayca bütünleşebilir.”