İTÜ kampusu içerisinde orman arazisi işgal edilerek, Ufuk Güldemir tarafından avlanan hayvanların doldurulup sergileneceği bir tesis inşa ediliyor. Öğretim üyeleri ise tepkili.
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Ayazağa kampusu arazisi içerisinde bugünlerde hummalı bir çalışma var. Kampusun en sık ormana sahip alanında doldurulmuş hayvanların sergileneceği müze haziran ayına yetiştirilmeye çalışılıyor. Habertürk TV’nin kurucusu merhum gazeteci Ufuk Güldemir’in anısına yapılan İTÜ Ufuk Güldemir Yaban Hayatı Müzesi’nin içerisinde Güldemir’in öldürdüğü doldurulmuş hayvanlar yer alacak.
Kampusu ziyarete gittiğimizde ormanlık alanın önünde öğrencilerin yaptığı doğa dostu, emisyon yaratmayan, güneş enerjisiyle çalışan ‘Martı’ isimli tekne gölette dururken, diğer tarafta ağaçların kesildiği alanda soğuk bir beton binanın yükseldiğini görüyoruz. Yüzlerce ağaç, kimsenin haberi olmadan vinçlerle girilerek kesilmiş. Oysa ormana giden yola ağaçlar kesilecek diye daha önce kaldırım bile yapılmamış. İTÜ’deki öğretim üyeleri “Doğaya yaklaşım, yeşillik bir alana kocaman bir bina kondurup, avcıların çeşitli yerlerde keyiflerince avladıkları hayvanları üniversite bünyesinde sergilemek olmamalı” diyor.
Ufuk Güldemir Yaban Hayatı Müzesi’nin Teknik Üniversite bünyesinde bulunmasının anlamsız olduğunu söyleyen İTÜ Maden Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Orhan Kural, “Öldürülmüş hayvanları orada sergilemek, avcılığı desteklemek yanlış. Bu tip müzeler katillerin ‘Ben bu hayvanları öldürdüm’ diye teşhir ettikleri çağdışı bir davranış biçimidir” dedi. Hayvan öldürmenin bir adım ilerisinin insan öldürmek olduğunu söyleyen Kural şöyle konuştu: “Doğa sevgisi belgesel seyrederek, doğanın içinde hayvanlara dokunarak olur. Rektör Bey bunun daha önce alınmış bir karar olduğunu söyledi. Üniversiteye ait bir arazinin böyle bir amaçla verilmesi doğru değil.”
Böyle bir müze açılmasının skandal olarak algılanması gerektiğini söyleyen İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nüzhet Dalfes, müzenin açılmasıyla ortaya çıkacak imajın Teknik Üniversite’nin doğayı koruma ve avcılık konusundaki gereken tavrına uymadığını belirterek şunları söyledi: Üniversiteye kapalı kapılar ardında, ne olduğu bilinmeyen bir avcı müzesi yapılıyor. Söz konusu yer 20-30 yıl önce ağaçlandırılmış çok değerli bir alan. Ağaçları keserek inşaatın yolunun açılması çok çirkin.” İTÜ İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Kahya ise müzede yer alacak doldurulmuş hayvanların insani duygulara batan bir şey olduğunu belirterek “Yemyeşil, çamlık alanı keserek, doğayı katlederek böyle bir müze yapıyorlar. Bu bir felakettir. Ufuk Güldemir’in vurduğu geyik başlarının sergilenmesi ne kadar insani, ne kadar vicdani eleştirilebilir. Bu İTÜ’ye uymayan, zorlama bir yaklaşımdır” diye konuştu.