Kavisli Tuğla ve Brüt Beto Cephenin Birleşimi: Tetra Food Hall

OJAN Design Studio, İran Kianabad Caddesi üzerinde 600 metrekare alana yayılan, kafe, restoran ve pasta fırını gibi farklı işlevlere sahip üç katlı bir ticari bina tasarladı.

Daha önce, çoğunlukla yüksek tuğla binaların bulunduğu bir alanda yer alan, düz taş cephe ile kaplı yapıya, çevre binalarla uyumlu olmanın yanında bağlam içinde de benzersiz olan bir tasarım önerilmiş. Bu amaçla ilk olarak binanın şehirle uyumunu korumak ve yoldan geçenleri cezbedecek yeni bir tipoloji yaratmak hedeflenmiş.

İlk aşamada mevcut cephe kaldırılıp, beton strüktür yeni cepheyi destekleyecek bir strüktür kurgulanmış. Yapı iki tuğla binanın arasına yerleştirildiğinden, tuğla rengi komşu binalarınkinin arasında olacak şekilde seçilmiş. Daha sonra, tuğla duvarlar yapıya dahil edilmiş ve şehir kabuğunun bir sürekliliği olarak hizmet ederken, iç ve dış mekanı birbirine bağlamak ve insanları içeri davet etmek amacıyla kavisli bir form verilmiş.

Bu tasarım, girişte kavisli formuyla müşterileri karşılamak üzere iç ve dış mekanı birbirine bağlıyor. Beton bloklar arasında bulunan kavisli tuğla duvarlar, her biri işlevine bağlı olarak farklı yarıçapı ve açılara sahip olacak şekilde tasarlanıyor. Bazı duvarlar restorandaki koltukları sararken bazıları da düz ayırıcı duvarlar olarak işlev görüyor.

Ayrıca, müşterilerin hem dokunarak, hem de gölgeler ve ışık yansımaları yoluyla etkileşime geçmelerini sağlamak amacıyla yapıştırılmış tuğlalar kullanılmış. Bu tuğlalar taş işçileri tarafından kısmen el yapımı olarak üretildiğinden her tuğlanın kendine özgü bir dokusu ve biçimi var. Tuğlaların desenindeki bu yaklaşım, makineler tarafından asla yapılamayacak bir sanat eseri olarak kabul ediliyor.

Son adımlarda, iç tasarım, çiçek kutularındaki çeşitli bitkiler, yeşil duvarlar, asılı saksılar ve özellikle tropikal bağlamının bir sembolü olarak boşluğun ortasındaki uzun bir palmiye ağacı gibi daha güçlü ögeler kullanılarak geliştirilmiş. Ayrıca mobilya ve dekorasyonda beton, siyah metal ve doğal ahşap gibi daha dokunulabilir malzemeler kullanılarak tuğla ve bitkilerle uyum sağlanmış.

İki kapalı kat, bir yarı açık teras ve bir açık çatı bahçesinden oluşan bu proje, kendi içlerindeki bütünlüğe rağmen farklı mekânsal deneyimler sunuyor. Tetra Food Hall, şehrin melodisini içeriye doğru uzatan, dans eden kavisli duvarlardan oluşan bir yapı oluşturuyor.