Ahsen Özsoy ve Türkan Ulusu Uraz'ın editörlüğünü yaptığı "KTÜ’nün Kuruluş Yıllarında Mimarlık Eğitimine Adanmış Bir Yaşam İki Mimar: ÖZGÖNÜL – ERDEM AKSOY" kitabı, YEM Yayın tarafından yayımlandı.
“Özgönül ve Erdem Aksoy’un Karadeniz Teknik Üniversitesi’ne ve özellikle KTÜ Mimarlık Fakültesi’ne verdikleri hizmetler her türlü övgünün ötesindedir. 1980 sonrası karşılaştıkları haksızlıklar asla kabul edilemez. Güçlü çınar fidanları olarak benim sevgili kentimin üniversitesinde kök salan ve bugün iki ulu çınar olarak orada anılarıyla hâlâ var olan bu iki değerli insan bizim de belleklerimizde örnek akademisyenler, örnek insanlar olarak yaşayacaktır…” –GÜLSÜN SAĞLAMER
Karadeniz Teknik Üniversitesi İnşaat-Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü kurucuları Prof. Dr. Özgönül ve Erdem Aksoy’u hem hatırlamak hem de gelecek kuşaklara aktarmak amacıyla hazırlanan KTÜ’nün Kuruluş Yıllarında Mimarlık Eğitimine Adanmış Bir Yaşam İki Mimar: ÖZGÖNÜL – ERDEM AKSOY adlı kitap Mimarlık Eğitimi Derneği (MimED) ve YEM Yayın işbirliğiyle yayımlandı.
Karadeniz Teknik Üniversitesi İnşaat-Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü kurucuları Prof. Dr. Özgönül ve Erdem Aksoy, Mimarlık Eğitimi Derneği (MimED) tarafından düzenlenen bir toplantıyla, mimarlık bilimine ve eğitimine adanmış yaşamları üzerinden dostları, meslektaşları ve öğrencilerinin katılımıyla, hem de yetiştikleri kurum olan İTÜ Mimarlık Fakültesi, Taşkışla’da anıldılar.
Türkan Ulusu Uraz ve Ahsen Özsoy tarafından yayına hazırlanan bu kitapta anlatılan Aksoyların sıra dışı öyküsü, mimarlık öğrencisi olarak girdikleri İTÜ’den genç birer öğretim üyesi olarak 1960’larda gittikleri Trabzon’da KTÜ Mimarlık Bölümü’nün temellerini atmalarıyla başlıyor. Ardından, kurdukları bölümü özveri ve kararlıkla geliştirmelerine; merkeze uzak bir Anadolu şehrinde “çağdaş bir mimarlık ve tasarım eğitimi nasıl verilir?” sorusuna verdikleri yanıta; kurdukları eğitim modeli ile yetiştirdikleri öğrenciler, öğreticiler üzerinde bıraktıkları kalıcı-geliştirici izlere; başardıklarına, yapamadıklarına, neşelerine, hüzünlerine uzanan uzun bir yolcuğa çıkacaksınız.
Hem merak uyandırıcı hem öğretici bu yolculukta, Aksoyları ve KTÜ Mimarlık Bölümü’nün ilk yıllarını birinci derece tanıklardan öğreneceksiniz. Onların dönemin koşullarına göre oldukça şaşırtıcı, ilham verici kişiliklerini, çabalarını ve çok da hakkı ödenmemiş değerlerinin büyüklüğünü anlayacaksınız.
Ve belki de kitabın sonuna geldiğinizde, “görev yaptıkları yaklaşık 15 yılda bunları başaran bu iki insan acaba bir 15 yıl daha görevlerinde kalabilselerdi neler olmazdı?” diye sormadan edemeyeceksiniz!
Kitabın editörlerinin; içeriği, hazırlık süreci ve Aksoylara ilişkin görüşleri özetle şöyle:
AHSEN ÖZSOY: “Mimarlık Eğitimi Derneği (MimED)’in mimarlık eğitimcilerine odaklanan ‘Unutulmayanlar’ başlıklı anma toplantıları dizisi MimED’in tüm faaliyetleri arasında çok özel ve anlamlı bir yere sahip. Bu dizinin ilk ürününde, Aksoyların, mimarlık bilimine ve eğitimine adanmış yaşamlarının çok katmanlı öyküsü; dostları, meslektaşları ve öğrencilerinin tanıklığıyla aktarılıyor. Böylece o yılların koşullarında bir üniversitenin kuruluşu, organizasyonel ve mekânsal gelişimiyle birlikte mimarlık eğitiminin biçimlendirilmesi, dolayısıyla KTÜ Mimarlık Bölümü’nün kuruluş ve gelişme öyküsü çeşitli yönleriyle değerlendiriliyor.
Kitap, mimarlık eğitiminin Türkiye’deki gelişiminde iz bırakan bu iki değerli figürü, bu eğitim gönüllüsü çifti, yaşamları ve eğitimci kişilikleriyle derinlemesine tanıtıyor. Erdem Bey’in mimarlık eğitiminin rasyonel ve bilimsel içeriğini öne alan yaklaşımına karşılık, Özgönül Hanım’ın eğitimde yaşamı ve insanı öncelemesi; bu farklı gibi görünen bakış açılarının özünde ‘İyi bir mimarlık eğitimi nasıl olmalıdır’ sorusuna yanıt aramak üzere buluşması…
Az sayıda mimarlık okulunun büyük şehirlerde yer aldığı dönemin koşullarında, Trabzon’da ortaya konulan bu zorlu ve inanılması güç çabanın ne kadar önemli olduğu; bu büyük mücadelenin nasıl verildiğini, bedellerini, sonuçlarını ve günümüzdeki etkilerini farklı kalemlerden okurken, bugünün mimarlık eğitimi ortamının da daha farklı bir gözle değerlendirileceğine inanıyorum. Cumhuriyetimizin 100. yılında Türkiye’deki mimarlık eğitiminin önemli kilometre taşlarından biri olan bu özgün projeyi hayata geçirerek çok derin izler bırakan bu iki değerli insanın çeşitli yönleriyle tanınmasını ve anlaşılmasını sağlayacak bu kitabın, ülkemiz mimarlık eğitimi tarihine yönelik araştırmalar için de yol gösterici olacağını düşünüyorum…”
TÜRKAN ULUSU URAZ: “Mimarlık Eğitimi Derneği (MimED, 1998) tarafından, Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) İnşaat-Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü kurucuları Prof.Dr. Özgönül ve Erdem Aksoy’u anmak amacıyla 29 Kasım 2013 tarihinde bir toplantı düzenlendi ve onlar mimarlık bilimine, eğitimine adanmış yaşamları ve kişilikleri üzerinden dostları, meslektaşları ve öğrencilerinin katılımıyla hem de yetiştikleri çatı altında, İTÜ Mimarlık Fakültesi, Taşkışla’da anıldılar…. Toplantı sırasında dinleyici olarak söz isteyip konuşma yapanların olgunlaştırdıkları metinleriyle; kitap hazırlığını duyan Aksoyların öğrencileri Gamze Kaymak Heinz, Bekir Gerçek, dostları Yavuz Önen ve Sevinç Hadi’nin özenle kaleme aldıkları yazılarıyla kitabımızda yer almaları sevindiriciydi. Dahası, Aksoyların kendilerine yazdığı mektup ve kartları çekmecelerinden çıkarıp bizlerle paylaşmak isteyen Ülkü Özen ve Şehnaz Özkan; mezunlarımızdan S. Mehmet Altuner, Nurel Akkaş, Tahir Ayçiçek, T. Fikret Bilgin, Erkin Erten, Bekir Gerçek, Gülnaz T. Gezgin, Ayhan Karadayı, Şengül Öymen Gür, Şenay Ö. Eryavuz, Kayhan Topel, Zihni Turkan, Vehbi Tosun, İlkay Özdemir, N. Kırhan Yazıcı, Seyhan Yılmaz, KTÜ Mezunlar Derneği Başkanı Bedir Toker ve hocam Erdal Aksugür fotoğraf arşivlerini açarak, bunlarla ilgili sonu gelmeyen sorularıma sabırla yanıt vererek desteklerini esirgemediler; kendilerine teşekkür borçluyuz. Hocam Hasan Saltık’ın ve çok erken kaybettiğimiz sınıf arkadaşım İbrahim Okman’ın ve Aksoylar dostu merhum Haldun Özen’in fotoğraf arşivleri hep bizimleydi. Doğaldır ki KTÜ’nün ancak ilk yıllarına ait görseller kitabımızda yer alabildi…
Kitapta yer alan yazılar Sunuş ve Açılış Konuşmaları ardından üç ana başlık altında düzenlendi. Anma toplantısı konuşma metinleri, ‘AKSOYLAR HAKKINDA ANLATILAR, ANLATILANLAR’ başlığı altında Aksoyların İTÜ Yılları: Eğitim İdealleri; Aksoyların KTÜ Yılları: Mimarlık Eğitiminin ve Ortamının Tasarımı; Aksoyların KTÜ Sonrası Dönemi ile Dinleyicilerden Anılar ve Yorumlar olarak gruplandı. İkinci başlık ‘AKSOYLAR HAKKINDA YAZILANLAR’, çoğu artık hayatta olmayan dostları tarafından Aksoyların kaybı ardından kaleme alınan yayımlanmış metinlerden oluşmakta. Üçüncü başlık ‘AKSOYLARIN YAZDIKLARI, ÇİZDİKLERİ’ ise özellikle eğitimle ilgili olanların ağırlıkta olduğu bilimsel yazılar, ödüllü tasarımlar, ek olarak uzaktaki dostlarıyla buluşma ve haberleşme aracı olan mektup ve kartlar seçkisidir. Bu bölümler arasında, Aksoyları ve zamanın KTÜ ortamını anlatan fotoğraflar yer alır. Günümüzde mobil telefonlar sayesinde her anın görüntülenip aynı kolaylıkla hafızamızdan dahi silinebildiği düşünülecek olursa, Aksoy dostlarının bizlerle paylaştıkları en az yarım asırlık bu fotoğrafların değeri paha biçilmez. Belki de bu nedenle baskıya uygun hemen hemen her fotoğrafı, yaşanan ortamı biraz daha iyi anlatmak için kullanmayı önemsedik. Bunların her birinin, okuyucu için farklı bir anı ve anlatı değeri taşıyacağını, okuduklarını hayal etmesini, belki de dönüp tekrar okumasını teşvik edeceğini ve başlıklar arası geçişi bir seyir şölenine dönüştüreceğini umuyoruz.
Sonuç olarak bu kitap, Aksoyların kurucusu oldukları KTÜ Mimarlık Bölümü’ndeki öğretim görevlerinin yanı sıra aynı kurumda Mimarlık Bölüm Başkanı, İnşaat ve Mimarlık Fakültesi Dekanı ve Rektör olarak görev yaptıkları dönemleri de kapsayan son 35 yıllık yaşamları üzerinden mimarlık eğitimi ve eğitimcisi misyonuna, mimarlık bilimleri araştırmalarına ve mimarlık okulları kimliğine ve aynı zamanda KTÜ’nün 1965-82 arası, kuruluş yıllarına ışık tutar. Bu nedenle de yükseköğretimde kurucu ve yenilikçi girişimlerde genç akademisyenler ve yöneticiler için yol gösterici olabilir. Ayrıca 80’li yıllar sonu baskıcı askeri yönetim ve öncesinde, üniversitelerin yaşadığı kaotik ortam ve sonunda Aksoyların uğradığı haksız kıyım ve yalnızlaştırma hakkında tanıklıklara dayalı alçakgönüllü bir not düşer. Amaç, unutulanları hatırlatmak ve gözden kaçanları fark ettirmektir…”