İstanbul'un iki yakasını 11 tüp ile birbirine bağlayacak olan Marmaray'da çalışmalar bitmek üzere.
1902 yılında 2. Abdülhamit Han zamanında Tünel-i Bahri (Tüp Geçit) Projesi adıyla tasarlanan Marmaray Projesi’nde geri sayım başladı. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda açılışı gerçekleştirilecek projede, İstanbul Boğazı’nın iki yakası 11 tüp ile birleştirildi.
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Bakan Yıldırım, geçen haftalarda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, test amacıyla banliyö hattını, metroya indirdiğini hatırlattı.
Bakan Yıldırım şantiye çalışmasından iş takvimine her şeyi düzenli takip ettiklerini ve projeyi havadan da kontrol ettiklerini açıkladı.
Bunun 150 yıllık, asırların projesi olduğunu belirten Yıldırım, “Birisi 1860 yılında Sultan Abdülmecid zamanında yapılmış, ikinci proje 1902 yılında 2. Abdülhamit Han zamanında hazırlanmış. Abdülhamit Han zamanında yapılan proje, aşağı yukarı bugünkü projenin aynısı” dedi.
Bakan Yıldırım, Marmaray’ın Japonlarla yapılan bir proje olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:
“Tüpler Tuzla’daki tersanede imal edildi. Bu mühendislik işleri, Japonlar tarafından yapıldı ama tüplerin yapımında tamamen Türk mühendisleri çalıştı. Tüplerin bir tanesi 135 metre uzunluğunda, 15 metre genişliğinde. Bir tanesi, yaklaşık 18 bin ton ağırlığında. Toplam 11 tane tüp var. 98,5 metre ve 135 metre arasında değişen tüpler. Tüpler önce Tuzla’da imal edilip, sonra Büyükada açıklarında batırılıyor. Daha sonra iklim koşulları müsait olduğu zaman da indiriliyor.”
Tüplerin şuana kadar hiçbir kaza olmadan takıldığını dile getiren Yıldırım, “Tüplerde kayma olduğu yönünde çıkan haberlerin tamamı yalan yanlış. Bu proje sıfır riskle yapılan bir proje. Hamdolsun hiçbir insanımıza bir eziyet verilmeden yapılan birşey. Sıfır riskle yapılan bir proje. Dolayısıyla böyle birşey söz konusu değil” diye konuştu.
Yıldırım, uzun bir çalışmanın ardından projenin açılışının yapılmasından dolayı mutlu olduklarını belirterek, “Marmaray Projesi çalışmaları sırasında çıkan eserlerin ardından başlatılan arkeolojik kazılar bizi 4 yıl etkiledi ama bu kazılarla birlikte İstanbul’un tarihi 8 bin 500 yıla çıktı” ifadesini kullandı.