Meksika, Mérida'nın tarihi şehir merkezinde yer alan 'Casa Lorena', 20. yüzyıldan kalma bir konut.
Workshop Architects tarafından yapılan müdahaleden önce ev, bugünkü dar boyutlarına ulaşana kadar birkaç kez bölünmüş. Bugün, ‘Casa Lorena’ orijinal boyutunun dörtte birini oluşturan 4,5 metrelik bir cephe sunuyor.
Mülk, şekil olarak daralmasına rağmen, pastel renk yelpazesi ve zengin dokuları ile büyüleyici, tarihi bir cazibe yayıyor. Sonuç, şehir merkezinde saklanmış, sakinleri ve ziyaretçileri daha basit zamanlara taşıyan küçük bir vaha.
Pastel tonlu ön cepheyi geçtikten sonra sakinleri, Henequén (Sisal) döneminde Fransa’dan getirilen Decauville kirişlerinin olduğu beş metreden yüksek tavanlara sahip küçük bir oturma odası karşılıyor.
Yaşam alanındaki büyük bir kemer, sakinleri mutfağa doğru hareket etmeye davet ediyor; burada beyaz kuvars ada, mavi tonlu karo kaplamalarla güzel bir şekilde eşleşiyor ve kirişlerin renklerini oturma odasına entegre ediyor.
Teras ise eski ahşap çerçevelere sabitlenmiş temperli cam kapılar ile mutfağa entegre edilerek bahçe manzarası oluşturulmuş ve doğal ışığın içeri girmesi sağlanmış.
Stüdyo çatıyı “aynı yerde mülk üzerindeki Marsilya kil kiremitlerini yeniden kullanan ahşap bir yapı” olarak tasarlamış. Duvarlardaki tüm kaplamaların kaldırılmasına karar verilmiş, taşlar açıkta bırakılmış, karo zeminlerin mavi rengi ve kilin kırmızısı ile güzel bir kontrast oluşturulmuş.
Evin özel alanlarına ilerledikçe iki yatak odası göze çarpıyor. Odalardan biri banyoya bağlanan ve ferahlık hissi yaratan bir havalandırma küpü ile zemin katta bulunuyor, kullanıcılar bu yatak odasına ahşap bir terastan erişebiliyor.
“Bu teras alanı, farklı yüksekliklere ve farklı işlevlere sahip bir dizi küp ile sunulan, mavi karolarla kaplı yüzeylere sahip, küçük bir havuzun beyaz beton merdivenlerle ve birinci kattaki aynı mekansallığa sahip ikinci yatak odasına giden asma saksılarla birleştiği tropikal bitki örtüsü ile çevrili, modern ve dinamik bir hacme sahip.”