Meksika’da Doğal ve Kültürel Çevreyi Çağdaş ile Bağdaştıran Bir Ev

Meksika’da Malinalco kasabasında bulunan Casa Mague, Maurico Ceballos X Architects tarafından tasarlandı.

Fotoğraflar: Diego Padilla Magallanes

Casa Mague, dünyanın üç monolitik piramidinden birinin yanında, bol bitki örtüsü ile çevrili bir yerde konumlanıyor. Aztek tören merkezi olarak tarihi bir öneme sahip alan, benzersiz mikro iklimi ve büyük ağaçları nedeniyle ev sakinleri tarafından özellikle seçilmiş.

Tasarıma Hispanik öncesi bağlamda yaklaşan tasarımcılar mevcut bitki örtüsünü koruyarak, doğal ve kültürel çevreyi çağdaş nitelikler ile bağdaştıran; esnek, zamandan bağımsız ve doğayı taklit eden bir yapı geliştirmeyi hedeflemiş.

Ağaçların ritüel bir anlama sahip olduğu Mezoamerikan dünya görüşü, projenin temasını oluşturuyor. Kökler yeraltı dünyasıyla bağlantıyı, gövdeler dünyevi insan yaşamını ve taç kısmı tanrılarla bağı sembolize ediyor.

Fikri vurgulamak için proje üç seviyeye ayrılıyor: doğal zemine ve ağaçların köklerine devamlılık katan ve ev hacmine havada süzülüyormuş hissi veren ayna kaide; günlük aktivitelerin gerçekleştirildiği, aynı yükseklikteki yaşam alanı ve son olarak ağaçların yapraklarından oluşan dış örtü.

Ağaçların kök, gövde ve dallarına zarar vermemeye odaklanan ve alana dikkatlice yerleştirilen birimler ile ev, labirenti andıran formuyla saate ve ışığa göre farklı algılar yaratıyor. Ev sakinlerinin doğa ile temasını sağlamak için iç ile dış arasındaki diyaloğun en üst düzeyde tutulduğu mekanlar, anın ihtiyaçlarına göre şekillenerek her türlü aktivitenin yapılabileceği çok fonksiyonlu alanlar sunuyor.

Hafif ve kesintisiz bir görünüm için tasarıma dahil edilen aynalar ile ahşap, taş ve antik Chukum sıva gibi doğal ve yerel malzemeler, çevre ile kusursuz bir bütünlük kuruyor. Ahşap bloklarla inşa edilen piramit ve şenlik ateşi işlevi gören yekpare taş, tarihi alana atıfta bulunurken alanı sınırlayan su kemerine yönelim, tek bir bütün olarak işlev gören uyumlu bir kombinasyon oluşturuyor.

Minimum iz bırakmayı hedefleyen tasarımcılar sürdürülebilir bir yol izliyor. Yağmur suyundan faydalanıyor, ışık ve sensörler aracılığıyla enerji tüketimini en aza indirgiyor. Geri dönüşümün önemine vurgu yaparak düşük VOC seviyelerine sahip yerel malzemeler kullanıyor.