İç mimar Rıdvan Çelik, atıl maden ocaklarının rehabilitasyonu ve yeniden kullanımıyla ilgili "Doğa ile bütün, doğadan yararlanan tasarımlar" temasıyla, bir fikir projesi hazırladı.
Rıdvan Çelik, hazırladığı fikir projesinde, işlevini tamamladıktan sonra boş kalmış maden ocaklarının iyileştirilip yeniden kullanılması gerekliliğine dikkat çekiyor. Çeşitli tasarım örnekleri vererek, madencilik faaliyetleri sona ermiş açık ocaklarda rehabilitasyon çalışmalarının nasıl yapılabileceğinden kısaca bahsediyor ve üzerinde konuşulmaya, geliştirilmeye açık olan kendi önerisini sunuyor.
Rıdvan Çelik’in hazırladığı fikir projesinin detayları şöyle:
Antalya Ekizce Yaylası’nda bir yıldır devam eden mermer ocağı çalışmaları Sedir ormanını yok etti. Hepimiz “keşke hiç olmasa” diyoruz, fakat mermer ocakları Türkiye için önemli bir gelir kaynağı. Bu alanlardaki çalışmaların bitmesinin ardından rehabilitasyonu ile ilgili çalışmalar çok sınırlı. Bu yüzden mermer ocakları değerlendirilmeli, dönüştürülmeli.
Antalya Ekizce Yaylası
Down ve Stocks’a göre (1977) İngiliz terminolojisinde rehabilitasyon, madencilik yapılmış alanda tamamen yeni ve ilkinden farklı bir kullanım için gerekli şartların oluşturulmasıdır. Kanada terminolojisine göre alanın doğal durumuna veya buna eşdeğer bir duruma döndürülmesidir (Michaud, 1981). Marritt’e göre ABD terminolojisinde arazinin ekolojik ve estetik değerlerini dikkate alarak kullanım planlarının verimli hale dönüştürülmesidir (Pamukçu, 2004). Türkiye’de sözlük tanımı olarak iyileştirme anlamına gelmektedir. Ülkemizde de bu konu ile ilgili ifadeler birbirinin yerine kullanılmakta, ilgili meslek disiplininin konuya yaklaşımı doğrultusunda ıslah, restorasyon, yeniden bitkilendirme, bitkisel örtüleme, arazi düzenleme, toprak ıslahı, biyolojik ıslah, iyileştirme (meliorasyon), alan kullanım planlaması, restorasyon, reklamasyon gibi ifadeler kullanılmaktadır. Madencilik faaliyetlerinin sona ermiş olduğu bir açık ocakta yapılan bir rehabilitasyon ve restorasyon çalışmasının amacı, ocak sahasının mevcut topografyasını komşu doğal topografyaya mümkün olduğunca uyumlu hale getirmek, (eğer ocak çukuru başka bir amaca hizmet etmeyecekse) daha sonra da arazinin potansiyeline göre sonraki alan kullanım kararlarını vermek, yani bölgede ekolojik dengeyi yeniden kurmaya çalışmak şeklinde özetlenebilir.
Bir rehabilitasyon çalışması
Mermer ocakları projesi ”Doğa ile bütün, doğadan yararlanan tasarımlar” teması altında düşünülmüştür. Evrensel olarak baktığımızda bir çok ülke yer altı ve yer üstü madenlerinden yararlanmak zorundadır. Fakat geride kalanlar değerlendirilmemektedir. Bunlardan biri de mermer ocaklarıdır. İşlemi bitmiş, kapatılmış bir mermer ocağına baktığımızda geride kalanlar estetik, ulaşım, altyapı, havuz, doğa vb. konularda harika alanlardır. (Mermer ocakları tanrıların sarayları olarak bilinir. İşlenmeye başladığında yol, su, elektrik gibi alt yapılar çekilmiş olur. İşlem bittiğinde geriye bina katları gibi alanlar kalır.)
Gene evrensel olarak bakacak olursak, dünyamızda küresel ısınma denen bir gerçek mevcuttur. Bu nedenle artık insanlar güney şehirlerinde tatil yapmaktan çekinir olmuşlardır. Eğer mermer ocaklarının içini oyup bir yaşam alanına çevirirseniz, taş yapısı sayesinde içerisi her daim daha serin olacaktır (Kapadokya gibi).
Bu alanlar insanların kalabalıktan, şehirden uzaklaşmak istediğinde alternatif olarak gidebilecekleri harika alanlardır. Yoga, açık hava sineması, tiyatro, galeri gibi mekanlar için tercih edilebilecek alanlardır.
Bir diğer önemli konu ise, Türkiye’de maden ocakları rehabilitasyonunun istenildiği gibi yapılamıyor oluşudur. Çevresinde yaşayan halk bundan rahatsız ve şikayetçidir.
Bu proje ile yok edilen doğanın yeniden yaşanılabilir alanlara dönüştürülmesi hedeflenmektedir.
Mevcut durum örneği
Vaziyet planı
Kesit
Kesit
Plan
Geleceğin binaları betonu çok olan değil yeşili çok olandır.