Mehmet Kütükçüoğlu ve Ertuğ Uçar, 13 Eylül'de kapılarını açan yeni Yapı Kredi Kültür Sanat binasının mimarisini ve vizyonunu metin ve çizimleriyle şehir-meydan-mimari-kültür ekseninde Sanat Dünyamız dergisinin Eylül-Ekim sayısında anlattılar.
Beyoğlu, ve omurgası İstiklâl Caddesi bir süredir kan kaybediyor. Caddenin ve ona açılan arka sokakların kültür sanat damarını besleyen kurumlar, kitabevleri, sinemalar farklı sebeplerle taşınıyor, kapanıyor. İstiklâl Caddesi neredeyse tek tip bir kurumsal ticari faaliyetin arenası haline gelmiş durumda.
Öte yandan, 20.yüzyıl başından günümüze direnerek kalabilmiş bu bölge, “kent parçası” diyebileceğimiz büyüklükte kozmopolit bir doku olarak Türkiye’de tek. Bugünkü değişimi geçmişteki çöküş-yükseliş dizilerini akılda tutarak okuyunca iyi yapıların dokuduğu bu kentsel mekânın, yeniden içerik üretebilme potansiyelini koruduğunu söyleyebiliriz.
İstiklâl Caddesi’ne dizili dükkânların sıkça değişen tabelalarının yanında köklü kurumlar bu bölgeye olan ilgilerini hiçbir zaman kaybetmediler. Yapı Kredi Bankası’nın desteğiyle 90’lı yıllardan beri faaliyetini sürdüren Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık da bunlardan biri.
Galatasaray Meydanı’na bakan bu yapı Muhtar Oral ve Bülent Marmara’nın yaptığı yenileme çalışmaları sonucunda 1992’de hizmet vermeye başladı ve kısa sürede şehrin en etkili ve enerjik kültür noktalarından biri haline geldi. Üç kata yayılan salonlarında çok önemli sergi ve etkinliklere sahne olan merkez, 2014 yılı sonunda yenilenmek üzere kapandı; iki senelik bir inşaat süreci sonunda şimdi tekrar eski yerinde.
Yazının tamamını, “Meydana, İnsanlığa Açılan Kucak” başlığıyla yayınlanan Sanat Dünyamız dergisinin son sayısında bulabilirsiniz.