Shaakira Jassat’tan Su Krizine Karşı Yağmur Suyu Toplama Panelleri

Yağmur toplama panelleri sayesinde kuraklıktan etkilenen şehirlerdeki insanlar kendi sularını biriktirebilecek. Güney Afrika asıllı Hollandalı mimar Shaakira Jassat, yoğun kentsel ortamlardaki binaların dışına yerleştirilebilecek kadar ince bir yağmur suyu tutucu panel tasarladı.

Aquatecture isimli bu panel, bir binanın kirli su sistemine pompalamadan önce yapıdaki açıklıklardan damlayan yağmur suyunu toplamak üzere planlanmış.

Studio Sway’in kurucusu Shaakira Jassat, anavatanı Güney Afrika’daki kuraklık koşullarını gözlemledikten sonra paneli oluşturmak için düşünmeye başlamış. Mimar, Cape Town ve Pretoria gibi şehirlerdeki insanların, muslukların kapatılacağı gün olan Sıfır Günü korkusuyla yaşadıklarını da gözlemlemiş.

Şu anda Hollanda’da yaşayan mimar, yağmur suyu depoları gibi su toplama ekipmanlarının kırsal ortamlarda alışılmış olmasına rağmen, arazinin çok önemli olduğu şehirlerde genellikle durumun böyle olmadığını fark etmiş.

Shaakira Jassat ortaya çıkan tasarımının, yağmur suyunu lavabolardan, çamaşır makinelerinden ve diğer cihazlardan gelen atık su ile birlikte geri dönüştürülebileceği binanın gri su sistemine yönlendirerek şehir sakinlerinin kendi ihtiyaçlarını karşılamalarına olanak tanımasını hedeflemiş.

Ana hedef, kompakt şekli, görsel kimliği ve mimariye entegre olma yeteneği sayesinde yoğun kentsel alanlara sığacak bir su toplama deposu tasarlamak olmuş. Panellerin asıl amacı yağmur suyunu toplamak olsa da, başka ekipmanlara bağlanırsa yoğuşma yoluyla atmosferden de potansiyel olarak su elde edilebilmesi düşünülmüş.

Paneller, dayanıklılığı ve paslanmaya karşı direnci nedeniyle seçilen paslanmaz çelikten yapılmış. Japon grafik tasarımcı Aya Kawasaki ile işbirliği içinde dairelerden fan benzeri şekillere kadar değişen desenli paneller oluşturulduktan sonra prototipler yapılmış ve yağmuru simüle etmek için üzerlerine su dökülerek test edilmiş. Sonuç olarak en verimli tasarım seçilerek verimlilik ve estetikten memnun kalana üzerinde değişiklikler yapılmış.

Jassat’ın bir sonraki adımı, tasarımı bir bina cephesinde yerinde test etmek olacak. Jassat’ın Simbiyosen çağına (insanların doğa ile daha simbiyotik bir şekilde yaşadığı Antroposen’i takip etmek için istek uyandıran yeni bir çağ) girerken mimarinin suyu kucaklamak için nasıl gelişebileceği ile ilgili çalışmalarını sürdürüyor.