“O Kadar Az Sayıda Peyzajı Düşünülmüş Proje Vardı ki, Peyzajı Bir Kriter Olarak Ele Alamazdık”

Anamur Atatepe Sosyal Merkezi ve Çevresi Ulusal Mimari Proje Yarışması'nın ödül töreni ve kolokyumu 10 Ocak Cumartesi günü yapıldı.

Ödül töreninin açılışında konuşan jüri başkanı Hasan Şener, katılımın bu kadar fazla olmasını yarışmanın konusundaki mimari problemin sıradan olmamasına bağladıklarını belirtti. Ardından Anamur Belediye Başkanı Mehmet Türe konuşmasında Mimarlar Odası Anamur Temsilciliği’ne kayıtlı hiçbir mimarın yarışmaya katılmadığına üzüldüğünü dile getirdi. Ödül töreninde jüri üyelerine teşekkür belgelerinin takdim edilmesinin ardından, ekipler ödüllerini Anamur Belediye Başkanı Mehmet Türe’nin elinden aldı.

Mimarlar Odası Mersin Şubesi Anamur Temsicilliği başkanı Sefa Yıldırım’ın yönettiği kolokyuma jüri başkanı Hasan Şener, asli jüri üyelerinden Cana Bilsel, Ebru Erdönmez, Özcan Uygur katılırken; asli jüri üyelerinden Kamil Körhasanoğulları katılamadı. 

176 şartnamenin satın alındığı, 128 projenin toplamda 648 pafta teslim ettiği yarışma için Hasan Şener sadece sayısal yoğunluğun olmadığını, niteliğin de çok yoğun olduğu, jürinin 5 gün boyunca geceli gündüzlü çalıştığını aktardı.

Kolokyuma katılan Anamurlu bir vatandaş “İlçemizi ziyaret edenlerin Anamur’da öyle bir yerde çay içtim ki, ben hayatımda böyle bir yer görmedim diyebileceği uçuk bir proje bekliyordum” diyerek, Anamur halkının yarışmadan beklentisini dile getirdi. Mehmet Türe’nin “Projelere bakarken Anamur halkı gözünden bakmaya çalıştım. Biz bu yapıyı yapmak istiyoruz. 128 projenin her biriyle yola devam etme şansımız eşittir” söylemi tepki aldı. 

1. Mansiyon alan projenin ekip başı Murat Çetin “Neden yıllar önce yarışmalara küstüğümü hatırladım” diyerek ödül grubu ve mansiyon grubu projelerinin birbirlerinden çok farklı olduğunu söyledi ve “Yine nitelikli bir yapı elde etme şansı kaçırıldı mı diye düşünüyorum” diye ekledi.

Anamurlu meclis üyelerinden gelen, projelerde çevre düzenlemesinin olmaması eleştirisi üzerine Cana Bilsel “Projelerde gerçek anlamda bir çevre düzenlemesi yoktu. O kadar az sayıda peyzajı düşünülmüş proje vardı ki, peyzajı bir kriter olarak ele alamazdık” dedi.

Belediyenin ve Anamurlular’ın anıtsal bir yapı beklentisinin yanında jürinin yalın, doğaya mümkün olduğunca az zarar verecek, iklimle uyumlu bir yapı beklentisi, işveren ve jüri arasında kopukluk yaşanmış olabileceği şeklinde yorumlandı.

“Yapı işlevini yerine getiremiyorsa plastik ögeden öteye gidemez” diyen Özcan Uygur, simge ve anıtsallık tartışmalarının devam etmesi üzerine “Top Beleni zaten bir simge, simge üzerine simge her zaman simge etmiyor” dedi. Yalınlık ve simge tartışmalarıyla beraber jürinin seçim kriterleri tartışılmaya devam ederken söz alan Murat Çetin “Jürinin simge-fobia’sı başka değerlerin görülmesine engel olmamalıydı” dedi.

Cana Bilsel ödül grubunu belirlemeden önce Atatepe’ye tekrar çıktıklarını, yeri hissedip, tepede projeleri düşündüklerini ve dönüp derecelendirmeyi yaptıklarını belirtti.