Prof.Dr. Alaaddin Egemen Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nin Ağaçlandırılması Projesi ile 1995 yılında Ağa Han Mimarlık Ödülü'nü kazanmıştı.
Anadolu Bulvarı-Konya Yolu arasındaki bağlantı yolunun ODTÜ’den geçirilmesi planıyla 200 ağacın söküleceği kararına karşı ODTÜlüler direnişe geçti. Bugün otoyol projesiyle yerinden sökülmesi planlanan ağaçlar yaklaşık 50 yıl önce Prof.Dr. Alaaddin Egemen’in ormanlaştırma projesiyle hayat bulmuştu.
10 Kasım 2011 tarihinde yaşamını yitiren ODTÜ Öğretim Üyesi Prof.Dr. Alaaddin Egemen ODTÜ’nün ağaçlandırılması projesiyle 1995 yılında Ağa Han Mimarlık Ödülü’ne layık görülmüştü. ODTÜ’nün ormanlaştırılması ve peyzaj planlama programı 1958 yılında başladı. Ankara’daki hava kirliliği sebebiyle ve Ankara’daki yeşil alanları desteklemek amacıyla ortaya çıkan ormanlaştırma projesi, ODTÜ Peyzaj Planlama bölümü ve mimar Behruz Çinici’nin desteğiyle Prof.Dr. Alaaddin Egemen yürütücülüğünde ortaya çıkarıldı. 1958-1960 yılları arasında tasarlanan proje 1961-1980 yılları arasında hayata geçirildi. 1961-1992 yılları arasında toplam 31.200.000 ağaç yetiştirildi. Kampüs içindeki 800 hektar yapılı çevre peyzaj projesi kapsamında ağaçlandırılırken 3.100 hektar alanlık orman arazisi iyileştirildi. Prof.Dr. Alaaddin Egemen ve ekibi tarafından ağaçlandırılan ODTÜ ormanı, bugün 30 milyonu aşkın ağaç çeşidiyle yüzlerce bitki ve hayvanı barındıran bir doğal çevreye dönüştü. Mimarlık, peyzaj planlama ve kent planlamanın birarada ele alındığı ODTÜ Merkez Kampüs planı, aynı zamanda Türkiye’deki en kapsamlı planlama projesi olarak örnek oluşturdu.
ODTÜ Rektörü Prof.Dr. Ahmet Acar’ın Konuya İlişkin Açıklamaları
ODTÜ Rektörü Prof.Dr. Ahmet Acar, 2011 yılında ODTÜ’den geçirilmesi planlanan yol ile ilgili bir basın açıklaması yapmıştı. ODTÜ’nün 1994’te Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından onaylanmış 1/5.000’lik ve 2008 yılında Çankaya Belediyesi tarafından onaylanmış 1/1.000’lik imar planlarının Eylül 2008’de Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından reddedilerek yeni bir 1/5.0000’lik Koruma Amaçlı İmar Planı talep edilmiş. Basın açıklamasına göre imar planının onaylanması için Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin, ODTÜ arazisinin %35-40’lık bir kısmını DOP (Düzenleme Ortaklık Payı)* olarak talep etme niyetinde olduğu söyleniyor. Basın açıklamasının devamında ise bu talebin DOP uygulamasına aykırı olduğu, ODTÜ’nün zaten bir kamu üniversitesi olduğu ve ormanlarının ise doğal sit ve tarihi sit alanı özelliği taşıdığı belirtiliyor. ODTÜ’den geçirimesi karayolu hakkında ise, Anadolu Bulvarı’nı Konya Yolu’na bağlayacak güzergah üzerindeki arazinn zaten 1993 yılında Karayolları’na terkedilmiş olduğu, gündeme getirilen ikinci projenin Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin 1/25.000 ölçekli planda işlediği Bilkent Yolu ile Anadolu Bulvarı arasında ve Eskişehir Yolu’na paralel olarak önerilen yol projesi olduğu ifade ediliyor. ODTÜ’nün eğitim binaları arasından geçmesi planlanan bu yol ise, ”şehircilik ilkeleriyle bağdaşmadığı, üniversitenin bütünlüğünü bozacağı, can tehlikesi oluşturacağı ve kamu yararına aykırı olduğu” gerekçeleriyle zaten mahkemeler tarafından reddedilmiş.
* Düzenlemeye tabi tutulan yerlerin ihtiyacı olan yol, meydan, park, yeşil saha, genel otopark gibi umumi hizmetlere ayrılan ve tescile tâbi olmayan alanlar ile cami, karakol yerleri ve ilgili tesisler için kullanılmak üzere, düzenleme dolayısıyla meydana gelen değer artışları karşılığında düzenlemeye tâbi tutulan arazi ve arsaların, düzenlemeden önceki yüzölçümlerinden % 35`e kadar düşülebilen miktar ve/veya zorunlu hallerde malikin muvafakatı ile tesbit edilen karşılığı bedeldir. (Kaynak: http://www.spo.org.tr/mevzuat/mevzuat_detay.php?kod=19)
1 Yorum
Şehirlerimizde belediyeler bir yanaşsada, topyekün bisiklet ve yayalaşma projelerine başlansa, şehirlerimizin havası daha temiz olur, spor faaliyetleri yaşamımıza girer, ve işe gidiş gelişlerde artık bisiklet daha çok kullanılmaya başlanır.
Chicago’da yapılan araştırmaya göre binek araçların yollarını genişletmek hiç bir şehirde trafiği hafifletmemiş, aksine yol ne kadar genişlerse o kadar çok fazla kişi binek aracıyla trafiğe çıktığından trafik kısa sürede yine tıkanmıştır.
Çin, Japonya, Tayvan, Balkanlar, Batı avrupa, ABD, Kanada, Latin amerika’da bisiklet ve yaya yollarına artık daha fazla önem verilmeye başlandı, çünkü bisiklet yolları tramvay ve metro hatları yolları imalatına göre daha ucuz, ve trafiği hafifletmede inanılmaz bir etkisi olmuştur.
Düşünün milyarlık nüfusu olan Çin’de yol genişletmiyorlar, bisikletlilere yol açıyorlar. Bunun manasını derinde aramaya gerek yok, tüm belediyelere duyrulur!
Bisiklet yolları yapılması demek yeni tip işletmeler için yeni bir iş alanı açılması demektir: bisklet satış, kiralama, tamir, bisiklet giysileri satışı, Bisklet yolları için boya , bisiklet yol ayrımı için plastik veya beton bariyerler, bisiklet ve araba kesişme noktalarında biskletliler için trafik lambaları, ve bu liste uzar gider.. Bu her şehir için gelişmeye farklı yönden başlamak demektir