On Numara Kübistim Bacım

Sanat eleştirmeni, medya organı Sanatatak'ın kurucusu ve genel yayın yönetmeni Ayşegül Sönmez "On Numara Kübistim" adlı konuşmasını ARKIMEET'in 2. gününde yaptı.

Keyifli konuşmasına “Bu sunumdan sonra hepiniz ne kadar kübist olduğunuzu anlayacaksınız.” diyerek başlayan Sönmez, kübizmin tarihi ile ilgili kısaca bilgi verdi. Geçen yüzyıl başında ortaya çıkan kübizmi küp küp resim yapmaktan öte, biçimzel bir devrim olarak anlatan Sönmez Picasso ve Braque gibi kübizmin önemlis isimlerinden örnekler gösterdi.

Kübizmi, optik olana dokunma hissi veren, matematiksel değerleri göz önüne seren ve hakikati olduğu gibi göze göstermekten kaçınan bir akım olarak değerlendiren Sönmez, geçen yüzyıl başında resimde kullanılan küp, silindir, koni gibi şekillerin günümüzde ekranlardan aşikar olduğumuz piksellere denk geldiğini söyledi. 2009’da Alman fotoğraf sanatçısı Thomas Ruff’un “Jpeg Serisi” adını verdiği çalışmasından örnekler gösterdi.

Ayşegül Sönmez Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarındaki kültürel seferberliğe değinerek, o dönem Paris’te André Lhote’den eğitim alan ve ülkelerine dööndüklerinde kübist çalışmalar yapan Türk ressamları örnek gösterdi. Picasso’nun tersine kübizmi doktrin olarak benimseyen Lhote’nin eğitiminin 1930’lardaki resimlere yanısmasını bugün Ruff’un yaptığı çalışmalara benzettiğini dile getiren Sönmez, 2014 yılında, bugün kübizmin tekrar hortladığını söyledi.

İçki satan dükkanların ve bakkalların görünen cephelerinde rastladığı yazısız reklam görsellerini gösteren Sönmez, ellerinde içki olan ama aslında içmiyormuş havası veren görsellerin 1930’lardaki değil ama geçen yüzyıl başındaki “hakikati göründüğü gibi vermeyen” kübizmle benzeştirerek, günümüz konjunktüründe örtme, saklama üzerine kurulan sistemin göstergesi olarak nitelendirdi.

Sönmez’i kırmayın ve paylaşımlarınızda #10numarasanatatak hashtagini de eklemeyi unutmayın.