Eceabat'ta iki yıl sonra açılması beklenen Gelibolu 1915 Panoramik Müzesi'nin 1915'te Gülhane Parkı'nda ''Çanakkale Panorama 1915 Müzesi'' ismiyle yapılmasının teklif edildiği ortaya çıktı.
Mimar Sinan Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç.Dr. Fatma Ürekli, daha önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yapılacağını açıkladığı ”Gelibolu 1915 Panoramik Müzesi’nin” 31 Mart 1915’te Gülhane Parkı’nda ”Çanakkale Panorama 1915 Müzesi” ismiyle yapılmasının teklif edildiği ancak bu teklifin çeşitli nedenlerle kabul edilmediğini belirtti.
Konuyla ilgili Yedikıta Dergisi’nde yazısı yer alan Ürekli, 360 derecelik daire şeklinde bir bakış alanını kapsayan ve ufka kadar uzanan manzaranın sergilendiği silindirik gösteri mekanları olan panoramaların 18. yüzyılın sonlarında ortaya çıktığını ve 19. yüzyılda yaygınlaşarak büyük ilgi gördüğünü belirtti.
Panoramanın, tek bir gözlem noktasından 360 derecelik daire şeklinde bir bakış alanını kapsayan ve ufka kadar uzanan manzaranın bütün resmi ve aynı zamanda bu tür büyük boyutlu resimlerin sergilenmesi, izlenmesi için yapılan silindirik gösteri mekanı olduğunu dile getiren Ürekli 1850’li yıllarda Osmanlı Devleti’ne giren panoramik fotoğrafların ilgile karşılandığını ifade etti.
Ürekli, o zamanlar Osmanlı Devleti’ne gelen pek çok fotoğrafçının, özellikle İstanbul Boğazı’nın panoramik görüntülerini çektiğini kaydederek 20. yüzyılda da çeşitli savaşlara rağmen panoramik çekimlerin yapıldığını bildirdi.
-Çanakkale Panoraması’nın gelirleri şehit çocuklarına-
Panoramik müzelerin genellikle tarihteki önemli olayları tablolaştırarak kalıcı kılmak için yapıldığını aktaran Ürekli Osmanlı hükümetinin, Avrupa’nın muhtelif yerlerinde açılan panoramalara ilgi gösterdiğini söyledi.
Ürekli, şöyle devam etti:
”Çanakkale muharebelerinin bitiminden henüz bir ay geçmeden, 31 mart 1915’te, Müdafaa-i Milliye Cemiyeti tarafından Çanakkale Savaşları’nın muhtelif sahnelerini yansıtan bir panorama kurulması için teklif verilmişti. Çanakkale Savaşları’nın muhtelif sahnelerini yansıtan bir panorama kurma teşebbüsünde bulunulmuştu. Bu panoramada ayrıca Osmanlı Devleti’nin kuruluşundan itibaren o zamana kadar geçen süre içerisinde muhtelif devirlerden önemli kesitler de yansıtılarak, Osmanlı idealinin halka gösterilmesi tasavvur olunmuştu. Bu panoramanın, o dönemde Paris ve Berlin gibi Avrupa’nın büyük şehirlerinde bulunan panoramalar gibi 30 metre çapında bir daireden ibaret olması tasarlanmaktaydı. Müdafaa-i Milliye Cemiyeti vasıtasıyla kurulacak Çanakkale Panoraması’na giriş ücretli olup, buradan elde edilen meblağ, şehit çocuklarının eğitim ve öğretimine harcanacaktı. Proje, devlet ricali tarafından da desteklenme sözü almıştı.
Şartnamesi ve krokisi hazırlanan panorama müzesinin, şehrin en güzel ve seçkin bir mevki olan Gülhane Parkı’na yapılması düşünülmüştü. Panorama binasının parkın içinde Kukla Köşkü civarında yapılması talep ve teklif edildi. Krokisi sunulan panorama projesi tasdik edilir edilmez hemen inşaata başlanacaktı. Panorama binası için Gülhane Parkı’nın seçilmesinin sebebi, Topkapı Sarayı’na yakınlığı dolayısıyla çevrede bulunan diğer müzeler gibi ‘pek nezih bir müessese’ hüviyetini alacağı ve ayrıca park açık bulunduğu sürece ziyaretçi sayısında artış olabileceği düşüncesiydi. Müzenin gerek saray gerekse park açısından hiçbir mahsur taşımayacağı vurgulanmış, hatta ileride her hangi bir menfi hareket tespit edildiği takdirde, binanın cemiyet tarafından yerinden kaldırılabileceği de taahhüt edilmiştir.”
-Müze nasıl olacaktı?-
Panoramayı gösteren krokiye göre binanın kaplayacağı arazinin 778 metrekare, yüksekliğinin 12,25 metre, resim kubbesinin çapının 30 metre olmasının hesap edildiğini aktaran Ürekli, 360 derecelik bir turla müzenin gezilmesi halinde hem Çanakkale’deki Türk askerinin ve komutanlarının kahramanlıklarının hem de Osmanlı Devleti’nin muhtelif devirlerinden bazı kesitlerinin görülebileceğini belirtti.
Ürekli, resimleri yerli sanatkarlar tarafından yapılacak olan panoramanın krokisinden ”ileri bir teknik kullanılacak, resimler hem dikey hem de yatay olarak resmedilerek tam panoramik bir görüntü elde edilecek” düşüncesinin ortaya çıktığını kaydederek bu tekniğin o dönemde sadece bazı panoramalarda şu anda ise Panorama 1453’te bulunduğunu dile getirdi.
-”İstanbul Belediyesi projeyi kabul etmiyor”-
Çanakkale panoramasının Gülhane Parkı’nda kurulması talebinin, krokisiyle birlikte 31 Temmuz 1915’te İstanbul Belediyesi’ne iletildiğini ve tasdik edilmesi istendiğini bildiren Ürekli, ancak dönemin Belediye Başkanı İsmet Bey’in böyle bir projeyi tasvip etmesine rağmen, idaresi altındakilerin Gülhane Parkı’nda kurulmasını bazı gerekçelerle kabul etmediğini vurguladı.
Ürekli, Belediye Başkanı’nın konuyla ilgili kararında şu ifadelerin yer aldığını bildirdi:
”Panorama müzesinden sağlanan gelirin şehit çocuklarının eğitimi ve öğretimi için kullanılacak meblağın artışına vesile olması gibi bir düşünceyle yapılması memnuniyet verici olup takdir edilmektedir. Ayrıca bu önemli müzenin İstanbul şehri açısından da anlamlı olacağı aşikardır. Fakat krokide belirtilen ebatlarda bir panorama binasının kurulmasına tahsis edilecek boş bir alan park içinde bulunmadığı gibi, bu alanın elde edilmesi için ağaçların kesilmesine de hiçbir şekilde müsaade edilemez. Çünkü buradaki tarihi (asır-dide) ağaçların her biri yılların emek mahsulü olup, bunlar adeta parkın birer abidesi hüviyetindedirler. Bu yüzden panorama binasının park içine yapılması talebi, kesinlikle kabul edilemez ve gerçekleştirilemez. Ayrıca, sarayın bahçesi olan bu geniş sahanın park olarak kullanılması padişahın iradesi doğrultusunda olup, halkın gezmesine tahsis edilen bir bahçenin irade hilafına kullanılmasının da mümkün olamayacağı malumdur. Bu sebeplerle cemiyetin, panorama projesini şehrin her bakımdan uygun başka bir yerinde gerçekleştirmesinin daha isabetli olacağı, bunun ilgililere bildirilmesi.”
Belediyenin kararının Dahiliye Nezareti’ne bildirildiğinde, her hangi bir itiraz ya da alternatif çözüm gösterilmeden, aynen kabul edilerek cemiyete tebliğ edildiğini ifade eden Ürekli, olumsuz cevap alan Müdafa-i Milliye Cemiyeti’nin konuyla ilgili başka bir girişimi olmadığını belirtti.
-”Müze, savaş sırasında propaganda ve moral merkezi olacaktı”-
Çanakkale Zaferinin bu müzeyle adeta tablolaştırılacağını ifade eden Ürekli ”Müze o sırada yapılsaydı Çanakkale Savaşları ve Türk askerinin zaferleriyle kahramanlık ve şecaati, tasvir edilen resimlerle kitlelere çok daha iyi yansıtılacak, özellikle Birinci Dünya Savaşı sırasında önemli bir propaganda ve moral merkezi olacaktı” dedi.
Söz konusu müzenin savaşların yapıldığı dönemde gerçekleştirilmesi halinde tasvir edilen savaş sahnelerinin çok daha gerçekçi olacağını belirten Ürekli şöyle devam etti:
”İstanbul Belediyesi’nin kararında da haklılık payı yok değildir. Panorama binasının Gülhane Parkı’nda yapılması tarihi bakımdan anlamlı olsa da, belediye kararında da belirtildiği gibi, park içinde yeterli boş alan bulunmaması dolayısıyla, her biri birer tarihi abide vasfı taşıyan ağaçların bazısı, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktı. Osmanlı Devleti’nin son döneminde, Çanakkale Deniz Zaferi’nden 13 gün sonra projelendirilen ve elde edilen gelirlerle şehit çocuklarının eğitilmesi planlanan Çanakkale Savaşları Panoramik Müzesi, işaret ettiğimiz sebeplerden dolayı Gülhane’de gerçekleşememişti. Günümüzde Gelibolu;da kurulmaktadır. Çanakkale Zaferi’nin 100. yıl dönümü olan 2015’te açılması hedeflenen bu müzenin -100 yıllık bir gecikmeyle de olsa- açılacak olması Türk ve Dünya tarihi açısından önemli bir gelişme olup, geniş kitleler üzerinde tesir bırakacağı muhakkaktır.”