İngiltere'nin Mısır'da kalıcı olduğu anlaşılınca, Osmanlı hükümeti de Süveyş Kanalı ile yarışacak projeleri desteklemeye başlamıştı.
İngiltere ile Osmanlı hükümeti arasında 1887’de İngiltere’nin Mısır’ı üç sene içerisinde boşaltacağına dair antlaşma yapılmıştı. Ancak 1898 senesinde İngiltere’nin Sudan’ı işgal etmesiyle Mısır’da kalıcı olacağı anlaşıldı. Bunun üzerine II. Abdülhamid Süveyş Kanalı’nın bölgedeki etkinliğini azaltma amacıyla yeni projeleri desteklemeye başladı.
Proje teklifi çevreye zirai ve ticari açıdan olumlu etkileri olacağı düşünülen bir göl projesiydi. Ölü Deniz ile birleşen Abdülhamid Gölü’nün Akdeniz’e bağlanmasıyla siyasi avantajlar da sağlanabileceği öngörülmüş ve bu çerçevede Abdülhamid “Kanal” için de çalışmalar yapılması gerektiğini vurgulamıştı.
Eldeki verilerden hareketle, Akabe Körfezi’nden kazılacak kanalın, Ölü Deniz’in tabanında Rift Vadisi denilen çöküntü bölgesine su vermesiyle oluşacak Abdülhamid Gölü; 72 kilometre uzunluğunda ve 16 kilometre genişliğinde bir büyüklüğe sahipti. Ancak bu uygulamanın hayata geçirilmesini, Süveyş Kanalı’na alternatif bir güzergah oluşmaması üzerinde ileriye dönük planlar yapan İngiltere engelleyecektir.
1973 senesinde tekrar gündeme gelen proje, Ürdün ve İsrail’in kanalın güzergahı üzerinde anlaşamamasından dolayı rafa kaldırılmıştı. 2005 senesinde ise Dünya Bankası fizibilite etüdü yapılması için 11 firmaya yeterlilik verdi, ancak konuyla ilgili anlaşmazlık devem etmektedir.
Kaynak: Şahin, T., 2012. Osmanlı’nın Çılgın Projeleri, Yitik Hazine Yayınları, İstanbul.