İzmir Ticaret Odası, kent için çok cazip ve önem taşıyan bir projeyle ilgili elini taşın altına koydu.
Geçtiğimiz günlerde, İzmir Pasaport Dalgakıranı üst kullanım hakkı için yapılan ihaleyi kazandı. İTO, 15 Ağustos 2021 tarihine kadar, dalgakıranın üst kullanım hakkını 2 milyon 695 bin TL karşılığında, icradan yapılan ihalede elde etti. İTO, kente katkı getirmek amacıyla iyi bir adım attı. Başkan Ekrem Demirtaş ve yönetimini kutlamak gerekli.
Pasaport, İzmir’in güzelliğinin simgesi. Bir kilometre uzunluğundaki tarihi Pasaport Dalgakıran’ı, 1876 yılında Sultan Abdülaziz tarafından, dönemin ünlü Fransız şirketi Gifre’ye yaptırılmış. İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş’ın şiirsel ifadesiyle, “Dalgakıran uzun yıllardır kimsesizdi, karanlıkta ıssız kalmıştı.” Evet, işlevi de yoktu. Şimdi İzmir Ticaret Odası’nın şık projesiyle, kent yaşamına kazandırılması hedefleniyor.
YENİ CAZİBE MERKEZİ
Dün Ekrem Demirtaş ile konuştuk, çok heyecanlı; “Kaderine terk edilmiş dalgakıranı bir pırlanta kolye gibi kente kazandıracağız” diyor. Doğrusu biz de heyecanlıyız. Çünkü İzmir’in en güzel, sembol alanında yapılacak bu proje başarılırsa, kent için yeni cazibe merkezi kazanılacak.
İzmir Ticaret Odası, bu projeyi ilk olarak 2005 yılında kentin gündemine taşımıştı. Hukuki süreç, ihalenin yapılabilmesine ancak izin verdi. İTO’nun, Dalgakıran için hazırladığı fikir projesinde; bu alanın güçlendirilmesiyle birlikte, alan üzerinde, butik bir marina, sergi ve gösteri mekanları, küçük bir amfitiyatro, özel bir akvaryum, Türk kahvehanesi, İzmir mutfağının temsil edildiği bir ya da birkaç özel restoran yer alıyor.
Dalgakıran, 6 bin 510 metrekarelik bir alanı kapsıyor.
Ayrıca ışık oyunlarının gerçekleştirileceği bir havuz yapılması da planlanıyor.
YILDIRIM’DAN DESTEK
Ekrem Demirtaş, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ile de görüşmüş. Yıldırım’ın destek verdiğini de aktardı. Zaten Bakan Yıldırım’ın yapılmasını teşvik ettiği bir projeydi dalgakıran. Yıldırım da, görüşmede ihaleyi İzmir Ticaret Odası’nın kazanmasından büyük sevinç duyduğunu belirtmiş.
Şurası bir gerçek ki, son yıllarda özellikle İzmir’in merkezinde, kenti dünya çizgisinde görücüye çıkarabilecek iddialı bir proje yapılmadı. Ne yazık ki yapılamadı.
Pasaport, İzmir için tarihsel olarak da ‘anlam’ üreten bölge. Burada uygulanacak, bu içerikte, nitelikli bir proje, EXPO 2020 adaylığı öncesinde İzmir’e güzellik katacaktır.
Artık ihale alındı, onaylanması için gereken hukuki süreç bekleniyor. Sonrasında İzmir Ticaret Odası’nın niyeti, hemen ışıklandırmayla ilgili ön adım atmak. Ardından Marina İşletme İhalesi gerçekleştirilecek.
Projede ‘yap, işlet, devret’ yöntemi kullanılacak.
DAVA AÇILABİLİR
Bu arada bizim kulağımıza ulaşan bir duyumu, ilgililer ile paylaşalım.
Pasaport Dalgakıranı ihalesi konusunda, Konak Pier’i işleten İzmer’in, karşı bir dava açmaya hazırlandığı öne sürülüyor. İzmer, dalgakıranı işletme hakkının, kendilerinde olduğunu iddia ediyormuş. Ancak bilinen o ki, burası hukuki süreç sonunda, devlet eliyle ihale edildi.
Şimdi böyle bir öngörüyle açılacak bir dava, olsa olsa bu süreci kısa süreliğine erteler.
Yani İzmir’e yapılacak bu somut katkı, yine klasikleşen bir tutumla, kısa süreliğine engellenebilir. Bu yaklaşımın da, İzmir’e ve İzmirli’ye faydası olmaz. Konak Pier, yanıbaşında yaratılacak bir olumluluğu içtenlikle alkışlasa, iş birliği yapsa, kanımca daha çok kazanır.
Çünkü Pasaport Dalgakıranı ile Konak Pier, uygulama yapıldığında; komşuluk sıfatıyla birbirini besleyen, destekleyen, birbiri için sinerji yaratan bir noktada olacaktır.
Bu somut tablo neden algılanmıyor, doğrusu ben de bunu algılayabilmiş değilim.