2011 yılının Temmuz ayında Oslo ve Utoya Adası'nda gerçekleşen saldırıların yaralarını sarmak için hala çeşitli girişimler yapılıyor. Bu girişimler beraberinde büyük bir mimari tartışmayı getirdi...
Oslo’nun merkezindeki Regjeringskvartalet’te yer alan başbakanlık ofisinin önünde sekiz kişinin ölmesine ve Erling Viksjø’nun tasarımı olan Brütalist binaların zarar görmesine neden olan bombalı saldırı da bunların bir kısmını oluşturuyor. Şimdi, Norveç hükümeti bu perişan haldeki binalar ile ne yapacağına karar vermeye çalışıyor. Doğrusu ne? Yıkmak mı yoksa korumak mı?
H-Blok ve Y-Blokları süsleyen ve aynı zamanda Picasso’nun beton üzerine yapılmış ilk eserleri olan bu beş duvar resmi konuyu daha da karmaşık hale getiriyor.
Yıkım planının savunucuları duvar resimlerinin tuğla tuğla sökülmesini ve başka bir yerde yeniden inşa edilmesini istiyor. Korumacılar ise Picasso’nun bu yapılar için özel olarak bu duvar resimlerini tasarladığı için özgün olduğunu savunuyor.
“Bugün sadece bize çirkin gözüktüğü için kültürel bir dönemin en iyi parçalarını yıkmak doğru değil,” diyor Norveç’in kültürel miras yetkilisi olan Joern Holme ve ekliyor: “Bu bir kültür ulusuna yakışmaz. Norveç’in döneminin en iyi eserlerinden birini yok etmeye hakkı yok”.
Adam haklı beyler! Burada tehlikede olan kültürel eserler sadece duvar resimleri değil. Bu yüzden bu Brütalist yapıları korumak için kültürel miras argümanları yeterli olmayabilir. Akademik, mimari ve sanatsal çevrelerde son zamanlarda peydahlanan popülerliklerine rağmen bu binalar da birçok Brütalist yapıyı veba gibi saran aynı yıkım tehdidiyle karşı karşıya kalıyor.
Doğu-blok mimarisini fazlasıyla hatırlatan bu yapılar için sanatçı Dag Hol tartışmalar yaratıp halkın ilgisini çekmeyi başardı. “Son 80 yıl içinde Oslo’da inşa edilmiş bu vahşi, çirkin ve aşağılayıcı mimariden kurtulmak için önümüzde altın bir fırsat var,” dedi.
Türkiye’de sorgusuz sualsiz tarihi binalar, parklar, heykeller yıkılıp yerlerine AVM yapılmaya çalışılırken Norveç’te ise durum bambaşka. Kamuoyu tamamen ikiye ayrılmış durumda: yıkım isteyenler % 40 iken % 34’ü evde zor tutuyorlarmış…
Picasso’nun makus kaderini önümüzdeki bölümlerde heyecanla öğreneceğiz…