Prof. Dinçer, Beşiktaş'taki Kadıköy İskelesi'nin Shangri-La Oteli'ne satılmasını "kamusal alana saldırı" sözleriyle değerlendirirken, otelin halkla ilişkiler departmanı konu hakkında bilgileri olmadığını söyledi.
Beşiktaş’ta Kadıköy vapur seferlerinin yapıldığı Hayrettin İskelesi’nin Başbakanlık Ofisi’nin yanında yapılan Shangri- La Oteli’ne satıldığına dair haberlerle ilgili görüştüğümüz otelin halkla ilişkiler departmanından bir yetkili, konuyu medyadan takip ettiklerini belirterek, söz konusu alanın araç trafiğine tamamen kapatıldığını, bu nedenle misafirlerinin araçlarla otele gelmesinde sıkıntı olduğunu, ancak iskele konusunda herhangi bir bilgileri olmadığını söyledi.
Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Şehircilik Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. İclal Dinçer ise söz konusu uygulamanın kamuya açık olması gereken kıyıların özelleştirilmesine örnek olduğunu belirterek, durumu “Kamusal alana saldırı” sözleriyle değerlendirdi.
bianet’e konuşan Prof.Dr. Dinçer, mevcut şehircilik anlayışında belleklerimize yönelik saldırı olduğunu belirtirken insanların kente ilişkin hatıralarını giderek daha fazla kaybettiğini söyledi.
“Eskiden gittikleri yerlere gidemiyorlar, eskiden yaşadıkları kente dair sembolleri bulamıyorlar. Ayrıca sıradan vatandaşın kullanabileceği alanlar giderek daralıyor.”
Dinçer, Hayrettin İskelesi’nin otel yönetimine verilmesi durumunda İstanbulluların ulaşım açısından alışılmış ve verimli şekilde kullanılan bir güzergahı kaybedeceğini belirtiyor ve ekliyor:
“Belki ilerde yeni bir iskele yapacağız derler. Ama anlayış yanlış, felsefe yanlış. Üst gelir grubunun kenti daha kolay kullanabilmesi için özelleştirmeye öncelik veriliyor. Aynı şey Beyoğlu için de geçerli.
“Ayrıca eskiden sahilde iskele yanında çay bahçeleri vardı ve insanlar, orada oturup sosyalleşirlerdi. Başbakanlık Ofisi’nin oraya taşınması ile birlikte Beşiktaş’ın sosyal hayatı olumsuz etkilendi.
“Şehir planlamada insanların her yere eşit olarak ulaşması ve eşit olarak paylaşabilmesi ilkesi vardır. Bu ilke her yerde, her örnekte son beş yıl içinde ortadan kaldırılıyor.”
Taraf gazetesinden Hüseyin İstemil, bugünkü gazetede yer alan haberinde otelin açılış görüntülerinde Hayrettin İskelesi’nin otel sınırları içinde gösterildiğini belirtmişti.
Otel hakkında dava açan ve Taraf’a konuşan Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhçu otele açtıkları davanın İstanbul İdare Mahkemesi’nde devam ettiğini belirterek şunları söyledi:
“Uluslararası kanunlar ve Türkiye’deki ilgili yasalara göre kıyılar hiçbir şekilde vatandaşlara kapatılamaz. İskelenin satılma durumu da tamamen hukuksuz.
“Dolmabahçe’nin Başbakanlık Ofisi olarak kullanılmaya başlanmasından sonra yoğun olarak kullanılan Akaretler Otobüs durağı hiçbir açıklama yapılmadan kapatıldı. Sonra ‘güvenlik gerekçesiyle kapattık’ dediler. Şimdi de iskele için bunu yapmak istiyorlar.
“İskele tamamen kamusal alandır. Kıyıda yer aldığı için hiçbir şekilde satılamaz veya kiralanamaz. Açtığımız davayla yargının otel ile ilgili iptal kararı vereceği kanaatindeyim.
“Daha önce iskelede kaynağı belirlenemeyen bir yangın çıktı ve bir kısmı kullanılmaz hale geldi. Şimdi de fiilen kıyı bandı tamamen kapatılmaya çalışılarak yapılan otele tahsis edilmeye çalışıldığı ortaya çıkıyor.”