Rice Üniversitesi’nin Yeni Mühendislik Binası Açıldı

SOM tarafından tasarlanan Rice Üniversitesi'nin yeni mühendislik binası, mevcut kampüs mimarisine ustaca entegre edilmiş.

Rice Üniversitesi’nin tarihi ana kampüsünde bulunan en yeni ve en büyük araştırma tesisi olan Ralph S. O’Connor Mühendislik ve Fen Binası hizmete açıldı. 250.000 metrekarelik O’Connor Binası, Houston, Teksas’ta bulunan 300 dönümlük ormanlık bir kampüste yer alıyor.

Disiplinlerarası işbirliği için bir merkez olan bu yeni yüksek performanslı tesis, son teknoloji laboratuvarları, sınıflar, ofisler, bir kafe ve birçok etkileşimli toplama alanını içeriyor. Kampüs ve Houston siluetinin görülebildiği bir dış teraslı çok amaçlı etkinlik alanı, en üst katta yer alıyor.

Tasarım, yanındaki Engineering Quad’ı canlandırıyor ve kampüsün canlılığını binaya doğru uzatıyor. Beş katlı merkezi bir atriyum, seminer odalarına, mola alanlarına ve gayri resmi toplama alanlarına bağlanarak bir etkinlik merkezi oluşturuyor. Atriyumun zemin seviyesindeki şeffaf cam cephe, bu etkinliği geniş kampüse sergiliyor. Binanın ana girişinde, bir dışa taşan heykelimsi merdiven, tuğla duvarlar ve bir frit cam duvar tarafından çerçeveleniyor.

O’Connor Binası, SOM tarafından tasarlanmış olup, dört temel araştırma alanında işbirliğini teşvik etmeye odaklanarak geliştirilmiş: ileri malzemeler, kuantum bilimi ve bilgi işlem, kentsel araştırma ve inovasyon. Bu etkileşimi teşvik etmek amacıyla merdiven kulesi ve merkezi merkez, farklı seviyelerde basamaklı çift yükseklikli işbirliği alanlarını birbirine bağlıyor. Sıcak, doğal malzemelerle donatılmış samimi konferans odaları ve mola alanları, gayri resmi öğrenme ve bağlantı için daha fazla fırsat sunuyor.

Binanın içinden ve çevresinden dolaşım teşvik edilmiş, kampüsün uzun süredir var olan yaya kemer ağı güçlendirilmiş. Güçlü bir sanat programı, dünya çapında tanınan sanatçılardan gelen yeni eserleri ve orijinal Abercrombie Mühendislik binasından korunan heykeltıraş William McVey’in ikonik kabartma heykeli “Energy”i içeriyor.

Tarihi kampüsün tanınabilir estetiğini koruma amacıyla, O’Connor Binasi’nin cephesi, bir dizi açılı tuğla pilaster ve perde duvarlar tarafından belirginleştirilen tuğla ve delikli pencerelerin bir kompozisyonunu içeriyor. Batı kenarındaki kapsamlı kemer, termal ve görsel konfor için güneşi düzenleyen zarif bir tuğla ve taş örtü tarafından gölgeleniyor. Kemer perdesi, tuğla ve dökme taş modüllerin değişen bantlarından oluşur ve aralarına yerleştirilmiş döndürülmüş tuğlalar sayesinde ışığın aralıklardan süzülmesine izin veriyor.