Sağlıkta kamu özel ortaklığını öngören yasa tasarısına göre, kamu hastaneleri özel şirketlere ihalesiz devredilebilecek, yeni hastane yapımında ihaleler Kamu İhale Kanunu'ndan istisna olacak, devlet devrettiği hastane için 25 yıl boyunca kira ödeyecek.
AKP Kars Milletvekili Ahmet Arslan, yeni hastane yapılması işindeki ihalelerin Kamu İhale Kanunu’ndan istisna olmasının, ”ihaleyi alıp birine vermek anlamına gelmeyeceğini” savunarak, “Yap-kirala-devret modeli örnek bir Türk modelidir” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nda, sağlıkta kamu özel ortaklığını öngören yasa tasarısının tümü üzerinde gruplar söz aldı.
MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, tasarıya ilişkin eleştirilerini dile getirdiği konuşmasında, tasarıyla dolaylı olarak özelleştirme yapıldığını, ancak bunun içeriğinin kamuoyundan gizlendiğini iddia etti.
BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, ”Tasarıyla, ne kadar arazi vereceksiniz- Bunu bilmek isteriz” dedi.
Tasarının kamuya getirdiği yükün sadece kira olmadığını belirten Kaplan, ”Bu işler ihalesiz verilecek. Tasarıda caydırıcılık maddesi yok, şirket işi bıraktığı zaman ne olacağı belli değil. Maliyet konusunda da hiç bir şeffaflık yok” diye konuştu.
CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, hastaneye gidildiği zaman 11 çeşit kalemde fark alındığını iddia etti.
Tasarıyla yapılmak istenenin, ”Bir hastaneniz var, bir şirketle anlaşıyorsunuz, o da hastanenizi yıkıp size yeni bir hastane yapıyor ve siz ona 25 yıl kira ödüyorsunuz” olduğunu ifade eden Kuşoğlu, hastanenin karlı bölümlerinin de özel sektöre işlettirileceğini söyledi.
Kuşoğlu, hastanenin 25 yıl sonra devralınacağını belirterek, ”Ama 25 sene sonra ne olacağı belli değil. Belki bu işi yapmak istemeyeceksiniz” dedi. Tasarıyla 37 hastanenin yıkılıp yeniden yapılmasının planlandığını ifade eden Kuşoğlu, ”Bunun yatak sayısı anlamında bize pek bir faydası yok, sadece yeni binalara kavuşmuş olacağız” dedi.
37 hastane için 27 milyar lira ödeneceğini dile getiren Kuşoğlu, ”Bunun acelesi nedir- Niçin hemen böyle bir tasarrufta bulunuluyor- Kayseri Hastanesi için ödenecek kira 54 milyon lira, diğerlerini de kattığınız zaman toplamda 137 milyon lira Kayseri Hastanesi için ödeme yapılacak. 25 yılda ödenecek para da 3 milyar 425 milyon lira. Bu, ekonomik ve karlı bir yatırım değil” diye konuştu.
AKP Kars Milletvekili Ahmet Arslan, muhalefetin, ”tasarının Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu’nda görüşülmemesi” ile ilgili eleştirilerine yanıt verdi. Sağlık Komisyonu’ndan bir çok milletvekilinin, tasarının görüşüldüğü Plan ve Bütçe Komisyonu’na gelerek çalışmalara katkıda bulunduğunu savunan Arslan, komisyonda 3 doktor milletvekilinin görev yaptığını ve onların da meslekleriyle ilgili konularda katkı verdiklerini söyledi
Arslan, Türkiye’nin yap-işlet-devret modeli konusunda dünyada örnek sayılabilecek bir konuma geldiğini iddia ederek, ”Bugüne kadar bu modelle 10 milyar doların üzerinde ihale yaptı” dedi.
‘Türk aklı ve zekasının’ herkesten çok daha iyi çalıştığını savunan Arslan, ”Biz onlardan modelleri almalıyız ve kendi Türk modelimizi oluşturmalıyız. Onların yaptığı projeleri alabilirsiniz ama kendi pratik zekanızı da katmalısınız. Yap-kirala-devret modeli örnek bir Türk modelidir” ifadelerini kullandı.
Arslan, tasarıyla yapılacak ihalelerin Kamu İhale Kanunu’ndan istisna tutulmasına ilişkin, ”Ancak bu, ihaleyi alıp birine vermek anlamına gelmez” dedi.
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, sağlıkta kamu özel ortaklığını öngören tasarıda amacın özelleştirme değil, özele kayan anlayışı, sağlık hizmetlerini, hükümet ve devletin merkezde olduğu bir noktaya taşımak olduğunu iddia etti.
TBMM Genel Kurulu’nda, sağlıkta kamu özel ortamlığını öngören yasa tasarının tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.
Tasarının tümü üzerinde söz alan Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, Sağlık Bakanı olarak Genel Kurul kürsüsünden ilk kez konuştuğunu belirterek, çalışmaların başarılı geçmesini diledi.
Eski Bakan Recep Akdağ’a çalışmalarından dolayı teşekkür eden Müezzinoğlu, hastanelerin üçte birinin yenilendiğini, üçte ikilik bölümünün ise yenilenemediğini kaydetti.
”Amacımız özelleştirme değil, özele kayan anlayışı, sağlık hizmetlerini, hükümet ve devletin merkezde olduğu bir noktaya taşımak” ifadesini kullanan Müezzinoğlu, sağlığın standardını ve kalitesini yükseltmek adına finansman desteği bulmak için farklı formüller üretmeye çalıştıklarını dile getirdi.
Müezzinoğlu, ”44-45 bin yatağı dünya standardına taşımaya çalışıyorsak bazı sorumlulukları üstleneceğiz. ’44 bin yatağı yenilemeyelim’ dersek, bu 44 bin yatağın 10 yıl içinde bu millete hangi bedeller ödetebileceğine ilişkin riski belki siz alabilirsiniz ama milletin sorumluluğunu üstlenmiş bir iktidar, bakanlık olarak böyle riski üstlenmeyi çok doğru bulmayız” diye konuştu.
Müezzinoğlu, Çapa ve Cerrahpaşa tıp fakültelerinin taşınması yönünde bir çalışmalarının olmadığını, bu konudaki tasarrufun üniversitelerde bulunduğunu aktardı.
Sağlıkta katkı paylarının, sistemin verimliliğini sağlayabilmek adına konulduğunu dile getiren Müezzinoğlu, katkı payların kaldırılmasıyla ilgili farklı bir düşüncelerinin olmadığını bildirdi.
Şahsı adına söz alan AKP Manisa Milletvekili Recai Berber, kamu özel işbirliğinin sadece sağlık alanında değil, birçok alanda gerçekleştirildiğini söyledi.
CHP Ankara Milletvekili İzzet Çetin, modelin, Osmanlı’nın son dönemlerindeki kapitülasyonları andırdığını söyledi.
Modelin kamuya ve çalışanlara bir yararı bulunmadığını savunan Çetin, ”Bu tasarı, kamudan yandaşa kaynak transferidir” görüşünü savundu.