1964 yılında Amerikalı mimar Paul Williams tarafından tasarlanmış bir yapıya ev sahipliği yapan arazi, doğa dostu altmış adet oval ofisin sıralandığı bir bahçeye dönüştürüldü.
Selgascano, Second Home’un yemyeşil bitkilerle çevrili bahçesinin etrafına dağılmış, farklı boyutlarda oval biçimli ofisler tasarladı.
Kavisli şeffaf duvarlarla çevrili altmış ofis, etrafını saran peyzaj öğeleri ile kullanıcıları doğanın içine çekiyor.
Daha önce Paul Williams tarafından tasarlanan mevcut bina, yerleşkenin ana girişi olarak yeniden tanımlandı.
Yapı, zemin katta 320 işyeri ve birinci katta 200 özel çalışma alanı içeriyor. Bina genelinde kafe, bar, restoran, etkinlik alanı ve konferans salonu, açık teraslar gibi ortak alanlar bulunuyor. Mimarlar, projenin ana odağının dış mekan üzerinde olduğunu ve iç mekanların tasarımının arka planda kurgulandığını söylüyor.
“Second Home Hollywood’da, bahçeyi ofisin içine getirmek yerine, ofisi bahçeye çıkardık” diyor Selgascano.
Altmış ofisi birbirine bağlayan bir ağ, Los Angeles’ın sıcak iklimi ile bahçenin yıl boyunca kullanılabilmesine olanak sağlıyor. 10.000’den fazla bitki ve ağacın şu an alanda yer aldığı tahmin ediliyor.
Selgascano, projesini, araziyi işgal eden ve başka canlılarla birlikte mutual bir yaşam sürdürmek durumunda olan sıradan ofis çalışanları bir deney olarak nitelendiriyor. Tasarım ekibi ayrıca, bitkilerin gölge sağladığına ve böylece arazinin sıcaklığını azaltmaya yardımcı olduğuna da dikkat çekiyor.
Şeffaf dış cephe, yapay aydınlatmaya duyulan ihtiyacı ortadan kaldırıyor. Kullanışlı üç açıklık, doğal çapraz havalandırmaya izin veriyor. Ayrıca arazide toplanan su, sulama için kullanılacak iki sarnıçta depolanıyor.
Selgascano, daha önce otopark olarak hizmet veren alanın şimdi bir bahçe haline geldiğini söyleyerek, projeyi “yapılı çevrenin kapladığı alanın doğal çevreye iade edildiği özel gelişmelerden biri” olarak tanımlıyor.
Second Home London Fields, Modern ve Çocuk Dostu Bir Çalışma Alanı Vaat Ediyor