Şefik Birkiye: “Klasik olanlar uzun ömürlüdür”

Şefik Birkiye tarafından tasarlanan Yeni Ordu Belediye Hizmet Binası'nın tasarımı sosyal medyada mimarların tepkisiyle karşılaştı.

Birkiye, belki de gelecek eleştirileri önceden tahmin etmiş olacak ki projesini “Klasik olanlar uzun ömürlüdür. Modaya uyarak modası geçecek çözümleri anıtsal binalarda kullanmak çok iyi sonuçlar vermez,” şeklinde yorumluyor.

Ücretsiz olarak hazırladığı projeyi sunmak için Brüksel’den Ordu’ya gelen Birkiye Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun ile birlikte bir basın toplantısına katılarak projeyi paylaştı.

Konuyla ilgili Ordu Belediyesi’nin web sitesindeki haber şu şekilde:

Açılış konuşmasını yapan Ordu Belediye Başkanı Torun “Ordu Belediyesi Pasaj olarak inşa edilmiş bir binada hizmet vermekteydi. Bu binayı onarıp devam etmek kolay ve ekonomik olurdu ancak Ordu ilini de küçümsemek olurdu. Biz her zamanki gibi çıtayı yüksek tutarak en iyisini seçmeye çalıştık ve kentimizin hak ettiği bir bina yapmak istedik. Kentimizin köklü ve güçlü geçmişini yansıtan, bugün için de anıtsal özelliği olan bir yapı istedik. Temelini 2013’ün ilk yarısında atmayı planladığımız projeyi sunması için söz Mimar Şefik Birkiye’ye bırakıyorum ve dünyanın birçok yerinde proje yaparken çok değerli zamanını Ordu’ya harcadığı için teşekkür ederim. “ diyerek sözü Şefik Birkiye’ye bıraktı.

Mimar Şefik Birkiye Ordu Belediyesi Hizmet Binasının görsellerini sunmaya başladığı andan itibaren projeye büyük bir ilgi uyandı. Katılımcıların övgü ve takdiri ile karşılanan proje ile ilgili soruları yanıtlayan ve projeyi tanıtan Birkiye şunları söyledi:

“Ordu’da öyle bir bina yapmak istedim ki yeni bir mimari gelenek için örnek de oluştursun ve aynı zamanda daha az enerji tüketen bir yapı tasarladık. Bu projeye göre yapı; yer altı sularının ısısından faydalanan ekolojik bir bina modeline sahiptir.

Eskiden esinlenip iyi çözümlenmemiş bir bina yapılabilirdi ama bu sefer kentin artık unutulmaya başlamış geleneksel mimarisi anıtsal bir bina şeklinde olmazdı.

Klasik olanlar uzun ömürlüdür. Modaya uyarak modası geçecek çözümleri anıtsal binalarda kullanmak çok iyi sonuçlar vermez.

Gelişmiş ülkelerde belediye binaları vatandaşların gururdur, onurudur. Halkına değer veren ülkelerde metro istasyonları ve garlar bile saray gibi yapılır. Bunlar o yörede yaşayan insanların onuru için gururu için yapılır. Oysa günümüzde ülkemizin genelinde evler saray gibi yapılıyor, saraylar süper markete benziyor. Banka binalarını heybetli yapıp, belediye binalarını sıradan yapmak günümüzde kültürel bir sorundur ve neye daha çok değer verildiğini gösterir.

Ordu’da Belediye binasının yeri ile ilgili tartışmaları da takip ettik. Bu konudaki görüşüm şudur. Dünyada küçük şehirlerin yoğunluğu ve bir birine yakın yerleşim alanları kentlerin karakteristik özellikleridir. Küçük ve tarihi kentleri büyük kentlerden ayıran temel özelliklerden birisi de budur. Bugün Avrupa’da büyük kentlerin eski merkezleri de yoğunluk taşımaktadırdir ve bu özellikleriyle korunmaktadır. Ayrıca, Bu binanın çevresindeki hiçbir bina meydana baksın diye cephelenmemiş.

Eskiden her yıkılan yere meydan ve yol yapmak modaydı. Oysa, yolları şehir dışına çıkarmak, kent merkezinden uzaklaştırmak lazım artık. Meydanlar küçük ve şehre dağılmış olduğu zaman daha da değerlidir. Biz de bu proje ile büyük değil kullanışlı bir meydan yarattık.

Meydanların genişlemesi bir anlamda banliyölerin gelişmesi demektir. Tarihi kentlerde sürekli olarak meydanlarda yollarda orayı çek burayı uzat olmaz. Yoğunluk şehirlerde aslında ekonomik ve ekolojiktir. Isı kaybını önler. Ekonomiyi canlı tutar. Belediye binalarının yerinin sürekli şehir içinde bir yerlere taşınmasını kullanım ve kültürel açıdan yanlış buluyorum,” dedi.

Etiketler

3 yorum

Bir yanıt yazın