Sinan Genim Tasarımı Antalya Kültür Sanat Açıldı

Antalya'ya turizm ile beraber kültür sanatı da getirmeyi hedefleyen Antalya Ticaret ve Sanayi Odası, Antalya Kültür Sanat merkezini açarak ilk adımı attı. Picasso ve Ara Güler sergisiyle kapılarını açan AKS, gelecek martta da Andy Warhol'u getiriyor.

İkinci adıymışçasına, ismi her anıldığında ‘turizm’ kelimesini duyduğumuz Antalya’da, iş insanları şehre yeni unvanlar kazandırmak amacında. Buna çabalayan Antalya Ticaret ve Sanayi Odası, uzun süredir devam eden çalışmalarının meyvesini bu yaz aldı ve şehre kültür sanat platformu kazandırdı: Antalya Kültür Sanat. Kısaltması ise AKS.

Şehrin merkezinde mimar Sinan Genim tarafından tasarlanan ve ödül alan binasıyla konuklarını bekleyen kültür merkezinin tanıtım metninden devam edelim: “AKS’ın temel çalışma alanı, ulusal ve uluslararası sergilere ev sahipliği yapmak, Antalyalıları ve kente gelen turistleri sanatın en nitelikli eserleri ve en ışıltılı isimleriyle buluşturmak.”

Yerinde inceledik, bu hedef uğruna çalışmaların yapıldığına da şahit olduk. Şöyle ki ses getiren ve Avrupa’daki muadillerinde de yer alan sergileri şehre getirmeyi hedefleyen Antalya Kültür Sanat, bu konuda deneyimli Pera Müzesi ile işbirliği yapıp hedefine ulaşıyor. Şu an halihazırda, 17 Eylül’de başlayan Picasso ve Ara Güler sergisi var. Gelecek yıl da mart ayında Andy Warhol, Antalya’yı onurlandıracak. İlgi çekici değil mi? Bence öyle.

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Çetin, sergiyi gezdirirken hedefleri arasında her yıl Antalya’ya gelen 12 milyon turisti, ‘Her şey dahil tatil için geldiği 5 yıldızlı otellerden şehre çekmenin’ de yer aldığını anlatırken, gelecek nesillerin ufkunu açmayı, onlara vizyon sunmayı, Türkiye’nin kültür alanındaki birikimini sunmayı amaçladıklarını da aktarıyor.

Çetin şunları söyledi: “Antalya Sanayi ve Ticaret Odası, kültür sanat alanında Antalya’ya ilk armağanını 1999 yılında Güzel Sanatlar Lisesi ile vermişti. Uzun bir aradan sonra, Antalya’nın kültür ve sanat odaklı gelişmeye ihtiyacını dikkate alarak yeni bir adım daha attık, uzun yıllar hizmet binası olarak kullandığımız kent merkezindeki binamızı gelir sağlayıcı bir projeye, sözgelimi AVM ya da iş merkezine dönüştürmektense, bir kültür sanat platformu olarak değerlendirmeyi tercih ettik. Bu süreçte değerli iş adamı İnan Kıraç’ın büyük desteğini aldık, bu alandaki birikiminden çok faydalandık. Burada gördüğünüz sergiler Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi’nin katkılarıyla, onların bu alandaki deneyim ve vizyonuyla hayata geçirildi.”

17 Eylül’de açılan sergilere ilgi yavaş yavaş artıyor. Pera Müzesi Müdürü Özalp Birol, iş dünyasının kültür ve sanata olan ilgisini önemsediklerini belirtirken, iş dünyasının sanata olan ilgisini Frick, Tate, Pinault, Arnault isimlerini anarak “İstanbul’da da bu tarz müzeler görmeye başladık, İstanbul dışında bunların olması çok önemlidir. Dileriz Antalya başka kentlere örnek olur. İyi örnek olursa çıtayı yükseltmişi oluruz” dedi.

BİNANIN CEPHESİNDEKİ BORULAR İNSANI TEMSİL EDİYOR

Gökkuşağı renkleriyle bezeli cephesi ve tasarımıyla ‘Sign of the City Awards 2015’te ‘En İyi Sosyo-Kültürel Yapı’ ödülü alan kültür merkezinin mimarı Sinan Genim, cepheyi bu şekilde yapmasının arkasındaki fikri şöyle anlattı: “Üç tarafı kapalı olan, zor bir binaydı. Cephede gördüğünüz boruların hepsi insanı temsil ediyor. Düz renkte, tek renk olsa hepsi anlayamazdınız. Serbest bıraktık hepsini. Hoş bir şey ortaya çıktı. Toplumda da böyle bir şey olsa, çok renkli olsa çok güzel olur. Ama aynı zamanda bu borular cepheye de sıkı sıkıya bağlı, rüzgarda fırtınada zarar görmez. Kısacası bu cephe gelecekte ülkemizi hayal ettiğimiz cephe.”

SİZDEN RİCAMIZ, SAHİP ÇIKIN…

Bu yapının ortaya çıkmasında herkesin teşekkür ettiği, daha önceki desteğiyle de eğitim ve sanatta önemli işlerin öncüsü olan Suna ve İnan Kıraç Vakfı’nın Kurucusu ve Başkanı İnan Kıraç da bu müzenin önemine dikkat çekerken şunları söyledi ve bir ricada bulundu: “1962’de müdür olarak sanayiye girdim, 1967’de Suna ile evlendim. O bana, eğitim, kültür-sanatta olmamız gerektiğini söyledi. Son 15 yılda ben buna eğilmek durumunda kaldım. Ben Antalyalı değilim ama sevdik burayı. Burası için elimizden geleni yapıyoruz. Biz bu desteği vereceğiz, sizden ricamız sahip çıkmanız.”