Çin’de Shenzhen’in önemli iş bölgelerinden birinin merkezinde, halka açık bir parkın kenarında konumlanan 158 metre yüksekliğindeki 33 katlı kule “Breathing”, SOM (Skidmore, Owings & Merrill) tarafından tasarlandı.
Mimarlık ofisi, Shenzhen Rural Commercial Bank tarafından bankanın kırsal kredi kooperatifi olarak başlayan geçmişi ile gelecek vizyonu arasında denge kuran yeni bir genel merkez tasarlaması için görevlendirilmiş. SOM’un yenilikçi mühendislik geleneğini temel alan bankanın yeni genel merkezinin tasarımı, bölgenin tropik iklimine uyum sağlayan bir dizi biyofilik ve sürdürülebilir tasarım çözümleri sunuyor.
Kulenin cephesi, binanın strüktürünü oluşturmakla birlikte aynı zamanda bir güneş kırıcı eleman olarak da hizmet eden diagrid ile tanımlanıyor.
Taşıyıcı sistemi yapının çeperine çeken bu dış iskelete benzer diagrid, kolonsuz çalışma alanları yaratılmasını sağlıyor, güneş ışığından ısı kazanımını da önemli ölçüde azaltıyor ve doğal hava akışına imkân veriyor. Böylelikle, kullanıcılarının konforunu üst düzeye çıkarıyor. Çevredeki parka ve Güney Çin Denizi’ne bakan çerçevelenmiş açıklıklar meydana getiriyor.
Su ve bolluğun özünde bağlantılı olduğunu vurgulayan Feng Shui ilkelerinden yola çıkarak tasarlanan lobi, yansıtıcı bir havuzla çevrelenmiş ve ana girişe bitişik bir su duvarı oluşturulmuş. Bu su duvarı, küçük yarı saydam liflerden aşağı akan su damlacıkları ile 15 metre yüksekliğinde bir “yağmur perdesi” meydana getiriyor ve lobiyi çevreleyen ultra şeffaf cam duvarları kaplıyor. Kullanılan su öğeleri, sıcak yaz günlerinde buharlaşarak soğutma etkisi yaratıyor.
Üstelik, asılı aydınlatma armatürleri yağmur damlalarını taklit ediyor; lobinin mermer duvarları suyun taş üzerindeki etkisini anımsatan bir yüzeye dönüşüyor. Toprak, su ve hava olmak üzere üç temel unsur, çok katlı yağmur perdesinden kulenin asansör çekirdeğini kaplayan çizgili mermer kaplamaya ve temiz hava getiren doğal havalandırma sistemine kadar binanın özelliklerinde belirgin bir şekilde yer alıyor.
Yansıtıcı havuzlar, gri granit döşeme, oturma alanları, ağaç dizileri ve zemin örtüsü, kulenin zemin seviyesinde ana giriş boşluklarını ve küçük bahçeleri tanımlıyor ve dokunsal bir deneyim sunuyor. Kulenin tepesindeki hareketli duvarlar ve teras, iç ve dış alanlar arasındaki ayrımları bulanıklaştırıyor.
Kulenin merkezinde, yüksekliği boyunca uzanan iki dikey avlu bulunuyor. Düşey sirkülasyon sağlayan bir iletişim merdiveni, çalışanlar arasındaki bağlantıyı ve işbirliğini teşvik ediyor. Açılıp kapanabilir havalandırma delikleri, binanın “nefes almasına” ve böylelikle kullanıcıların dışarıda olduğu gibi içeride de temiz havanın keyfini çıkarmasına olanak sağlıyor.