Spree Nehri Üzerinde Tarımın Teknolojik Evrimi: Vertical Farmhouse

HENN tarafından tasarlanan ve Berlin'in güneydoğusundaki Behrens-Ufer bölgesinde inşa edilecek olan Vertical Farmhouse, tarım ve teknolojiyi birleştiren yenilikçi bir kentsel teknoloji merkezi. Proje, şehir merkezinde teknoloji, doğa ve tarımı bütünsel bir deneyimde birleştiriyor.

Berlin’in güneydoğusunda yer alan eski bir sanayi bölgesi olan Behrens-Ufer, önümüzdeki birkaç yıl içinde yeni bir kentsel teknoloji merkezine dönüşecek.

Spree Nehri kıyısında, araştırma, geliştirme ve üretim alanları, tarihi binalar ve sürdürülebilir şekilde tasarlanmış yeni eklentilerle birleştirilecek.

Alanın doğu kısmında, HENN tarafından tasarlanan Vertical Farmhouse, merkezinde bir meyve bahçesi bulunan yenilikçi bir çalışma ve araştırma ortamına sahip hibrit bir bina olarak inşa ediliyor.

Yeni yapı, yükselen teraslı bir çatı bahçesini çevreleyen iki bloktan oluşuyor ve bu da tüm kompleks boyunca nehir kenarındaki gezinti yolundan çatı bahçelerine kadar uzanan bir yol ağı oluşturuyor.

Bahçenin altında, bir balık çiftliği ile sinerji içinde gıda üretimi için 9.000 metrekarelik dikey bir çiftlik yer alıyor.

Kıyıdaki tarımsal peyzajlardan esinlenilerek tasarlanan çatı bahçesi, ziyaretçileri ağaçlardan çilek ve meyve toplamaya davet eden ışık uzantıları ve büyümüş pergolalarla eğlenceli bir meyve bahçesi olarak tasarlanmış.

Binada çalışanlar veya bahçeleri ziyaret edenler için açık havada iletişim, ilham ve dinlenme yeri olarak hizmet veriyor.

Pergolalar, farklı yüksekliklerde yer alan platformlar arasında aracılık ederken, dış mekanı binanın dış kanatlarında yer alan çalışma ortamları ve laboratuvar alanları ile çeşitli şekillerde birbirine bağlıyor.

Net bir şekilde yapılandırılmış ızgara sayesinde, kanatlar bölünebilir ve esnek bir şekilde kullanılabilir, bu da gelecekte çok çeşitli kullanımlara izin veriyor.

İki bloğu nehir kıyısına bağlayan köprü, ortak çalışma alanlarını barındırırken ve Spree Nehri ile meyve bahçesinin manzarasını sunuyor.

Dokuz metre yüksekliğindeki bu yapıda, bazıları tam otomatik bir kurulumla marul ve otlar yetiştiriliyor.

Akuaponik sistem, balık yetiştiriciliğinden elde edilen nitrat bakımından zengin suyu bitki yetiştirmek için gübre olarak kullanan doğal bir döngü oluşturuyor.

Hibrit ahşap yapı, kaynak ve enerji tüketimini en aza indiren düşük teknolojili bir yaklaşım kullanıyor.

Cephe, enerji üretimi için büyük cam pencereleri fotovoltaik panellerle birleştiriyor.

Zemin kat seviyesinde, bina nehir kenarındaki gezinti yoluna açılan ve yoldan geçenleri Behrens Gardens’da gezinmeye davet eden geçişlere sahip.

Çatılara, alanların hem tarımsal üretim hem de elektrik üretimi için kullanılmasına olanak tanıyan agrivoltaik sistemlerin yanı sıra arı kovanları da yerleştirilecek.