Steven Holl, yeni projesiyle tarihi alandaki ilişkileri yeniden yorumluyor.
Proje, Londra’nın merkezindeki St. Bartholomew Hastanesi’nin geniş avlusunun bitişiğinde yer alıyor. 12. yüzyılda Smithfield’da kurulan hastane Londra’nın en eski hastanesi. Steven Holl bu projesiyle Londra’nın Ortaçağ Kültürü’ne derinden bağlanan bu benzersiz alanı tekrar ele alıyor.
Yapı, bulunduğu tarihi alanda diğer binalarla birlikte dikeyde yükseliyor.
James Gibbs tarafından tasarlanan “Büyük Salon”u ve ünlü Hogarth merdivenlerini kendine mesnet alan Steven Holl, 17. yüzyıldan kalma bir taş yapının yanında 1960’lı yılların tuğla yapısının yerine yerleşiyor.
Yapı, iç içe geçen katmanlardan oluşuyor. Projenin iç mekanlarında delikli bambu ve dış cephede renkli cam ve mat beyaz cam kullanılmış.
Dış katmandaki cam malzeme yatay şeritler halinde düzenlenirken, yerleştirilen beton çerçeve akıcılığı yakalıyor.
Üç katlı merkez açık ve kapalı alanları birlikte içeriyor. Betonarme çerçeveye entegre edilen açık kavisli bir merdiven projede dikkat çekiyor. Merdivenin geometrisini takip eden 90 santimetrelik yatay şeritler ana meydana bakıyor ve ana girişi öne çıkarıyor.
1 Yorum
Bu yaklaşıma ihtiyacımız var. Karşıtlık enstrümanı ile tarihi yapıların vurgulanması esası, temel prensiplerden olabilir. Güzel eserler ortaya çıkabilir, çıkmalı! Bu potansiyele ziyadesiyle sahibiz.