Polonyalı mimarlık ofisi Jeju Studio Tanzanya'daki bir mülteci topluluğu için sınıfların ve sosyal alanların ağaçlarla dolu bir avlu etrafında düzenlendiği bir okul binası tasarladı. Ülkenin batısında eski bir mülteci yerleşim yeri olan Ulyankulu'da tasarlanan Wayair School hem ilkokul hem de okul öncesi çağındaki çocuklar için eğitim alanları sağlıyor.
Jeju Studio, Tanzanya’daki eğitim projeleri üzerinde çalışan Polonyalı hayır kurumu Wayair Vakfı tarafından binayı tasarlamak üzere görevlendirilmiş.
Proje kapsamında sınıfların yanı sıra, daha geniş bir topluluk için eğitim ve toplantı alanları sağlamayı amaçlayan bir dizi sosyal alan ve bir tiyatro da tasarlanmış.
Wayair School’un tesisleri, binalar arasındaki boşluklarda yaratılan sosyalleşme için dış alanlar ile merkezi bir avluyu çevreleyen birkaç bağlantılı binada düzenlenmiş.
Bir grup mevcut mango ağacının etrafına sarılmış olan binanın formu, yerel bir Ulyankulu pazarındaki sosyal alanları anımsatacak şekilde tasarlanmış.
Sınıfların her birinden uzanan ve çatı çıkıntısı tarafından gölgelenen verandalar açık havada oturma veya oyun ekipmanı yerleştirmek için kullanılmak üzere planlanmış.
Dinamik duvar açıklıklarıyla çevrili avlular, çocukların etraflarında tırmanmasına ve emeklemesine izin vererek yaratıcı oyunu da teşvik edecek şekilde hayata geçirilmiş.
Yerel mimariden esinlenen bina, farklı kil türlerinden üretilen yerel yapım tuğlalardan inşa edilmiş ve daha koyu ile daha açık kırmızı renk arasında değişen, gradyan benzeri bir desen oluşturacak şekilde düzenlenmiş. Tuğlayı üretmek için iki yerel tuğla yapım ekibinden destek alınmış.
Sınıfların içerisinde İzlandalı tasarımcı Bjorn Steinar tarafından tasarlanan üstü çıkarılabilir masalar ve portatif yer matlarına dönüştürülebilen arkalıkları olan sandalyeler gibi mobilyalar kullanılmış. Mobilyalar, gelecekte ihtiyaç duyulduğunda kolayca çoğaltılabilmeleri için ahşap ve dokuma hasırlar gibi yaygın yerel malzemeler kullanılarak oluşturulmuş. El yapımı ahşap kapılar ve palmiye yaprağı sandalyeler gibi ek unsurlar yerel ustalar tarafından yapılmış.
Ofis, aşırı ısınmayı önlemek için havalandırma boşluğu olan eğimli bir çatı ve sınıfları gün boyunca serin tutmaya yardımcı olan kalın beton zeminler dahil olmak üzere çeşitli sıcaklık kontrol önlemleri almış.
Stüdyo ayrıca binayı, kısa ama yoğun yağmur mevsimi boyunca toplanan 70.000 litreden fazla su depolama kapasitesine sahip bir sistem kullanarak mümkün olduğu kadar fazla yağmur suyu toplayacak şekilde tasarlamış. Böylece, öğrencilerin kurak mevsimlerde de her gün ellerini, dişlerini ve yüzlerini yıkamalarına olanak verecek 9 aylık suyun toplanması sağlanmış.