Zutphen Kent Yönetimi tarafından IJssel Nehri ve çevresinde yürütülen canlandırma projesi kapsamında MoederscheimMoonen Architects, tarihi IJssel Köprüsü'ne yeni bir yorum getiriyor.
Zengin bir tarihe sahip Zutphen’de yer alan IJssel Köprüsü, IJssel Nehri üzerinde kurulu yedinci köprü olma özelliğini taşıyor. Nehir ve çevresinde yürütülen proje kapsamında, IJssel Köprüsü üzerinde de birtakım müdahalelerde bulunuldu. Trafikteki bütün aktörler için daha güvenli bir hat yaratmanın amaçlandığı projede köprü genişletilerek, yayalar ve bisiklet sürücüleri için yeni şeritler planlandı.
Projeyi üstlenen MoederscheimMoonen Architects’ten Erik Moederscheim, köprü için tasarladıkları ek bölümün hazırlık sürecinde “köprünün ve kentin tarihine yeni bir katman olacak şekilde, sekizinci bir köprü yaratırmışçasına” bir yaklaşım izlediklerini belirtti. Bu düşünce ile köprü için tasarlanan eklentide korten çelik kullanılarak, yeni eklenti ve tarihi köprü arasında kontrast oluşturuldu.
Bisiklet ve yaya yolu arası, köprü boyunca uzanan bir bank ile ayrıldı. Moederscheim; oturma ünitesi için tasarlamış oldukları aydınlatma sistemi ve özel zaman çizelgesi aracılığıyla, köprü altından akıp giden nehri ve köprünün zengin tarihini sembolize etmeyi amaçladıklarını ifade ediyor. Moederscheim, ayrıca bu bankların Zutphen’deki en uzun oturma ünitesini oluşturduğunu da sözlerine ekliyor:
Avrupa ya da Hollanda’daki en uzun bankı tasarladığımızı iddia edemeyiz, fakat Zutphen’deki en uzun bank kesinlikle budur!
Köprü için tasarlanan aydınlatma sistemi yalnızca bisiklet sürücülerinin ve yayaların güvenliğini sağlamak ile kalmıyor; mevsimden mevsime değişen renkleri ile kent atmosferine uyum sağlayarak nehre estetik bir dokunuşta bulunuyor.