Muğla'nın Milas İlçesi'nde, sahipleri tarafından kaderine terkedilen tarihi evler, ayakta kalma mücadelesi veriyor.
19 Yüzyıl’da ve 20’nci Yüzyıl’ın başlarında inşa edilmiş bu yapıların birçoğunun yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kalması görenleri üzüyor. Mlas’ta tarihi değerleri tescillenmiş ev, cami, türbe, han ve hamamlardan oluşan 181 yapı bulunuyor. Yapıların yaklaşık 120’si şehir merkezinde yer alan evler, konaklar oluşturuyor. Mlas’ın dar sokaklarındaki hemen hemen hepsi iki katlı, cumbalı, ahşap yapı olan bu evler, özgün baca yapılanyla ön plana çıkıyor. Bu yapıların birçoğu günümüzde sahipleri tarafından kullanılmadığı ve terkedildiği için yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya. Konaklarını ve evlerini yeniden kullanabilmek için tadilat yapmak isteyen mal sahipleri uzun süren prosedürler ile onanm giderlerinin yüksekliğinden şikayet ederken, birçok ev de birden fazla varisi bulunduğu ve gerekli anlaşmaların sağlanamadığı için kaderine terkedilmiş durumda.
Tescilli bir evin restorasyonu için öncelikle rölevesinin ve buna uygun restorasyon projesinin hazırlanması gerekiyor. Bunların toplam maliyeti neredeyse 30 bin lirayı buluyor. Daha sonra Anıtlar Kurulu’ndan restorasyon için onay alınması gerekiyor. Anıtlar Kurulunun konuyu gündeme alıp görüşüp, karar vermesi için de raportörlerin birkaç kez gelip gitmesi ve raporlarını hazırlamalan gerekiyor. Tüm bu işlemler ve ardından Anıtlar Kurulunun restorasyon için onay vermesi için çok uzun bir zamana ihtiyaç oluyor. Böylesine uğraştıncı bir süreç de ev sahiplerini daha işe başlamadan korkutup caydınyor. Tescilli yapıların yeniden ayağa kaldınlması amacıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı, Taşınmaz Kültür Varlıklarının Onanma Yardım Sağlanmasına Dair Yönetmelik kapsamında hibe yardımlan yapıyor. Fakat, evini onarmak isteyen vatandaşlar bu karşılıksız hibe yardımlarını yetersiz buluyor. Turizmin giderek kıyılardan iç bölgelere çekilerek kültür turizminin amaçlandığı bir süreçte dünyaca ünlü Bodrum’un komşusu olan Mlas’ın tarihi evlerinin restore edilerek turizme kazandınlmasını isteyen Milaslılar, “Bizler tarihi evlerimiz var diye adeta cezalandınlıyoruz. Ya onanm işlemleri kolaylaştınlsın, ya da evlerimiz kamulaştınlsın. Bakanlığın vereceği hibe destekler gelene kadar zaten evlerimiz harap olup gidiyor. Para gelse de onanm için çok yetersiz kalıyor” dedi.
Milas’ta 7 yıldır Maylasa Mmarlık, Müh, Proje İnş. Ltd. Şti. olarak tescilli binaların yeniden ayağa kaldınlması için çalışmalar yürüttüklerini anlatan Yüksek Mimar Atilla Düz, eski konak ve evlerin sahiplerinin restorasyonlar için ilgisiz olduklarını ileri sürdü. Mlas’ta bulunan tescilli yapıların saMplerinin, yaşam alanlan olan evlerinden çok apartman dairelerini sevdiklerini öne süren Düz, “Binamızı Kültür ve Turizm Bakanlığı yapsın. Biz de para yok’ diyenler, bir süre sonra evlerinin içine izinsiz uygulamalar yapabiliyorlar. Bu yapıların tapulan mülk sahiplerinde olsa da yaşayan tarih ve sivil mimarlık örnekleri gelecek kuşaklarındır. Doğmamış çocukların geleceğini bencilce kullanmak insanoğlunun manevi duyguları ile bağdaşmaz” dedi.