Tarihi Mirasın Saygılı Bir Yorumu: Kunstraum Kassel

Sürdürülebilir ahşap yapısı, ışık dolu sergi salonları, yaratıcı laboratuvarları ile Kunstraum Kassel, mekanın tarihi ile çağdaşlığını mükemmel bir denge içinde buluşturuyor.

Kunstraum Kassel, Barok bir parkın yakınında 1962 yılında mimar P. F. Posenenske tarafından tasarlanan Kassel Art Academy’nin iç avlusunda yer alıyor.

Proje, Innauer Matt Architekten tarafından tasarlanmış. Yeni eklenen bina, öğrenciler için bir “sergi laboratuvarı” olarak hizmet veren veya büyük ölçekli sanat eserleri üretmek için yaratıcı bir alan.

Kassel Art Academy’nin avlusunda eş merkezli olarak konumlandırılan Kunstraum Kassel, farklı karakterlerde sahip alanlara sahip. Sergi salonu her tarafa açılabilir şekilde ve aradaki alanları sergi alanına dahil ediyor. Arka tarafı olmadığı için her tarafla eşit şekilde iletişim kuruyor ve böylece orijinal mimariye tamamen saygı duyuyor. Net bir iç yapı, tam bölümlenmemiş bir salondan çalışma veya sergi amaçlı çok sayıda bireysel alana kadar çeşitli kullanımları kolaylaştırıyor.

Yapı, hassas bir mimari dile sahip ahşap bir pavyon olarak karşımıza çıkıyor. Koyu renk cephe tasarımı, Posenenske’nin binasından malzeme ve renk açısından açıkça ayrılıyor, ancak renk tonunu orijinalin en çarpıcı bileşeni olan dış çelik strüktürden ödünç alıyor.

Salonun görünür ahşap strüktürel yapısı, tarihi binaya açık bir gönderme.

Kassel Art Academy’nin artan alan talebini karşılamak için, iç avlunun öğrenciler için ek bir yaratıcı alan olan bir sergi alanı ile yeniden yoğunlaştırılması gerekiyordu. Ayrıca, akademinin tarihsel olarak korunan statüsü de önemli bir faktördü ve bu durumun saygıyla ele alınması gerekiyordu. Sonuç olarak, mümkün olan en iyi alan kullanımı gerekliydi. Kunstraum Kassel bu gereksinimleri kompakt ve sade bir yapıda birleştiriyor.

İç avluya hassas bir şekilde yerleştirilen yapı, dış mekanın mevcut niteliklerini koruyabiliyor. Izgaralı bir kat planı, binanın maksimum esneklik hedefini destekliyor. Profesörler ve öğrenciler tarafından ihtiyaçlarını karşılamak için kolayca ayarlanabilen hareketli duvar segmentleri aracılığıyla çok sayıda oda şeklini mümkün kılınmış.

Cephe aynı zamanda sergi alanı için gereken her türlü aydınlatma veya karartma derecesini sağlıyor. Üst duvar alanında ışık lensleri konumlandırılmış. Proje için özel olarak tasarlanan ve üretilen 864 kavisli cam eleman, iç mekana çevresel, dağınık ışık sağlıyor. Grafik ve ayırt edici nitelikleriyle sergi salonuna topluluk içinde benzersiz bir duruş kazandırıyorlar.

Kunstraum Kassel’de sürdürülebilirlik konusu tasarım ve inşa süreci boyunca çeşitli yönleriyle ele alınmış. İlk olarak, günümüzün enerjik ve ekolojik taleplerini karşılayacak şekilde tamamen ahşaptan inşa edilmiş. Kolon, kiriş gibi silindirik bileşenler için glulam, çatı ve duvar panelleri gibi düz bileşenler için çapraz lamine ahşap tercih edilmiş. Birleşim yerleri el işçiliğiyle yapılmış.

Binanın azaltılmış taşıyıcı yapısı, son derece ekonomik bir bina inşaatı ile sonuçlanmış. Daha sonra, bu basitleştirilmiş yapı bileşenleri kolay sökümün yanı sıra iyi bir ayrılabilirliğe izin veriyor, böylece kullanım ömürlerinin sonunda olumsuz çevresel etkileri en aza indiriyor.

Bina, gerekli enerjiyi elde etmek için güneş panelleri aracılığıyla güneş enerjisinden yararlanıyor ve tamamen yenilenebilir kaynaklardan elde edilen bölgesel ısıtma ile ısıtılıyor.

Bina, zahmetsiz bakımla sonuçlanan düşük teknoloji standartlarına dayanıyor. Bu da düşük işletme maliyetleri ve düşük hata eğilimi anlamına geliyor. Basit, ızgara tabanlı kat planı yapısı, çok sayıda geçici ve uzun vadeli kullanıma izin vererek mevcut kullanımının ötesinde uzun bir ömür sağlıyor.