Tasarımıyla İşlevsel Amacının Ötesine Geçen Otopark

Vilhelm Lauritzen Architects tarafından Kopenhag'ın yeni bölgesi Nordhavn'da tasarlanan Timber House, park etme gibi basit bir tipolojinin nasıl bir sanat eserine dönüşebileceğini gösteriyor.

Fotoğraflar: Sjavit Maestro

Kapalı otopark işlevsel amacının ötesinde geçmek ve çevresindeki kentsel çevreye değer katmak ve ilgi çekici bir mimari katkı sunmak üzere tasarlanmış.

6 katlı, 13.300 metrekarelik alanı kaplayan bina, 430 araçlık kapasiteye sahip. Aynı zamanda Kopenhag’ın 19. yüzyıl endüstriyel limanı Freeport’unun bir parçası. Konum, geçmişte kerestenin sevk edildiği, depolandığı ve işlendiği bir alan, bu nedenle Danca adı “Trælasthuset” ve kerestenin yüklendiği bir ev anlamına geliyor.

Ahşap ve geri dönüştürülmüş alüminyumdan oluşan üç boyutlu pikselli cephe, ışıkla etkileşime girecek şekilde tasarlanmış. Bir kereste fabrikasının haline yani bir kereste yığınına gönderme yapıyor.

Burada, tek tek ışınlar hiçbir zaman tam olarak birbirinin üzerinde yer almıyor ve bu küçük yer değiştirmeler, kabartma oluşturmak için pikselleri kaydırma fikrine ilham kaynağı olmuş. Bu ifade, bölgenin kereste depolayan ve işleyen bir yer olarak tarihine bir saygı duruşu niteliği sağlıyor.

Cephe yapısının temeli ise delikli plakalarla güçlendirilmiş, hafif ve aydınlık, geri dönüştürülmüş alüminyum çerçeve. Hem gün ışığını hem de iç mekandaki yapay ışığı yakalayan etkili bir üç boyutlu rahatlama oluşturmak için her piksel ya cephenin en önünde yer alıyor ya da 30 santimetre geri çekilmiş durumda.

Tabanın ağırlığı, desenli bir düzende düzenlenmiş ve doğrudan ham beton yapıya tutturulmuş sert ahşap çıtalardan oluşan bir çerçeve üzerine monte edilmiş genişletilmiş ahşap cephe panellerinin uygulanmasıyla oluşturuluyor.

Dış cephe aydınlatması, kavisli ve tekrarlanan cephe ritimlerini destekleyen dikey doğrusal armatürlerden oluşuyor. Bu, özellikle ışığın hem banklara hem de kaldırıma entegre edildiği kenar bölgesinde, çeşitli ve atmosferik bir ışık oyunu yaratıyor. Bu, otoparkı çevreleyen peyzajdaki mimari özellikleri vurguluyor ve güçlendiriyor.

Yemyeşil duvarlar, yeşil çatı elemanları ve çatı üstü güneş panelleri gibi yeşil altyapının entegrasyonu, sürdürülebilir tasarım unsurlarına bağlılık gösterirken aynı zamanda karmaşık yapısal tasarımın kullanımını yeniden düşünüyor.

Timber House, sürücüleri park etmeye ve şehir merkezine gidip gelirken komşu metro istasyonunu kullanmaya veya bölgeyi yürüyerek keşfetmeye teşvik ediyor. Park alanlarına ek olarak çok işlevli ve canlı, yeşil bir dış çevre, mağazalar ve toplantı yerlerinin yanı sıra Kiss-n-Ride işleviyle tasarlandı.

Timber House, işverenin park etme, kentsel bağlam ve şehrin işlevsel programı arasında simbiyotik bir ilişki aradığı bir yarışma sonucu elde edildi. Özetle, heykelsi bir derinliğe sahip ve duyusal bir çekiciliği titizlikle uyandıran bir cepheydi. Güvenli bir kentsel bölge sağlarken bir atmosfer oluşturmaya özen gösterilerek yapılan aydınlatmanın önemi çok büyük.