TBMM’deki Halkla İlişkiler Binası ve Cami yıkılacak mı?

Korunması için mücadele eden Mimarlar Odası Ankara Şubesi TBMM'de bulunan eski halkla ilişkiler binasının yıkımına karar verildiğini, caminin de yıkım tehditi ile karşı karşıya olduğuna dair açıklamalarda bulundu.

Mimarlar Odası Ankara Şubesi TBMM’de bulunan Halkla İlişkiler Binası ve Meclis Cami’sinin yıkılmasını engellemek için Koruma Kurulu’na tescil başvurusunda bulunmuş; Koruma Kurulu camiyi ve halkla ilişkiler binasını koruma altına almamıştı. Bunun üzerine Mimarlar Odası Ankara Şubesi caminin ve halkla ilişkiler binasının korunması için Koruma Kurulu kararına dava açmıştı. Açılan dava sonucunda cami yıkılmaktan kurtulmuş ve mahkeme kararıyla korumaya alınmıştı.

Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin Halkla İlişkiler binasının tescil için açtığı dava devam ederken, halkla ilişkiler binasının yeniden işlevlendirilmesi gündemde iken, yıkımı ile ilgili karar verilmesine Mimarlar Odası Ankara Şubesi “üzüntü verici” dedi. Konuyla ilgili açıklama yapan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan: “Özgün ve ender yapılardan birisi olan Meclis Camisi ve Halkla İlişkiler Binasının korunarak gelecek kuşaklara aktarılması önemli. TBMM’deki güvenlik konseptinin değişmesi ile halkla ilişkiler binasının A ve B bloklarının ihtiyacı karşılamadığı bu nedenle yıkımına karar verilmiş olmasını doğru bulmuyoruz. Mimarlık yıkmadan da çözümlerin bulunacağı ender mesleklerden birisidir. TBMM yerleşkesi çok özel ve simge bir yerleşkedir. TBMM Camisinin yargı kararıyla korumasının kaldırılarak yıkılması söylemleri hepimizin canını acıtmaktadır. Özgün değeri olan TBMM Camisi ve Halkla ilişkiler Binasının yıkılmasından vazgeçilmelidir.” dedi.

“Yıkım yerleşkenin özgünlüğüne aykırıdır”

Candan şöyle devam etti: “TBMM, mimar Clemens Holzmeister tarafından tasarlanmış bir yerleşkedir. Göz bebeği gibi korunmalıdır.15 Temmuz darbe girişiminde yara alan TBMM’nin yaralarının sarılması sürecinde, özgün ve bilim ışığında hareket edilmesi gerekmektedir. Yerleşkede Cami ve Halkla ilişkiler binasının yıkılması kabul edilemez bir durumdur. Yerleşkede atılacak her adımın ortak akılla ve meşruiyetini koruması gerekir. Aksi durumda, yerleşke içerisindeki beton duvar gibi yerleşkenin doğasına aykırı yeni halkla ilişkiler binası gibi yapılar karşımıza çıkar. Bu da yerleşkenin özgünlüğüne aykırıdır.”

Etiketler

Bir yanıt yazın