Cep telefonlarının yaygınlaşmasıyla kaderine terkedilen telefon kulübelerine New Yorklu mimar John Locke hayat veriyor.
Mimar, telefon kulübelerine kitap rafı yerleştirme konusunda ilk denemesinde başarısız olmuş. Raflara koyduğu kitaplar 6 saat içinde yok olmuş, raflarsa 10 gün sonra… İlk denemesinden bazı dersler çıkaran Locke, ikinci projesini kent içinde yeni noktalarda, yeni taktiklerle uygulamış. Kitaplıkları okul, kilise, öğrenci yurdu, hostel gibi yapıların yakınına veya yaya akışının daha yoğun olduğu bölgelere yerleştirmiş ve rafları dikkat çekici bir turuncuya boyamış.
John Locke, paylaşmayı ve kitapların kullanılmasını teşvik etmek amacıyla kitapları herhangi bir şekilde işaretlememiş. Projenin başarısı bu noktada bir kez daha kendini belli etmiş; kullanıcılar kitaplığa normal bir kütüphane muamelesi yaparak, aldıkları kitapları yerine bırakmışlar.