TOKİ’nin Olimpiyatları Ne Olacak

İstanbul’un Olimpiyatlar’ı kaybetmesinin ardından vatan hainliği tartışmaları daha da alevlendi.

Faturanın Gezi’deki çapulculara kesilmesi bekleniyordu, elbette kimse karar açıklanır açıklanmaz, üstelik de Spor Bakanı tarafından , linç kampanyasının işaretinin verileceğini beklemiyordu. 

Belli ki önümüzdeki günlerde bunu tartışacağız. Olimpiyatlar’ın İstanbul’da yapılmasına karşı çıkanlar, Buenos Aires’teki hayal kırıklığının da etkisiyle vatan hainliğiyle damgalanacak. Ama daha da önemlisi, inşaat hevesleri Gezi’den sonra ikinci kez kursağında kalan inşaat lobisi, bu olimpiyat işinin peşini bırakmayacak. 

Nitekim Başbakan komitenin kararı ne olursa olsun, Buenos Aires’teki sunumda yer alan bütün projelerin hayata geçirileceğini söyledi. Maksat 2024’e aday olunduğunda Türkiye’nin işi kolaylaşsın. 

Olimpiyatlar inşaat ve şehir planlama yönünden aylardır tartışılıyor. Vatan hainliği de tam bu noktada ortaya çıkıyor. Türkiye’de tüm şehir planlama ve mimari camiası Olimpiyat için girişilecek inşaat projelerine karşı. 2008 Olimpiyatları için Küçükçekmece Ayazma’da yapılan stadın ilk kentsel dönüşüm amaçlı mahalle tahliyesi olduğu düşünülürse pek de haksız sayılmazlar. Şimdi o bölgede işlevsiz bir Olimpiyat stadıyla, My World Europe yükseliyor.

Şehir planlama ve mimari çevreleri Ayazma tecrübesinden hareketle, Olimpiyat için tasarlanan alanlarda neler yapılacağını merak ediyor.

Kazanmış gibi devam

“Eğer kaybedersek, kazandığımız takdirde hayata geçireceğimize dair söz verdiğimiz bütün projeleri devam ettireceğiz.” Başbakan’ın bu sözleri Olimpiyatlar’ın yalnızca İstanbul’un marka değerini yükseltecek uluslararası bir organizasyon olarak görülmediğini açıkça ortaya koyuyor. 

Olimpiyatlar’ın son yıllarda dünyada en fazla tartışılan yönü kentsel dönüşüme etkisi. Olimpiyat hazırlıkları şehir merkezlerini pahalılaştırmanın, lüks konut alanları açmak için kent yoksullarını çevreye sürmenin bir aracı olarak görülüyor. 90’lı yıllarda Barselona ve Londra’da yapılan Olimpiyatlar’da bütün bunlar gerçekleşmişti.

TOKİ tarafından yönetilen İstanbul’da neler yaşanacağını tahmin etmek zor değil. Bilgi Üniversitesi’nde geçen yaz başında Olimpiyat hazırlıklarıyla ilgili bir sempozyum düzenlenmişti. Orada yapılan sunumlarda İsviçre’de uluslararası bir etkinlik için göllere yerleştirilecek platformlar örnek gösterildi. Gölde platformunun altında kalacak midye kolonisi zarar görmesin diye toplanarak etkinlik boyunca akvaryumlarda konuk edilmişti.

Bu hassasiyeti gösteren bir kent yönetimine sahip olmadığımız için vatan hainliği yapmaktan başka bir seçeneğimiz kalmıyor.

Etiketler

Bir yanıt yazın