Başbakan Erdoğan, Taksim'de yapılacak Topçu Kışlası'nın AVM ve rezidans olarak faaliyet göstereceğini de açıkladı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Kızılcahamam’daki il ve ilçe başkanları toplantısına katıldı.
İşte Erdoğan’ın burada yaptığı konuşmadan satır başları:
Çılgın projeler için bize hendek atlatıyorlar. Bakın Marmaray’a bizi çanak çömlekle bize kaç sene kaybettirdiler. Üç dört sene önce açılacaktı. Biz muasır ülkeler seviyesinin üzerine çıkacaksan bu yatırımları hızla yapmalıyız.
Kanal İstanbul’la ilgili birileri gelip bize akıl veriyor “bu yanlış” diye. Ya arkadaş sen aklını kendine sakla.
Dört yıl gibi bir sürede üçüncü havalimanını bitireceğiz.
Taksim Gezi Alanı dedik hemen karşı çıktılar. Kışlayı yeniden yapacağız dedik başta ana muhalefet partisi karşı çıktılar.
Ben de reddinize ret dedim ve sonra retlerine ret kararı çıktı.
Yahu çanak çömleği koruyorsun da oradaki tarihi kışlayı neden korumuyorsun. Denizin kenarında üç beş çanak çömlek, üç beş çatal bıçak bulunmuş onu koruyorsun da bu tarihi binayı neden korumuyorsun.
O zaman ne dedik, “olacak” dedik, şimdi oluyor.
Bu tabi kışla olmayacak. AVM, belki rezidans olarak hizmet görecek.
Divan Oteli tarafında da bir şehir müzesi yapmak üzere adım atacağız.
Trafiği alta alıyoruz meydan yayalara kalacak. Yani insana kalacak.
Galataport, Haydarpaşaport hazırlanıyor… Yassıada bir demokrasi ve özgürlükler adası haline getireceğiz.
Boğaz’a üçüncü köprünün temelini önümüzdeki bir iki ay içinde atacağız…
Siyaset pasif zaman anlayışı ile yapılmaz. Siyaset aktif zaman anlayışı ile yapılır. Aktif zamanını bu işe ayıramayanlar zaten siyaseti yapmasınlar.
“İşlerim güçlerim her şeyi tamamıyla bitireyim, akşam geçerken de partiye uğrayayım” dersek bu siyaset olmaz. Bu, bu ülkeye hizmet anlayışı olmaz. Biz diyoruz ki bu işe ciddi manada zaman ayıracağız.
Yaptığımız 76 milyonun sevki idaresidir. Zaman kalırsa biraz da siyasetle uğraşırız dersen bu iş olmaz.
30 büyükşehir belediyesini kahir ekseriyetiyle almamız gerekir.
Biz bir çınar gibi besinimizi derinlerdeki köklerden alacağız. Çınarın kökleri dünü, gövdesi bugünüyse dalları yaprakları da yarınıdır. Her bir dal her bir yaprak çınarın sağlığı için hayati öneme sahiptir.
24 saatimizi millete hizmetle geçireceğiz. Millete hizmet yolunda hiçbir bahane tanımıyoruz.
Yöntem konusunda aynı fikirde olmayabiliriz ama bu diyalog yolunun kapanacağı anlamına gelmiyor.
Sabır her zaman bizimle olacak. Bıkmayacağız, usanmayacağız. Sürekli anlatacağız.
Su damlaya damlaya mermere nasıl işliyorsa, mermeri nasıl deliyorsa aynı şekilde bizler de sabırla anlatmaya devam edeceğiz.
Diğer siyasi partiler ayrımcılıktan medet umdular bugün hala medet umuyorlar.
Türkiye için çok kritik bir döneme girdik. İlk olarak mahalli seçimler yapılacak. Ardından cumhurbaşkanlığı seçimi ve belki de yeni anayasa için bir halk oylaması gündeme gelecek.
Onlar bir çalışıyorsa biz 10 çalışacağız. Onlar bir kişiye ulaşıyorsa biz on kişiye, yüz kişiye ulaşacağız.
Asla gevşemeden rehavet içinde olmadan bıkıp usanmadan 24 saat çalışacağız.
Biz aldığı komutla hareket eden robotlar değiliz. Biz farklılıklarımız olsa da aynı gaye aynı hedef uğrunda gönül birliği kader birliği yapmış bir teşkilatız.
Biz kesrette vahdet anlayışını yaşayacak bir teşkilatız.
Kamuoyu araştırmalarına bir şeye çok dikkat ediyorum. Acaba Ak Parti teşkilatı o konuda ne diyor.
Örneğin çözüm sürecine destek vermede AK Parti’nin tabanı ne diyor. Eğer AK Parti’nin tabanı yüzde yüze yakın bir destek vermiyorsa demek ki genel merkezle taban politikası arasına bir sıkıntı var.
O zaman ne yapmak gerekiyor sandık müşahitlerine kadar kendimizi check etmemiz gerekiyor.
Örneğin bir başkanlık sistemi tartışılıyor bunu Genel Başkan, Başbakan söyledi tamam. Peki bunu ilk kez Genel Başkan, Başbakan mı söyledi. Peki bunu geçmişte Allah rahmet etsin Turgut Bey, Sayın Demirel söyledi.
Kaldı ki bu bize yabancı bir anlayış da değil. Ecdadımıza baktığımızda bunu Osmanlı yaşamış. En gelişmiş ülkeler günümüzde de bunu yaşıyor.
Bunu halka daha iyi anlatmak için kendimizin çok iyi anlaması lazım. Yapmamız gereken ne. Daha çok çalışacağız.
Biz bunları bu toplum tartışmalı diyoruz. Tartıştıktan sonra nihai kararı yine millet vermeli diyoruz.
Partili cumhurbaşkanlığını gündeme getirdik yine farklı yerlere çektiler. Fransa ve ABD’de durum böyle. Almanya’da şansölye diyorlar.
Başkanlık sisteminde başkan bir kral değildir. Ama bizdeki bazı cahiller başkanı bir kral gibi gösterme cüretine girerek yalan söylüyorlar.
Öyleyse AK Parti’nin kendi tabanı başkanlık sistemiyle ilgili çalışmayı çok daha farklı bir noktaya taşımalıdır. Öyle olmazsa meydanı boş bulanlar istedikleri gibi at sürerler.