Junya Ishigami + Associates tarafından tasarlanan Watarium Pavyonu, Tacchu Naito tarafından tasarlanan 1927 yılında inşa edilen eski bir evin bahçesinde yer alıyor.
Junya Ishigami + Associates tarafından uygulanmak istenilen fikir, yeni inşa edilecek olan gölgeliğin, başlangıçtan itibaren doğal bir eskilik duygusu ile tarihi manzaraya uyum sağlamasıydı. Daha spesifik olarak, ahşap sütunlar ve çatı tüm bahçeyi kaplayacak şekilde planlanmış. Ardından inşa edilen strüktür “Yakisugi” (yanmış sedir) tekniği kullanılarak kömürleştirilmiş.
Tekniğin uygulanması sırasında ısı kontrol edilerek sedir ağacının yüzeyi kömürleştiriliyor ve bazı yerlerde yapının kendisi de kömürleşiyor.
Uygulamada mevcut bahçede bulunan yaşlı ağaçların büyümesini önleyecek şekilde esnek bir şekil verilerek ahşap yapının bahçeye yayılması sağlanmış.
Uygulanan ısıl işlem ile kömürleştirilmiş strüktür, simsiyah bir harabeyi andırıyor. Sanki zamanda bir atlama gerçekleşmiş ve yeni bir binadan anında harabeye dönüşmüş gibi, mimarlığın zaman içinde geçirebileceği tüm değişimleri bir anda edinmiş görünüyor.
Showa döneminin başlarında var olmayan çevredeki yüksek binalar, siyah yapı tarafından gizlenirken, yapıda bulunan sayısız delikler ağaçların arasından süzülen güneş ışığıyla karışıyor.
Ağaçların arasından görünen modern manzara dilimleri kayboluyor, güçlü yaz güneş ışığı yumuşuyor ve ziyaretçiler anlarını bu bahçede akan eski zamanlarla geçiriyorlar.
Zifiri siyah yapı, bir yaz öğleden sonra yaşlı ağaçların arasında yüzen serin gölge gibi duruyor.