MİMARİ PROJE RAPORU
TASARIM YAKLAŞIMI / DUVAR
Bir yol üzerinde takip ettiğimiz duvarlar da yollar gibi yönsel nitelikler taşıyabilirler. Yapıların duvarları, gerçekleşen faaliyet ve etkinliklere, kurulan pazarlara sırtlık oluşturur. Sokağa önem kazandırıp tanım getirir. Biz de pazarı meydanda yüzer bir şekilde bırakmak yerine tanımladık, sokaklara ve bölümlere ayırdık. Bir kent elemanı olarak ‘duvar’ın tüm sorumluluklarını üstlendiği, tüm işlevlerini açık ettiği bir meydan yarattık. Duvar dibine tezgah açan pazarcıyı dahil ettik buraya ve kentin her yerinden insanları…
Duvara yaslansınlar, üzerine otursunlar, kuşlar konsun, diğer bir gün sergi olsun, halk yürüsün, etkinlik olmasa da yürüsün, geçip gitmesin, gezinsin istedik.
Meydanda boşlukları doldururken meydan kavramının tanımını unutmadan, bu tanımı hep hatırımızda tutarak doluluk ve boşluk dengesini, yeşil park ve sert zemin dengesini kurmaya çalıştık.
‘Geleneksel alışveriş mekanı’ olan semt pazarlarının yapı ve işleyişini koruyarak, avm mantığından olabildiğince uzaklaşıp, ziyaretçiler, alıcı-satıcı arasındaki iletişim düşünülerek kurgulanmıştır. Bütünde iletişimi koparmadan yönlendirme sağlayan duvarlar bu büyük alanda birer işaret öğesi olarak işler. Pazarı ve Pazarcı yerlerini keşfetmekte, akılda tutma konusunda hafızaya yerleşir. Güven verir. Hafif örtü sistemi ve yarattığı duvarlarıyla eski ile yeni arasında bir yüz yüze gelişi yansıtır.
Açık haliyle hafif çerçevelerden bir kurgu oluşturan saçaklar, pazar olduğunda üstü kapanabilir hale gelir. Pazar esnasında üst örtüler kar ve yağmur gibi düşey iklimsel olaylardan korunma sağlarken, düşeyde yer yer tasarlanan duvarlar rüzgarı yönlendirir, hafifletir.
Meydandaki duvar kompozisyonu pazarın kurulmadığı günlerde insanların meydan kullanımını artırmak ve çeşitlendirmek için araç olur. Meydana sadece uğramak veya içinden geçmek yerine bir dolaşım rotası yaratarak insanı yürütmeyi amaçlar. Duvarlar zeminde duvar dilini takip eden yeşil akslar ve su ile bütünleşir. Su elemanı fiziksel ve psikolojik açıdan insana huzur veren, sağlıklı mekanlar yaratmada en etkili unsurdur. Temiz bir havada yürümenin insana sağlıklı düşünmeyi ve beraberinde üretmeyi teşvik etme etkisi ile başlı başına faydalı bir eylem olarak ele alınmış ve projenin labirentleşen tasarımının bir parçası haline gelmiştir. Duvarların dinamizmine eklemlenen üst çerçeveler Pazar olmadığında üzeri açık haliyle naifliğini korur.
SOSYAL BELEDİYELİK
Meydanın karşısında belediye binası akışa uyan tavrı, İzmir’deki rahat, dingin, kendine özgü kent hayatına atıfta bulunurcasına göze çarpan beyazlığı, sadeliği ve hafifliğiyle İzmir’in doğasına karışır. Zemin katta kentlinin daha çok dahil olabileceği ortak programları planlayarak geniş boşluklarla meydandan gelen sosyal aksın, sergi ve etkinliklerin devamının gelebileceği alanalar bıraktık. Kafe, Amfi, Avlu, Sergi alanı gibi halkın gündelik hayatının bir parçasını oluşturan, ulaşılabilir, şeffaf, birimler ile kullanım amaçlarını çeşitlendiren, bulunduğu kültürel geçmişi ile uyumlu, sosyal sürdürülebilir bir kent parçası halinde meydanla bütünleşmesini amaçladık. Belediye zemin ile bağlantısını ana atrium üzerinden kurgular. Ana atrium veznelerin, giriş, lobi, ve bekleme işlevlerinin olduğu 3 boyutlu bir hacmi tarif eder.
Zemin kotunun altında yaratılan avlular, farklı işlevsel birimlerin görsel temasını artıran, çok katmanlı etkileşim alanı oluştururken, mekanların doğal ışık ve havayı almaya imkan tanır.
Aynı şekilde çift cidar olarak tasarladığımız cephe tüm birimlere doğal ışık ve havayı alarak, batıdan gelen ışığı olabildiğince kırarak ofis mekanlarının daha konforlu birimler ortaya koyar.
Her katta açılan geniş galeri boşlukları belediye yapısını, şeffaf ve sosyal belediye kavramına yaklaştırırken, ferah bir iç mekan kurgusuna olanak sağlar.
Tasarlanan yapının kentle bağlantıları mevcutta halkın en çok kullandığı akslar üzerinde şekillenmiş, belediyeden meydana uzanan yaya aksı meydanın yönlendiricileri arasında dolaşımına ana omurga olmuştur.
Torbalı için önemli bir düğüm noktası olan meydanıyla birlikte sosyal belediye yapısı, kentlinin ihtiyaçlarına karşılık verme, ve kentin gelişimine olumlu etkilerde bulunarak yön verme görevini esas alır.
GÜNLÜK BIR ATMOSFER YARATMA NİYETİYLE RESTORAN;
Meydan ve Belediye bölgesiyle Restoran tarafını keskin bir şekilde ikiye bölen tren hattı yayalar için kentsel bir eşik oluşturur. Mevcutta var olan ve çözümünün yetersiz olduğunu düşündüğümüz alt geçidi yeniden düzenleyerek meydan ve kentin diğer tarafıyla bağlamı daha güçlü olan tek ve sürekli bir aks olarak bağladık. Bu aks meydandan restoranın küçük meydanına erişir. Zemin kat kullanımını artırıp, meydanlaşmayı sağlayabilmek adına otoparkı restorandan bağımsız bir sirkülasyonu olan yer altı otoparkı olarak tasarladık.
İki ayrı restoranın birlikte tasarlanışı küçük bir kompleks olan yapı, sade ve hafif görüntüsünün yanında teraslanmaları, boşlukları ve ağaç kutularıyla birlikte parçalanarak hareket kazanır. Sosyal çeşitlenmeye ayak uydurur.
Açık bir sınıra sahip olan restoran, Rüzgar, ışık ve bahçeciklerindeki yeşiller gibi doğal unsurlarla bütünleşir, dağınık ve daha rahat bir günlük atmosfer sunar.
Avlular eş zamanlı olarak çevredeki alanları böler ve birbirine bağlar.
Restoranın girişi için belirlenmiş ana aks tren yoluna bakan cephe olmakla birlikte, ana bir girişi yoktur. Bunun yerine, cephe boyunca cam, toplanır kapılar yerleştirilmiştir, bu da tamamen açıldığında, mekansal sınırın kaybolmasına neden olur. İnsanlar yemek alanına her yönden yaklaşırlar. İlk önce alçaltılmış saçaklı bir geçiş alanına adım atacaklar ve daha sonar arka avludan vuran doğal ışığı ve yeşili görüp restoranın içine, ana yemek alanına ilerlerler.
1. kata çıktıklarında meydana yönelen teraslarda, kent sergisini, meydanın akışını gözlemlerler. Bu bölgede yaratılan kamusal alanlar, Torbalı odak noktasında, birbirleriyle bütünleşen ama aynı olmayan, insan eylemini ve iletişimini ön planda tutan bir birlikteliği anlatır. Bölgeyi çok amaçlı, her yaş grubundan insanın dahil olabildiği bir merkez haline getirir.