PROJE RAPORU
Çağın önemli problemlerinden biri olarak ortaya çıkan ‘hız’ ve buna bağlı olarak ‘hareket’ özellikle metropollerin kentliye dayattığı kavramlar olarak hayatımıza girmiştir. Aktarma merkezi, istasyon gibi mekanlar ise bu hareketin düğüm noktalarını oluştururlar. İzmir gibi gündelik hayatın hızının ‘henüz’ kritik boyutlara ulaşmadığı bir metropolde bu düğüm noktalarının kentli ile aktif, konforlu ve sürdürülebilir ilişkiler kurabilmesi olağan görünmektedir. Gündelik hayat içinde gel-geç mekanlar olarak kullanılan bu merkezlere sosyal, kültürel ve rekreatif faaliyetlerin eklemlenmesi ve tüm bunların nitelikli bir mimari çevre ile birleştiğinde metropol insanına yavaşlamak, durmak, soluklanmak gibi imkanlar sağlaması açısında heyecan vericidir. Önerinin temel hedefi metroya ya da otobüse yetişmeye çalışan kentliyi yavaşlatıp ona bir kahve içirmek ve mümkünse bir sergiyi dolaşmasını sağlamaktır. Bu bağlamda tüm program bir yarı açık sokak etrafında organize edilmiş, yoğun, iri ve tekil bir yapısal kurgudan kaçınılmıştır. Sosyal, kültürel ve ticari alanların bir aktarma merkezi ruhu içinde ‘ayak altı’ mekanlar olması hedeflenmiştir.
Proje alanı, Güney’de Ege Üniversitesi ana kampüsü ve lojman alanları, Doğu ve Kuzey’de Evka 3 Mahallesi, Batı’da ise İzmir-Manisa yolu ile çevrelenmiştir. Hali hazırda bir aktarma merkezi görevi üstlenen alanda yaya hareketinin sağladığı potansiyel ve alternatif yaklaşımlar değerlendirilerek yakın çevresiyle sürdürülebilir bir ilişki kurarken alanın ‘aktarma istasyonu’ özelliğini kaybetmeyen-gizlemeyen, açık, hafif ve kentlinin sosyal-kültürel gereksinimlerini karşılayabilecek bir yapı kurgulamak önerinin öncelikli hedeflerindendir.
Batı’da konumlanan İzmir-Manisa yoluna paralel uzanan park alanları vasıtasıyla 2 ve 3 no’lu proje alanlarına yaya bağlantısı potansiyeli gözlemlenmiş ve mevcut park dokusunun iyileştirilerek proje alanları arasında bağlantısı sağlaması önerilmiştir. Diğer taraftan Evka 3 Mahallesi ile aktarma istasyonu arasında uzanan Cengizhan Caddesi üzerinde yaya ve bisiklet yolları önerilmiştir.
Aktarma İstasyonu ve Sosyal Merkez önerisi, proje alanı yakın çevresindeki yaya hareketine ve topoğrafyaya bağlı olarak 3 farklı zeminde ele alınmıştır. Yaya yaklaşımının en güçlü tarafı olduğu görülen Cengizhan Caddesi yönüne açılan yarı açık sokak önerinin omurgasını oluştururken, tüm program bu omurgaya yatayda ve düşeyde eklemlenmektedir. Programın gündelik ve ticari kullanıma yönelik bileşenleri yayanın gündelik ve aktif güzergâhı üzerinde bir çarşı kurgusu içinde ele alınmıştır. Cengizhan Caddesi’ne açılan alt zemin katta tiyatro salonu fuayesi, bir restoran ve dükkanlar konumlanırken, otobüs durakları ile metro bağlantısı bu kottan sağlanmıştır. Yeme-içme mekanları ise mevcut metro bağlantılarının bulunduğu zemin katta yer alır.
Metro çıkışlarının bulunduğu kentsel boşluğa yüzünü dönen yapı bu mekânı bir ön alan gibi benimseyerek yapıya yaklaşımın önemli bir parçası haline getirmektedir. Olumsuz peyzaj kararları ve metronun zemin üzerine çıkan teknik alanları ile birlikte niteliksiz bir gelip geçme mekânına dönüşmüş olan bu alanın potansiyeli irdelenmiş, yeni bir peyzaj düzenlemesi ile birlikte zemin üzerine çıkan teknik alanların giydirilerek birer kent mobilyasına dönüşmesi önerilmiştir. Öneri ile birlikte bir ön alan niteliği kazanan bu boşluğun günün farklı saatlerinde yaşayabilen, aktif olarak kullanılabilen bir mekâna dönüşmesi hedeflenmiş ve bu bağlamda yeme içme mekânları ve sokak doğrudan bu alana hizmet edecek şekilde kurgulanmış, sokak ile boşluk medyatek ile sonlandırılmıştır. Ön alanın yaşamasının ve aktif olarak kullanılmasının önündeki önemli engellerden biri olarak gölgelik mekan eksikliği gözlemlenmiş, yapının güney yönüne uzayan saçağı ve metro izi dışında kalan alanlardaki peyzaj kararları ile gölgelik alanlar olabildiğince artırılmıştır.
2 ve 3 numaralı proje alanları ile merkezin bağlantısı konusunda önemli bir rol oynayabileceği öngörülen park alanının bir uzantısı olarak üst zemin kat ortaya çıkar.
Park yönünde bağlantıyı sağlayan platform 43 kotunda tasarlanan otobüs duraklarının üzerinde bir örtü vazifesi görürken otobüs duraklarını tamamen gizlemek gibi bir kaygısı yoktur. 52 kotunda platformun sokak ile buluştuğu noktada konumlanan kafeteryanın bu alanı yaşatması hedeflenmiştir. Programın daha özel kullanıma dönük bileşenleri olarak yorumlanan çocuk oyun okulu, atölyeler, kulüp odaları ve dans salonu gibi mekanlar üst zemin katta konumlandırılmıştır.
Bornova’ da yapılması düşünülen Aktarma İstasyonu ve Sosyal Merkez kullanımının yanı sıra programa dair çevre ilişkileri, mevcut ve öneri kentsel doku ile yapı bağlayacı / tanımlayıcı niteliği ile önemli bir merkez noktası olarak düşünülmüştür. Proje alanındaki az katlı durum ve bu alanları ulaşımında / kullanımındaki farklı kot algısı ve buna bağlı çevre ilişkilerindeki tutarlılık, peyzajdaki kararlarla birlikte öngörülen tasarımı özgünleştirmiş, kullanımdaki zenginlikler / çeşitliliklerle 24 saat kullanımları desteklenmiştir.
Yapının ana yaya yaklaşımının sağlandığı “yarı açık sokak ve ön alan” önermesi, merkezin çevresi ile bütünleştiği alanları tarifler. Yapı yaklaşım alanlarında kullanılan bitkisel peyzaj kararları yaz aylarında ferahlaştıran etkisinin yanı sıra sert peyzaj düzleminde referans olma ve yayayı yönlendirme eğilimindedir.
Mimari projenin tarif ettiği kütle – boşluk ilişkisi dikkate alınarak yeşil alanlar tariflenmiş, yapı, ön alan ve üst platform geçiş eşikleri kentsel yeşil alan sistemine dahil edilmiştir. Kot ilişkisini de sağlayan yeşil alanlar yapı / yol kesitindeki zengin ara alanlardır. Keskin geometrik hatlar ile tanımlanan yeşil alanlar, yer örtücüler ve çalı grupları önerisi yeşil kullanım alanlarına dahil edilmiştir. Çim / çayır alanlarla üzerinde potansiyel boşluklar / kullanım alanları oluşturan aks yılın on iki ayı farklı aktivitelerin konumlandırılacağı alan olarak tariflenmiştir. Bölgede kullanılacak plantasyon karakteri yönlendirici, ayırıcı, mekan tarifine katkıda bulunan elemanlar olarak düşünülmüştür. Bölgedeki ağaçlar Platanus occidentalis, Quercus ilex, Fagus sylvatica, Aeusculus hippocastanum, Betula alba, Albizia julibrissin gibi altında mekan / gölge oluşturan, hareket imkanı sağlayan ve mevsimsel farklılıklardaki geçişi yansıtan bitkisel elemanlar öngörülmüştür. Bunlarla birlikte Prunus domestica, Corylus maxima, Prunus armeniaca gibi bölgede yetişen meyve ağaçları ile plantasyon karakteri zenginleştirilmiştir. Aksın genel yer örtücü karakteri çim / çayır alanlar olacağı gibi, şev veya kot farklarındaki eğimli yüzeyler Pyracantha coccinea, Cotoneaster dammeri, Juniperus horizontalis, Cerastium tomentosum gibi kök yapısı kuvvetli plantasyon karakteri entegrasyonuyla yeşilin farklı tonlarında bahçeler kazandırılması hedeflenmiştir.
Mimari proje kararlarına bağlı olarak ortaya çıkan basık ve uzun yapısal algıyı kıracak şekilde dikeydeki etkisiyle Populus alba, Cupressus macrocarpa, Cupressus sempervirens ön alandaki belirleyici plantasyon karakterleridir. Görsel zenginliğinin yanı sıra, bu alanlar öneri dokunun nefes alma alanlarına dönüşerek gölge ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Yeşil alanlar, kesitine uygun drenaj ve bitki destek elemanları ile tariflenerek azami verim alınması sağlanmış ve yapı ısı kaybında tampon vazifesi görmektedir. Platform ve yarı açık mekanlar, üst kotlarda sunduğu farklı imkanlar ile yapı içi kullanımına zenginleştirmektedir. Sert yapı bölgeleri tüm kullanıcılara uygun şekilde eğim / kot ilişkisi irdelenerek yapılara ulaşım yolları rampalar, merdivenler ile tariflenmiştir. Tüm malzemeler kumlanmış / yakılmış bitişlerle önerilerek kaymaz yüzeyler elde edilmiştir. Kentsel tefrişteki dil birliği kent peyzajına katkı sağlamaktadır. Oturma elemanları, çöp, çeşme gibi tefriş ve bu elemanların sağladığı mekanlar kentsel kullanımlardaki kaliteyi artırmaktadır.
Araç yolları ve otopark alanlarında ise plantasyon karakteri altından araç / yaya sirkülasyonunu sağlayacak şekilde konumlandırılan Acer platonaides, Fraxinus excelsior, Betula utilis, Tilia tomentosa, Acacia dealbata ile tariflenecektir. Aynı zamanda araç ve yaya yollarının ayrımında yol boy kesitlerinde kesintisiz devam eden Cornus alba sibirica, Cornus stolonifera, Laurus nobilis, Photinia fraseri gibi bitkiler ayırıcı olarak kullanılarak yol kesiti zenginleştirilmesi önerilmiştir.