1. Ödül, Fikrimİz Ideathon Yarışması

RAPOR

Fikrin yürütüldüğü konumu derinlemesine incelediğimizde kümülatif olarak bir çok katmanın birlikte ve birikerek varolduğunu görebilmekteyiz. Bu sebeple tasarımını yürüteceğimiz kavram aslında tanımlanmış bir mek(AN) ‘dan ziyade mekanın içinde ki (AN)’lardan oluşmakta. İç içe yürütülebilecek, karşılıklı beslenerek deneyimlenebilecek, öykünmeyle metafora uğrayabilecek, döngülerini değişerek ve deneyimlerek üretebilecekleri fikirlerin / (AN)ların olasılığını karşılayan mekânsal kurgunun kendisi de aynı şekilde çok katmanlı ve değişken bir kavramı karşılamalıdır. Kullanıcın mekanın var oluşunda, dönüşümünde ve akışında pay sahibi olma durumu, sahiplik ve ait olma kavramlarını da düşündürtecektir. Pınar Geçkili’nin de deyimiyle; ‘Tüm bu devinim kendisi zaten bir ara durum olan aidiyeti de dönüştürmektedir. Dönüşürken çeşitli yeni ara durumların oluşmakta olduğu görülmektedir. Ara olma hali etkileşimler arasındaki bağları aynı aidiyetin köprü oluşu gibi güçlendirmektedir. Yeni aidiyetin en temel noktası hiçlikten çıkması ve tekil değil bütüncül bir bakış açısından oluşmasıdır.

Nasıl ki kent dinamik bir yapıya sahipse ve kullanıcılar da bu dinamikliğe ayak uydurup değişiyor veya dönüşüyorsa mekan da bu mekanizmaya uyum sağlamalı ve bu devinime ayak uydurmalıdır. Peki mekan nasıl dinamik bir hal alır? Bu da yine kullanıcının deneyimlerine bağlı olarak kullanıcı tarafından değişebilen ve dönüşebilen bir sistem ile olmalıdır. Çünkü kullanıcının ihtiyaçları nasıl ki sürekli değişiyorsa mekan da onunla devinime girmelidir.

İnovasyon dediğimiz şey kentin ve toplumların yenilenme sürecidir. Biz de bu sürecin bireylerden ve onların şekillendirdiği mekanlardan başlayacağına inanıyoruz. Çünkü siz mekana müdahale edip onu kendi ihtiyaçlarınıza göre değiştirip dönüştürmeye başladığınızda tam da o an o mekanda yaratıcılığı ve inovasyonu başlatmış oluyorsunuz. O an orada başlayan inovasyon daha sonra genişleyerek kent çeperlerine yayılmaya başlıyor. Bu sistem değişirken, kullanıcıya sunduğu fonksiyonları belirleyen şey modüler sistemin yani kullanıcının kendisidir. Bireysel veya grup olarak kullanıcılara habitat sunan bu sistem barınma, sosyalleşme, komünite olma ve çalışma fonksiyonlarını içinde barındırdığından ve sürekli değişip dönüştüğünden devinimsel döngüyü içinde barındırıyor.

Etiketler

Bir yanıt yazın