Şişli Lisesi ve bahçesinden oluşan alan, artan ve değişen gereksinimleri karşılamak, öğrencilere mekânsal anlamda nitelikli ve güvenli bir eğitim ortamı sunmak amacıyla yarışmaya açılmıştı.
Mevcut lise yapısının yıkılarak alanın tümüyle yeniden tasarlanması öngörülmekteydi. Yakın çevre ise çarpık yapılaşmanın sonucu olarak birçok olumsuzluk içeriyordu. Alan hastane, yüksek ofis ve konut blokları, otopark ve araç yolları ile kuşatılmıştı. İşlevsel uyumsuzluğun yanı sıra görsel işitsel kirlilik ile kargaşa, çevredeki baskın mekânsal kimlikti. Ayrıca arazi, eğitim için ayrılan alanların temel özelliğinden farklı olarak aşırı eğimli bir topografyaya sahipti. Mimarlık, temel hedefi insanın bireysel ve toplumsal gereksinmeleri doğrultusunda, ona doğanın sağlamadığı uygun koşulları sunmak ve yaşamı kolaylaştırmak olan bir faaliyet olarak da tanımlanabilir. Kurumsallaşmış toplumsal organizasyonlara en uygun ortamları, evrene ait tüm düşünsel, bilimsel ve sanatsal birikimi özümleyerek mekânsal olarak sağlayacak özgün, yeni ya da en azından sağlıklı çözümleri geliştirmek, tasarımcının öncelikli ve temel ödevidir. Bu ödevin sağlıklı bir biçimde yapılmasının ön koşulu da çevre ve içeriğe ilişkin tüm verilerin eksiksiz ve akılcı olarak değerlendirilmesi, mesleki tutku ve saplantılara kapılmadan tüm sorunlara ilişkin çözümlerin, hiçbir sorun göz ardı edilmeden geliştirilmesidir.