2. Ödül, 40. İstanbul Yapı Fuarı Stand Tasarım Yarışması

TASARIM RAPORU

MUCAVERN fuar standı, alışılagelmiş sergileme kalıplarını yeniden yorumlayarak, sergilenen ürünün konumlanış biçimi ile ilgili yeni arayışlar ortaya koyuyor. Ürünü tamamıyla ekspoze eden bir yaklaşımdan kaçınarak, ziyaretçi için dışarıdan davetkar ipuçları verirken standın iç yüzeyindeki yüzey artikülasyonu ve renk kontrastı sayesinde merak uyandırıyor. Sergilenen ürünler, CNC Milling yöntemi ile şekil verilmiş strafor köpük üzerine monte ediliyor. Böylelikle dijital model üzerinden birebir üretim yapılabilmesi hedefleniyor. Anadolu ve İslam coğrafyasında çeşitli malzemelerin belirli bir geometrik kural eşliğinde oyulmaları ile ortaya çıkan mukarnaslardan ilham alan tasarım, çağdaş üretim tekniklerini kullanarak, üretimi hızlı, ucuz ve kolay monte/ demonte edilebilir hale getiriyor. Dönemin el işçiliği ve zanaatın geldiği noktayı göstermesi açısından değerli olan mukarnasları, çağdaş bir yorumla Anadolu’ya has taşları sergilemek için yeniden işlevlendiriyor.

Bu özellikleriyle öneri tasarımın diğer fuar stantları arasından öne çıkarak, yenilikçi tasarım ve üretim metotlarını destekleyecek, onlara dikkat çekecek bir tasarım olduğuna inanıyoruz.

• MALZEME

İç yüzeyde kullanılan yumuşak dokulu yüksek yoğunluklu straforun, sergi objesi olan mermerin pürüzsüz ve sert yüzeyi ile kontrast oluşturarak ürünleri ön plana çıkaracağı öngörülmüştür.

• ÜRETİM

1x1x3 metrelik prizmalar halinde piyasada bulunan yüksek yoğunluklu strafor köpüklerin CNC Milling ile standın iç yüzeyine gelen kısımları oyulur. Bu veri 3 boyutlu dijital model üzerinden makineye aktarılır. Modelde gözüken geometri birebir olarak üretilir. Oyulmuş prizmaların birbirine temas edecek yüzeylerine zıvana geçme yöntemi için ikincil oyuklar açılır. Bu oyuklar sayesinde prizmalar kolaylıkla, herhangi ikinci bir işlem gerektirmeden birbirine eklemlenebilir. İç yüzeyde sergilenecek ürünün monte edileceği yerlerde detay çizimlerinde belirtilen oyuklar yine aynı yöntemle açılır. Tamamıyla fabrika ortamında tamamlanan bu işlemler sayesinde kurulum süresinin, oldukça karmaşık geometriye rağmen, 24 saatin altında olması, nitelikli iş gücüne olan ihtiyacın azaltılması hedeflenmiştir.