PROJE RAPORU
“24 Mayıs 2014’teki Çanakkale depreminin ardından benim cebimden babamı aradılar. Babam zaten benim hattımı kullanıyordu. Vefat edince de geri almıştım. Telefonun ucundaki kız, bir haber kanalından aradığını ve babamı canlı yayına bağlamak istediğini söyledi. ‘Maalesef henüz böyle bir teknoloji icat edilmedi hanımefendi’ cevabını alınca şaşırdı. Babamın bir yıl önce vefat ettiğinin söyleyince de panikleyip, yanındakilere kısık sesle ‘Ölmüş, ölmüş’ dedi. Ardından da benden özür dileyerek telefonu kapattı!”
Ömrünü depremin ne zaman olacağına dair spekülatif tahminlerden çok, depreme hazırlık, deprem sonrası yapılması gerekenler gibi, insan canını doğal felaketlere karşı koruyacak doğru ve bilimsel önlemleri anlatmakla geçirmiş bir bilim insanının depremden depreme hatırlanması aslında konunun ciddiyetini hala kavrayamadığımız gerçeğini gözler önüne seriyor. Öldüğünden dahi haberimiz olamayacak kadar unuttuğumuz bilim insanları verdikleri eserlerle ölümden sonra dahi doğrularla insanları bilgilendirmeyi başarmaktadır.
ÇOKLU MEZAR DÜZENİNİN YENİDEN YORUMLANMASI
Mevcut Durum
Mezarın mevcut halinde Ahıskan Ailesi fertlerine ait dört adet baş taşı bulunmaktadır. Muhittin Rıza Ahıskan baş taşının hemen önünde Ahmet Mete Işıkara’nın baş taşı toprak tabakasının üzerine yerleştirilmiştir.
Bölümleme
Ahıskan Ailesine ait dört baş taşı ve Ahmet Mete Işıkara’nın baş taşıyla birlikte mevcut beş adet taş için mezarın toplam genişliği 5 eşit parçaya bölünerek yeni bir düzene getirilmektedir.
Yeni Baş Taşı Düzeni
Bu eşit parçalar üzerinde beş adet baş taşı yeniden bir düzene getirilmiştir. Ahmet Mete Işıkara’nın baş taşı da böylelikle mezarda ona ait bir bölgeyi işaret etmektedir.
Farklılaşma
Ahmet Mete Işıkara için ayrılan bölüm bütün içinde diğer kısımlardan farklılaştırılarak kendine özgü bir biçime getirilmektedir. Mezarın ve baş taşının okunabilir/tanınabilir hale gelmesi hedeflenmektedir.
BİÇİMLEMEDE BAĞLAM VE İŞLEV