Namık Kemal bulvarının, Halide Edip caddesi ile kesiştiği noktada, karşısında yer alan kent parkı ve modern sanat müzesi ile kentin önemli ulaşım aksında yer alan proje alanı, çevresindeki konut ve ticaret alanları için bir odak noktası potansiyeli taşımaktadır. Bu bağlamda tasarımın, ihtiyaç programında yer alan kongre merkezi ile birlikte alanın kamusal ve kentsel bir park olarak değerlendirilmesi vurgusu bu bölgenin önemini daha da arttırmaktadır.
Proje alanının ana artere hem yüz dar güneybatı eninden başlayan ve kuzeydoğu yönüne doğru seyrelen yoğun yeşil karakteri ve nitelikli ağaç dokusunun korunması esası planlanan yapı kitlesinin arazinin genişleyen kuzeydoğu ucuna yaslanmasını beraberinde getirmiştir. Yükselen yapı kitlesi geri çekilerek bulvara kadar olan yoğun ağaçlıklı bölümde kamusal-kentsel park alanının maksimizasyonu hedeflenmiştir.
Bu çerçevede bulvara kadar oluşturulması hedeflenen kamusal açık alanın arazinin karşısında yer alan projelendirme safhasındaki kent parkı ve modern sanat müzesi bölgesi ile bütünleşebilmesi göz önünde bulundurularak iki kamusal alan arasındaki araç yolu yayalaştırılarak alt kota alınmıştır. Bu sayede iki kamusal alanın arakesitinde yer alan ana arter bu noktada yeşilin sürekliliğini sağlayan bir kent meydanı olarak tasarımda yerini almaktadır. Proje alanının bu arakesite olan bağlantı noktasında yer alan akaryakıt istasyonunun idarece başka bir bölgeye taşınması gerek kamu güvenliği gerekse kentsel park alanlarının bütünleşmesi açısından önerilmektedir.
Bütünleştirilen iki kamusal alanın doğal karakteristiği olan yeşil dokunun devamlılığı birincil tasarım girdisi olmuştur. Bu bağlamda öneri proje bu sürekliliği sağlayacak şekilde mevcut dokunun seyreldiği noktadan arazinin kuzeydoğu çeperine doğru sıfır noktasından yükselen bir yeşil kabuk altında örgütlenen kültür merkezi fonksiyonları ile yapılaşır. Güneybatı-kuzeydoğu yönünde yükselen tasarlanmış kabuk kentsel park dokusunun entegrasyonunu sağlarken oluşturulan yırtıklar ve bakı terasları ile birlikte oluşturulan kamusal yaşamı da destekler niteliktedir.
İhtiyaç programında belirtilen kongre ve sergi merkezi programını oluşturan birimler kentli ile ilişki kurma/kurulma biçimlerine göre yorumlanmış ve temel olarak üç ayrı ana başlık altında değerlendirilmiştir. Buna göre 2000 ve 300 kişilik çok amaçlı salonlar ile öneri kütüphane giriş kotunda tasarlanmıştır. Oluşturulan taşıt erişimi ile yapıya protokol girişinin de düşünüldüğü arazinin güney ve imar planından gözüken ortaöğretim alanına hizmet edecek olan kütüphanenin de bulunduğu kuzey yönlerinden ikincil erişimler sağlanmıştır. Bir üst kotta bu fonksiyonlardan ayrışan teras kullanımına olanak sağlayan nikâh salonu, nikâh memurluğu servis mekânları ve yönetim birimleri konumlandırılmıştır. En üst kotta ise organizasyon firmaları için düşünülen ofisler ve oluşan yeşil amfiye de açılan restoran bölümü yer almaktadır. Düşeyde birbirleri ile bağlanan servis mekânları ile beslenen kafe ve restoranlar iç mekân kullanımının yanı sıra kamusal kentsel park niteliğindeki yeşil kabuk ile farklı kotlarda ilişkilendirilmiştir.
Arazide kitlesel bir oluşumdan kaçınılarak oluşturulan yeşil kabuk altında çözümlenen ana mekânlar kullanıcı tarafından giriş holünden net bir şekilde algılanabilecek şekilde merkezcil bir plan şeması ile çözümlenmiştir. Kompleks, yeşilin içinde amfileşerek üst kotta aktivite alanı olarak kentliye hizmet eder. Oluşturulan yeşil çatıdan toplanan yağmur sularının servis ve peyzaj alanlarında kullanımı hedeflenmektedir. Ana salonun üstünde konumlanan foto-voltaik paneller yardımı ile kompleksin enerji ihtiyacının bir bölümünün karşılanması düşünülmektedir.
Tüm bu tasarım girdileri ile birlikte tasarım sürecinde ana kriter, sürekliliğini sağlamak üzere yeşili bulvarın karşısından proje alanına taşıyarak arazide tasarlanan sert-yumuşak zeminleri ile kentliye hizmet edecek olan kamusal yeşil alanın kendisinin aslında yapılaşarak bir kültür merkezi oluşturması olmuştur.