MİMARİ PROJE RAPORU
Proje alanı; İstanbul’un sanayi ilçelerinden olan Esenyurt’ta, Ekin Caddesi, 169 ve 173. Sokak arasında kalmaktadır. Ekin Caddesi araç trafiği açısından 169. Sokak’a göre daha yoğundur. Arsanın bulunduğu konumun genel dokusunu konut tipolojisi yapıları ve sanayi yapıları oluşturmaktadır. Alanın kuzey-doğusunda çoğunlukla küçük hacimli konut yapıları mevcutken güney ve batısında konut yapısına göre daha büyük hacimli sanayi yapıları mevcuttur.
Analiz sonucunda konut ve sanayi dokusu arasındaki var olan sınır farkedilmiştir. Mimari proje ilk olarak; alana ulaşım sağlayan arterler ve kent dokusunda okunan hacimler dikkate alınarak kurgulanmıştır. Genel yerleşim kararlarında yaya erişimi Ekin Caddesi’nde düzenlenirken araç erişimi Ekin Caddesi’ndeki trafik akışını engellememek için bu caddeye göre daha az yoğun olan 169. Sokak’tan verilmiştir. Kütle kurgusu, alanın mevcut konut ve sanayi dokusuna uygun olarak iki parçaya ayrılmış sonrasında iki kütle arasında oluşan hacim işlevce zenginleştirilerek konut ve sanayi dokusu sınırındaki ayrışmayı ortadan kaldırmak hedeflenmiştir. Yapı bu sayede kent ve sanayi sınırına uygun şekilde eklemlenmiştir. Alanın kuzey-doğusunda konut tipolojisinden referans alınarak parçalı kütle kompozisyonları meydana getirilirken güney ve batısında sanayi yapılarının büyük hacimleri göz önünde bulundurularak daha büyük tek bir hacim elde edilmiştir. Bu sayede yapı kent dokusuyla bütünleştirilmiştir.
Konut dokusu ile sanayi yapılarının kesişiminde bulunan mimari proje dinlenme (konut) -çalışma-üretim (sanayi) kavramlarının da ortak noktası olarak ele alınmıştır.
Öneri yapı, alanın kuzeyinde ofis birimleri güneyinde ise üretim alanları olarak düzenlenmiştir. Zemin kat Ekin Caddesi kotundan, -1. kat 169. Sokak kotundan olmak üzere farklı kotlardan giriş alır. Böylece yaya hareketi ve farklı kullanıcıların giriş çıkışları tek bir kata yüklenmek yerine farklı kotlara dağıtılmıştır. Üretim ve çalışma alanlarını yatayda ve düşeyde birbirine bağlayan sirkülasyon kütlesi bu alanların farklı kullanıcılarına karşılaşma olanakları yaratır ve ortak çalışma, toplanma ve dinlenme alanları sunar.
Sirkülasyonu barındıran atrium galeri boşluğundan iç ortama zengin doğal aydınlatma olanağı sunmaktadır. Çapraz havalandırma ve baca etkisi ile doğu ve batı doğrultusunda mekanlara kendiliğinden hava akımı sağlamaktadır. Böylece bina içinde ısıtma-soğutma-doğal havalandırma-aydınlatma açısından optimize edilen bir mikroklima ortamı yaratılmaktadır. Ayrıca yapı, atriumun üstünde bulunan fotovoltaik paneller ile güneşten aldığı enerjiyi kullanmaktadır. Teras çatıda toplanan yağmur suları yeşil alan sulamada kullanılmaktadır.
Soğutma yüklerini düşürerek enerji tasarrufu sağlamak ve gölgeleme yaparak konforlu çalışma ortamları oluşturmak amacıyla cam giydirme cephe önünde perfore delikli metal meshler kullanılmıştır. Cephede düzenlenen hareketli meshler sayesinde güneş ışığından maksimum derecede yararlanılmaktadır.
Yenilikçi çalışma alanlarının gerektirdiği anlayışla kiralanabilir alanlar açık plan içinde modüler şekilde tasarlanmıştır. Bu sayede hem aidiyet duygusu oluşturulmakta hem de kolektif çalışma ortamının avantajları kullanılmaktadır. Modüler sistemle, kiralanabilir alanların metrekareleri değişen ihtiyaçlara uyum sağlayabilecek şekilde yani esnek olarak tasarlanmıştır.
Açık ofis düzenlemesi, çok sayıda odadan oluşan çalışma mekanlarına göre az sayıda ve total hacimlerden oluştuğu için ısıtılma ve aydınlatılma kolaylığı açısından birçok fayda sağlamaktadır.
Tekstil atölyelerinde çalışan kullanıcıların yüksek gürültüye, toza ve çeşitli ergonomik sorunlara maruz kalmaları göz önünde bulundurularak, kullanıcıların dinlenebileceği sessiz oda ve kapalı bahçe tasarlanmıştır.
İFATEKS Yeşil Ofis ve Üretim Binası Öğrenci Mimari Fikir Projesi Yarışması
“İFATEKS Yeşil Ofis ve Üretim Binası Öğrenci Mimari Fikir Projesi Yarışması” Sonuçlandı