Kağan Rüstem, TED Üniversitesi tarafından açılan Yüzüncü Yıl Anı Objesi Tasarımı Öğrenci Yarışması'nda 2.'lik ödülüne layık görüldü.
İçinde parlak geleceği tasarlayan Mustafa Kemal Atatürk, yolun cumhuriyetten geçtiğini bilir ve onu geleceğe armağan eder. Cumhuriyetin gelecekte de devamlılığını sağlamak için bunu ilkeler temeline oturtmuştur; Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Devletçilik, Laiklik, Halkçılık, İnkılapçılık. Objenin her çemberi bu ilkeleri temsil eder. Halk, ancak cumhuriyetin kuruluş ilkeleriyle entegre olduğunda tamamlanır ve bu ilkelerle arasında anahtar-kilit ilişkisi vardır. Bu durum, her bir sütunun katmanda var olan girintilere yerleşmesi ile ilişkilendirilmiştir. Objenin mermer gibi yaşayan ve uzun ömürlü bir malzemeden yapılmış olması, Türk halkının kalbinde canlı kalan ve eskimeyen ruhu yansıtır. İlke çemberlerini oluşturan sütunların birleşerek yükselmesinde kurtuluş döneminde Türk milletinin Kuva-i Milliye’yi oluşturmasındaki ruh yatar. Obje tarihin ağırlığını taşırken aslında bir nesneden daha fazlasıdır, Türkiye Cumhuriyeti’nin geçmişi ve geleceğidir.
Obje bünyesinde yüz sütun barındırır ve her bir sütun cumhuriyetin kuruluşundan bu yana geçen her bir yılı simgeler. Atatürk geleceğe yön verecek ve ülkeyi şekillendirecek köprünün gelecek nesilde olduğunu bilir ve yükselen nesle seslenir. Objenin ortaya doğru birleşerek yükselmesi, yükselen yeni neslin metaforlaştırılmasıdır. Objenin merkezinde yer alan bayrak soyutlaması bir süreci anlatır; Kurtuluş Savaşı ile başlayan Türkiye Cumhuriyetin kuruluşu, ilk katmanla temsil edilen halkın azmiyle yüzüncü yılına ulaşır. Türk milleti, cumhuriyetin değerlerini temsil eden Türk bayrağını her zaman daha yükseğe taşıyarak zirvede dalgalandırır.