Senanur Bozkuş ve Ayşe Kırvar, 2023 Ulusal Kampüsünü Yaşat Konsept Yarışması'nda üçüncülük ödülü kazandı.
Duyu Çemberi Projesi Ulusal Kampüsünü Yaşat Projesi kapsamında İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi’nde bir “Duyu Çemberi” projesi tasarlanmıştır. Tasarım oluşturulurken alanın kullanıcı profili analiz edilmiş; yerel öğrenci ve öğretmenlerin yanı sıra uluslararası öğrencilerin ve öğretmenlerin de kampüste oldukça aktif olduğu, bütün bölümlerde ve sınıflarda yabancı uyruklu öğrencilerle yerel uyruklu öğrencilerin birlik-beraberlik içinde ders işlediği görülmüştür. Proje analiz aşamasında bu kullanıcı kitlesinin açık alanda da bir araya gelebilecekleri, ortak değerlerini paylaşabilecekleri bir açık mekan olmadığına dikkat edilmiş, hepimizin ortak özelliği olan “duyularımız”, tasarımın ana konsepti haline getirilmiştir. “Duyu Çemberi” projesi beş duyunun bir araya gelmesiyle, deneyimleyenlere farklı duyusal uyarılmalar gerçekleştirmesini amaçlamıştır. Ön tasarım sürecinde kullanıcıların farklı duyularına hitap eden bir araya birliğin sembolü çemberler oluşturulmuş, bu çemberler bir ana aksla birbirine bağlanmıştır. Bu ana aks yolun, kampüse giriş aksı doğrultusundan başlayıp alanın bitimindeki yemekhane binasına kadar ilerlemesi ve bu aks üzerinde çeşitli duraklar ve ikincil akslarla erişilebilir ve keyifli bir mekan haline gelmesi amaçlanmıştır.
Analiz aşamasında bir diğer dikkat çeken konu ise üniversitenin tarihi süreci olmuştur. 19. yy’ da Ziraat Mektebi olarak açılmış, alanında uzman mezunlar vermiştir. Ziraat okulu olması nedeniyle kampüsün adeta bir botanik bahçe gibi birçok türde bitkiye ev sahipliği yaptığı görülmüştür. Bu türler kampüsün belli başlı alanlarında bulunsa da, gün içindeki en yoğun kullanıma sahip olan proje alanımızda kullanılmadığı tespit edilmiştir. Tasarım aşamasında oluşturulan duyusal çemberlerde Ziraat okulunu temsilen, kampüsün diğer bölgelerindeki bitki çeşitliliğini kullanarak sürdürülebilir bir tasarım amaçlanmıştır. Kullanılan bitki türleri tasarıma göre sınıflandırılıp duyu konseptine uygun alanlara yerleştirilmiştir. Ayrıca alandaki mevcut ağaçlar ve tarihi önem arz eden dilek kafe ve duvarları korunarak tasarıma dahil edilmiştir.
Üniversite bünyesinde bulunan fakülteler için ortak ihtiyaçlar belirlenip tasarımda bu yönde işlevlendirme yapılmıştır. Proje alanına girişten itibaren öğrencilerin eğlenme ihtiyaçları ve kullanıcısının ilgisini bu yönde çekmek için bir hobi alanı koyulmuştur. Ana aks yol üzerinde minik duraklar oluşturulup bu duraklara; öğrencilerin işlettiği mini kafe, kulüp etkinlik-tanıtım, kitap noktası, korunacak çeşme ve korunacak ağaç altı oturma alanı yerleştirilmiştir. Öğrencilerin açık alanda çalışmaları için farklı tipte çalışma alanları oluşturulmuştur. Cami önüne bir meydan tasarlayıp buraya koku bahçesi işlevi verilmiş, meydandan amfi ve kampüsteki bitki çeşitliliğine yer veren bitki müzesine geçiş verilmiştir. Mezuniyet törenlerinde fotoğraf çekmek için tercih edilen tek noktanın tarihi bina olması yetersiz bulunup tasarımda mezuniyet için bir fotoğraf çekme alanı düşünülmüştür. Mevcut dilek kafe ve korunacak taş duvarı tasarıma dahil edip bir iskele oluşturulmuş ve bu yemek alanına köprüyle geçiş sağlanmıştır. Fakültelerin ve öğrenci kulüplerinin ihtiyacı olan sergi alanına da tasarımda yer verilmiştir. Küçükçekmece gölü panoramik manzarasının en iyi izlendiği bölgeye bir seyir terası yapılmış bu teras da yine tasarımın bütününe uygun şekillenmiştir. Kesin tasarım sürecine geçildiğinde de belirlenen işlevler bazında duyular bu şekilde kullanılmıştır;
Koku: Cami önünde tasarlanan meydanda ve çeşitli yerlerdeki koku bantlarında uygulanmış, okuldaki mevcut kokulu bitki kullanılmıştır.
Ses: Tarihi bina iç avlusundaki ziyaretçi kuşları proje alanına çekmek için ağaçlara kuş evleri yapılmıştır. Hobi alanındaki müzik sesleri, kullandığımız biyolojik gölet, su öğeleri ve ağaç yaprakları sesleri de işitme duyusunu uyarması istenmiştir. Su öğesi kullanımı aynı zamanda yazın serinletici etkiye sahip olması ve sesi absorbe etmesi nedeniyle çalışma alanında bir ses duvarı görevi üstlenmiştir.
Doku: Okuldaki mevcut tarihi doku, bitkilerin dokusu ve kullanılan zeminde doku farklılıkları projenin dokunma ile ilgili unsurlarını barındırmıştır.
Tat: Kampüste bulunan ve meyve ağaçları manzarayı kesmeyecek şekilde yerleştirilmiştir. Bunun yanı sıra kafe ve mini kafeler de tat duyusunu uyarması düşünülmüştür.
Görsel: Tasarımdaki renk, doku, ışık ve ritmi esasında barındırmaktadır. Bunlar gerek okulun tarihi dokusunu gerekse tasarımda kurgulanan doku farklılıklarını kapsar.
Sonuç olarak; duyu çemberi projesi insanların beş duyusuna hitaben oluşturulmuş olup, yapılan tespitler sonucu işlevler verilmiş, okulun mevcut olan bitki çeşitliliği vurgulanmış ve okulun tarihi dokusu yeniden canlandırılmıştır.