PROJE RAPORU
“TEKTONİK BİR ZEMİN ÖRÜNTÜSÜ ÜZERİNE BİR TAÇ GİBİ OTURAN İKONİK YEŞİL BİR ÇATI”
Proje alanı yapılaşmış çevreyle doğal çevrenin kesişim noktasında, tam Söğüt İlçesi’nin girişindedir. İlçenin güneyinde planlanan bungalov ve karavan parkı, piknik alanı gibi programlarla birlikte ele alındığında, A odağı yapılaşmış çevre ve doğal çevre arasında bir etkileşim sunarken B odağı da bu iki unsur arasındaki akışı sağlamaktadır.
B odağının güneydoğudaki gölet ve Sakarya Vadisi’yle, A odağınınsa ilçenin yerleşim alanlarıyla ve kuzeydoğudaki taş ocağıyla, önemli bir görsel etkileşimi bulunmaktadır. Projenin formal yaklaşımında, kuvvetli bir tektoniğe sahip olan taş ocağı referans alınmıştır.
Proje alanı benzersiz bir topografik hareketten oluşur. Ekolojik bir koridorun doğal parçası olan “tepe” 2010 yılında geçirilen yol ile bağlı olduğu doğal koridordan koparılmış olmasına karşın, yolların izole ettiği bu alan dramatik bir yalnızlığa da kavuşmuştur. Alanın karşı tepesindeki mermer ocağı dominant bir görsel unsurdur. Bununla birlikte proje alanı içerisinde kalmış olan flora varlığı da önemlidir.
Öneri tasarım mevcut eğimin içine yerleşen bir zemin örüntüsü ve bu örüntü üzerine bir taç gibi konan çatı öğesinden oluşur. Zemin kurgusu karşı tepedeki taş ocağının tektonik yapısından esinlenir ve farklı yüksekliklerde farklı açılarda yönlendirici bir zemin kurgusu tarifler. Bu kurgu birbirinden farklı programları alanın iki yanına yerleştiren ve ortada her an Söğüt manzarasının izlenebildiği bir alle oluşturan bir kurgudur. Arkitektoniklerin malzemesi hemen karşıdaki ocaktan alınması düşünülen traverten taş bloklardır ve patlatılmış yüzeyleriyle alanın jeolojik yapısını gelen ziyaretçilere hissettirmeyi hedefler.
Zemin örüntüsü üzerine yerleştirilen çatı öğesi ise alanda kavrayıcı ve toplayıcı bir unsurdur. Söğüt’ten bakıldığında tepenin ikonasını güçlendirici özelliktedir. Alanın topografik yapısıyla dramatik bir ilişki kurar, ne tam gömülür ne tam kopar. Arada bir kesit oluşturur. Hem oralı hem yabancıdır. Yol inşaatlarından tahrip olmuş bitki örtüsüne saygılıdır, alanda kalmış son bitki örtüsünü tepesinde toplar. Topografik durum gereği sürekli aşağıdan algılanan proje alanına konumlanma biçimi itibariyle her an her perspektiften anıtsal bir görüntü elde edilir.
B alanı ise deneyim odaklı bir orman rotası sonunda ulaşılan üç münferit hacimden oluşur. Bu kitleler ağaçlardan boş kalan yerlere özenle yerleştirilmiş kitlelerdir. Küçük bir kafe, kışın kar yağdığında etrafı ile bütünleşebilen bir ateş çukuru yapılarıyla birlikte, çevredeki en uzun ağaçtan biraz yüksek tasarlanmış ve tüm Sakarya Vadisi ve Söğüt’ün izlenebildiği bir seyir kulesinden oluşmaktadır.
Proje tasarım alanı topografik hareketliliği ve mevcut bitki varlığı ile öne çıkmaktadır. Mimarinin topografya içine yerleşmesi ve şeklini alması ile ortaya çıkan yeşil çatı sistemleri, aynı zamanda mimari yapıların orta noktasında bulunan ve üzerine bu bölgenin çalı dokusunu ve taşınması gereken ağaçları alan çatı, alt-uzak kottan bakıldığında mevcut topografya hareketlenmesine saygı duyan bir yaklaşımda tasarlanmıştır. Bu yeşil çatı ve saçak sistemlerinde yağış suları toplanarak-filtrelenerek bir depoya götürülmekte ve toplanan su – çatı üstü bitkisel su ihtiyaçları karşılaştırıldığında mevcut bitkilerin minimum oranda su istemesi sebebi ile %100’ e yakın oranda çatı üstü peyzaj dokusunun su ihtiyacını karşılamaktadır.
Proje alanında genel karşılama alanlarının bulunduğu yapı zonu ve üst kotta bulunan kule ve kafe alanına yaklaşırken karşılaşılan yoğun ağaç dokusu korunmaktadır ve bu dokunun aralarında tasarlanmış olan rotada; dinlenme-bekleme-öğrenme-üretme noktaları tasarlanmıştır. Mevcut ağaç aralarına yerleşen bu dokuda ön görülen sistem, fonksiyon yakın zonlarındaki ağaçların sağlık analizlerinin yapılması, sağlıksız olanların kaldırılması ve bu alanda bulunan kuş yuvası yapım atölyesinde kullanılması, sağlıklı olanların korunması kararına varılmıştır. Aynı zamanda üst kota giden ve dinlenmebekleme-öğrenme-üretme noktaları bulunan aksta kullanılan malzemeler tamamen su geçirimli olmakla birlikte, beton imalatı yapılmaksızın toprağın genel biyolojisinin korunması önemsenmiştir. Alana yerleştirilen kuş yuvaları noktasında kullanılan yuvaların, alanda üretilmesi; tasarım alanında üretimkullanım kimliğini arttırmakla birlikte mevcut ve gelecekte gelecek olan kuş varlığına da yer verilmesini sağlamıştır.
Genel peyzaj tasarımında; suyu toplama, çatı bahçelerini tüm bu suyla sulama, seçilen üst kot rotasındaki malzemelerin su geçirimli olması ile birlikte alt kotta bulunan zemin malzemelerinin de yakın zonda bulunan maden ocağından çıkan doğal taş ile yapılması hali; transfer ile ortaya çıkacak karbon salınımını da azaltmaktadır. Aynı zamanda ekolojik yararlarla birlikte, üst kota çıkan rotada şekillenen dinlenme-bekleme-öğrenme-üretme noktaları; kullanıcıların alana geldiklerinde mekânsal anılarının kuvvetlenmesini ve aidiyet hissinin artmasını ve buna fikirsel-zanaat üretimleri ile alanın kimlik kazanmasını sağlamaktadır.