4. Mansiyon, İzmir Büyükşehir Belediyesi Ana Transfer Merkezi Mimari Proje Yarışması

4. Mansiyon, İzmir Büyükşehir Belediyesi Ana Transfer Merkezi Mimari Proje Yarışması

Mimari Proje Raporu

Antik çağlarda insanların sosyalleştikleri, alışveriş, siyaset ve sanat gibi aktiviteleri gerçekleştirdikleri, sütunlarla çevrili yerler Agora olarak adlandırılır.

“Agora,

kent meydanı, çarşı, toplanılan yer.”

Ulaşım yapıları üstlendikleri rol gereği, şehirlerin simgesi konumundadır. Şehre gelenin şehirle karşılaştığı ilk nokta iken gidenin ise şehirle vedalaştığı son noktalardır. Diğer yandan ise kentlinin, kent ile buluşma noktalarından biridir; Agora’lar gibi.

Yapının tasarımı, ihtiyaçlar doğrultusunda, alışılagelmiş otogarların aksine İzmir’in tarihsel kimliğinden beslenen çağdaş bakış açısını benimseyip, kent hayatına kazandırılacak yeni bir buluşma noktası yaratma fikri üzerine kurgulandı.

1. Çatı

Tasarımda tüm program, işlev ve hizmetler aynı çatı altında toplanmıştır. Projede tasarlanan çatı, kenti, kentliyi ve kente ortak olmak isteyen her bireyi içinde barındırırken aynı zamanda bir çok farklı programı ortak bir paydada buluşturma rolü üstlenmiştir.

Geçirgen/yarı geçirgen ve kapalı alanlarıyla farklı deneyimler sunan yapısı ile çatının, hem şehri hem de bireyi kucaklaması amaçlanmıştır.

Farklı açılara sahip modüler sistemi ile çatı, yapının güneş ile ilişkisini de kontrol altına alıp, hem iç mekanlarda hem terasta hem de kamusal peyzajda oluşturduğu gölgeler ile yerel iklimle yapıyı ortak bir paydada buluşturmayı hedefliyor.

Çatının tasarımında belirli bölümlerinin fotovoltaik paneller ile kaplanıp, üretilen enerji ile yapının kendi enerjisinin önemli bir kısmını karşılaması amaçlanmıştır.

Tasarımda büyük bir avlu ve çeşitli büyüklüklerde iç bahçeler önerilmiştir. Bu mekanların üstü doğal havalandırma ve enerji korunumu için açık bırakılıp, yalnızca çatıda güneş kırıcı paneller ile güneş kontrolü sağlanmıştır.

*(EK-3, Sürdürülebilirlik Proje Raporu)(EK-2, Mekanik Proje Raporu)(EK-4, Elektrik Proje Raporu)

2. Kamusal Peyzaj ve Teras

İlyada Destanı’nda Anadolu’nun Ege kıyılarını ziyaret eden Homeros, gölgesinde oturduğu zeytin ağacına yaslanır ve ağacın kulağına şöyle fısıldadığını duyar :

“Herkese aidim ve kimseye ait değilim,
siz gelmeden öncede buradaydım, siz gittikten sonrada burada olacağım.”

Transfer merkezi kent için bir vaha niteliğindedir. Gelen-giden-bekleyen tüm insanlar için burada olmak rahatlatıcı kendilerini evlerinde hissetmeleri peyzaj tasarımının ana motivasyonudur. Yersizden yere dönüşümün ana unsuru Ege’nin kadim ağacı Zeytin(olea europea) dır. Bu nedenledir ki transfer merkezinin çeperleri birer zeytinlik olarak tasarlanmıştır. Gri Yeşil bir bulutun yapıyı kuşatması, mimariyi neredeyse sunması, ona bir zemin/fon oluşturması tarafımızca oldukça brütal bir yaklaşım olarak değerlendirilmiştir. Bununla birlikte bu bildiklik ve insanla kurulan samimi ölçek ve olağan dışı hiçbir şeyin kullanıcı algısını manipüle etmemesi de peyzajın mimariye mimarinin de peyzaja dönüşmesini sağlamaktadır. Bu coğrafi sadakat yerin sesine kulak vermek bir anlamda tasarımın da mottosu olmuştur. Böylelikle insana açılan yapı ile erişim sorunsalına cevap aramak, insan ölçeğinde serinlemiş hava ile hareket yapının için de de süren dış ve yeşil iç içe geçmiş, birbirini reddetmeyen, rakip olmayan olağan bir atmosferin tüm kullanıcılara serayet etmesi sağlanmıştır.

Bölgenin hali hazırda duyduğu kamusal alan ihtiyacını karşılamak ve kentli ile yapı arasındaki bağı arttırıp, kentliye yeni bir yaşam alanı oluşturmak adına tasarımda kamusallık kavramı ön plana çıkartılmıştır. Bu bağlamda tüm araç-peron sirkülasyonu tek bir katta çözülüp, bu mekanların üst kotu tamamen kamusal bir peyzaja ayrılmıştır. Yapının terası ise yine kullanıcılara açık ve şehre farklı bir kottan ortak olma imkanı sağlaması için açık teras olarak tanımlanmıştır. Bu alana farklı program ve işlevler (konser alanları, festival alanı, pazar alanı, çocuk oyun alanı, koşu parkuru, bisiklet rotası, açık hava sineması vb.) tanımlanarak kullanıcıya çeşitli deneyimler sunmak hedeflenmiştir. Belli aralıklarla “Zeytin Festivali”, “Zeytin Toplama Şenliği” vb. etkinlikler düzenlenip, halk ile yapı arasında bağın daha da güçlenmesi hedeflenmiştir. Zeytin ağaçları peyzajın ana karakterini oluştururken, yürüyüş yollarının kenarlarına eklenen Albizia Ombrella ağacının şemsiyevari yapısıyla kullanıcılara doğal bir gölgelik sunulmak istenmiştir.

Tüm bu tasarım kararları doğrultusunda terminal binasının sadece bir ulaşım yapısı olarak kalmaması aynı zamanda kentlinin yeni bir “durak” yeni bir “nefes” noktası olmasına özen gösterilmiştir. Kamusal alanda sunulan bu program ve etkinlikler sayesinde çağdaş bir sembol olarak İzmir’i temsil etmesi hedeflenmiştir.

*(EK-3, Sürdürülebilirlik Proje Raporu)

3. Mekanlar ve İç Bahçeler

Betonarme olarak tasarlanan yapının üzerinde, üstünü örten, güneş kırıcı ve güneş panelleri yerleştirilmiş çelik bir çatı konumlandırılmıştır. İç mekanda ise betonarme yapıyla birleşen beyaz renk, mat yüzeyler ve doğal ahşap bir araya gelip sade ancak bir o kadar da samimi bir atmosfer hedeflenmiştir. Yapının tasarımında enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik her adımda ön planda tutulmuştur.

Yapıda dört farklı ana girişi olup, kullanıcının yapıya farklı kot ve mekanlardan ulaşması sağlanmıştır. Yapının kamusal peyzaj kotunda bulunan girişleri, yapının “çarşı” olarak adlandırılan katını karşılamaktadır. Bu kat kentliye gelen-giden yolcu yoğunluğuna karışmadan yapıya doğrudan girip vakit geçirebilme olanağı sağlamaktadır. Aynı zamanda kurulan sirkülasyon hatları ile gelen-giden yolcuya çarşı kotuna direkt erişim sağlanmıştır.

Yapı içinde belirli alanlarda iç bahçeler tanımlanıp hem yapı çalışanlarına hem de kullanıcılara kamusal peyzajın izlerini içeride de hissettirmek amaçlanmıştır. Bu iç bahçelere düşey sirkülasyon hatları(asansör, merdiven) tanımlanıp iç bahçelerden farklı kotlara ulaşabilme/ortak olabilme imkanı sağlanmıştır. İç bahçelerin izleri peyzajda da devam ettirilip, alt kottaki mekanların ışık alması hedeflenmiştir.

*(EK-3, Sürdürülebilirlik Proje Raporu) (EK-2, Mekanik Proje Raporu) (EK-4, Elektrik Proje Raporu)(EK-6 Yangın Proje Raporu)

Tasarlanan terminal yapısının bu bağlamlarda, kent ile temas eden, kullanıcı odaklı, değişken mekan ve programlara sahip, sosyal, kültürel, ticari ve kamusal bir çok görev üstlenen ve kamuya açık bir odak merkezi haline gelmesi hedeflenmektedir.

Etiketler

Bir yanıt yazın