AND Gayrimenkul tarafından gerçekleştirilen AND Pastel projesi, 2014'te yapılan ön planlama çalışmaları ile başlamış. 2015 yılında düzenlenen uluslararası çağrılı yarışmaya katılan beş firma arasından HPP Architects’in proje teklifi uygulanmak üzere seçilmiş.
Tasarımcılar, projeyi anlatıyor:
Projeye 2016 senesi içerisinde ruhsat alınarak inşaat çalışmaları başladı. Yaklaşık 1.200 konut ünitesi barındıran proje toplamda 250.000 m² civarında bir inşaat alanına sahip.
Yarışmada kabul gören öneri, günümüz İstanbul gerçekliğinde “komşuluk” temasını projenin tasarımına yansıtmıştır. Proje konut sayısı ve içerisinde bulundurduğu donatıları ile ’Yeni Nesil Mahalle’ olarak kurgulanmıştır. Bu kapsamda özellikle blok yerleşimleri, formları ve açık alan kurgusu olarak farklı ve yenilikçi bir öneri geliştirilmiştir. Proje, birbiri ile ilişkili açık alanlar kurgusu ile bir “orta nokta/meydan” olma alışkanlığını kırmıştır. Dört farklı açık alan “yarı avlu” birbiri ile ilişkilendirilerek sürprizlere açık, her daim yeni ilişkilerin kurulabileceği bir yerleşim şemasına ulaşmıştır.
Açık alan kurgusunun farklılığı, her dairenin de kendine özgü özelliklere sahip olmasını sağlamıştır. Böylece proje dahilinde her kesimden ve sosyal gruptan kullanıcıya yönelik alternatifler oluşturulabilmiştir. AND Pastel projesi kendi içerisinde bir mikrokosmos, farklı hayat tarzlarına imkan veren, çeşitliliği zenginlik olarak gören yapıya bürünmüştür. Sosyal imkanları sadece sosyal tesis ile sınırlamayıp, projenin her noktası ulaşılabilir ve kullanılabilir kılınmıştır.
Projedeki açık alanlar bakımı zor ve masraflı bir göl ile değil, kökleri toprağa basan ağaç grupları ile, mini parklar ile doldurulmuştur. Bu parkın her alanı çocuklar ve yetişkinler için ulaşılır kılınmıştır. Peyzaj alanlarında limitli bir “çocuk oyun alanı” yapmak yerine bütün peyzaj alanları çocuklar için keşfe açık, özelleştirilebilir alanlar olarak planlanmıştır. ‘’Çocuk Dostu Proje’’ olarak tanımlanan AND Pastel’de sadece dış alanlar değil iç alanlarda da çocukların güvenliği ön planda tutulmuş, hayal güçlerini geliştirecek alanlar tasarlanmıştır.
Peyzaj alanında uygulanan ’Açık Hava Oda’ konsepti ile sosyal yaşamın ortasında mahremiyet sağlayan aktivite odaları tasarlanmıştır.
Daireler bazında da önemli bir güncelleme, düşük katlı yatay blokların tipolojisinde sağlanmıştır. Bu bloklardaki dairelerin büyük bir kısmı çift cepheli, doğal vantilasyona el veren, geniş balkonlu daireler olarak tasarlanmıştır. Avlularda oluşan yaşam, balkonlar ile ilişkilenebilir ölçekte, komşuluk ve kentlilik temalarına referans verir niteliktedir. Gerek yatay bloklar, gerek ise yüksek katlı blokların plastik etkileri artırılmıştır.
Özellikle kentsel bir obje olarak “şehre ait” binalar olan yüksek katlı bloklar, cam kaplı plaza görünümündeki rezidans bloklarından farklılaşarak her katta balkonu/locası olan, doğal havalanabilir, cephe derinliği olan, bir kulede mümkün olabilecek sıcaklıkta daireler olarak tasarlanmıştır. Yüksek katlı bina cepheleri tasarlanırken kentsel etki en önemli girdi olmuştur.
1 Yorum
https://oma.eu/projects/istanbul-courtyard-tower